Haber: Erva Gün

Muğla'nın Milas ilçesinde Akbelen Ormanı’nda izinsiz ağaç keserek maden sahasını genişletmek isteyen şirkete karşı bölge halkı ve yaşam savunucularının direnişleri 2 yıldır sürüyor. Ekoloji Birliği Eş Sözcüsü Güner Yalnıç, Akbelen Ormanı'nda düzenlenecek meclis öncesi gündem maddelerini 24 Saat'e değerlendirdi.

Dört duvar arasından çıkıyoruz

Ekoloji Birliği Meclis Toplantısı’nı bu yıl Akbelen Ormanı’nda yapacaklarını aktaran Yalnıç, “Dört duvar arasından, binalardan çıkmak bizim için önemliydi. Akbelen’de yapmamızın nedeni ise iki yıldan fazladır orada süren bir direniş olmasıdır. Bu direnişi buradaki yerliler, bölge halkı büyüttü, gerçekleştirdi ve bizim için en değerli kısmını bu oluşturuyor” dedi.

Yalnıç, “Akbelen’deki insanlar yaşama alanlarını koruma adına bir mücadele başlattılar ve iki yılı bulan çok uzun bir süredir direniş devam ediyor. Biraz da kendileri açısından artık bir yorulmuşluk halleri de vardı. Böyle olunca biz de hem direnişlerini desteklemek adına hem de Ekoloji Birliği’nin Akbelen gibi direniş alanlarında toplantılarını yapmasını ve bu direnişlere destek vermesinin önemli olduğunu düşündük” değerlendirmesinde bulundu.

Mücadele "dışardan taşıma" ile başlamadı

İkizköylülerin kendi yaşam alanlarını korumak için direnişe başladıklarını dile getiren Yalnıç, “Taşıma veya dışarıdan gelen insanlarla başlamış bir mücadele değil. Doğru olan da mücadelenin buradan çıkmasıdır. Bu yüzden yerelden kendileri böyle bir direniş başlatıp, destek istedikleri için bizim açımızdan kıymetli” dedi.

Denizi kirleten gemiye 20,5 milyon TL idari para cezası Denizi kirleten gemiye 20,5 milyon TL idari para cezası

Orada yaşayan insanların bu bilince erişerek yaşam alanlarını korumak için bu mücadeleyi başlattıklarını belirten Yalnıç, “Ekoloji Birliği olarak yerelde mücadele yürüten aktif direnişlerin bir araya geldiği bir birliğiz. Böyle olunca da Akbelen önemli bir hale geliyor. Burada yaklaşık 700 gündür mahkeme kapılarında, jandarmayla, şirket yetkilileriyle ve her türlü baskıya rağmen bu direnişi sürdürmeye devam ettiler” değerlendirmesinde bulundu.

Direniş alanları çıkış noktamız

Yalnıç, çıkış noktalarının talan ve tahribata karşı mücadele eden insanların birliği olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:

Meclis’i bu yıl Akbelen’de, gelecek sene Van’da, bir sonraki sene Marmaris’te ve bir sonrakiler derken dört duvara kapalı kalmadan bileşenlerimizin olduğu direniş alanlarında yapacağız. Bizim çıkış noktamızı tam da bu oluşturuyor.

Bugünden sonra daha yıkıcı, daha fütursuz yıkımlarla karşılaşacağız

İktidarın çevre tahribatlarını artıracağı yorumunu yapan Yalnıç, “Yaklaşık 22 yıllık bu iktidarın politikaları gün geçtikçe daha da sermaye yanlısı olarak tahribatın önünü açan bir şekilde ilerlemekteydi. Bugünden sonra da bu sürecin daha hızlı, daha fütursuz, daha yıkıcı etkilerini göreceğimizin bilinci ile toplantımızı yapacağımız. Elbette yetmediğimiz, yetemediğimiz çok çalışma başlığımız vardı” dedi.

Akbelen, Erzincan İliç ve nükleer enerji ana konu başlıklarımız

Meclis’te bu yıl tartışmayı planladıkları konu başlıklarına da değinen Yalnıç, “Özellikle bu yıl Akbelen’i, Erzincan’da siyanürlü maden aramasıyla gündeme gelen ve son günlerde arsenikli suyun Basra Körfezi’ne kadar suya karışması sonucunu doğuran İliç’teki maden aramaya karşı yürütülen mücadeleyi özellikle sahiplenmeyi ve mücadelelerine güç katmayı istiyoruz. Türkiye’de talan ve tahribat o kadar artmış durumdaki ülke gündemimizin son sıralarına düşen nükleer enerjiyi çok göz ardı ettik. Toplantımızda biz bunu gündem etmek istiyoruz. Nükleer enerji, uluslararası bir boyutu da olan talan ve yıkım alanı” dedi.

Yerellerde eksik kaldık

Yalnıç, yerellerde eksik kaldıklarını aktararak çok fazla destek sunamadıklarını belirtti. Meraları yok edilen Amasya’nın Taşova ilçesine bağlı Çambükü Köyü'nde kadınların yine Akbelen gibi yaşama alanlarına sahip çıktığını aktaran Yalnıç, “Biz Çambükü mücadelesini büyütüp, sonuçlandırabilecek güçteydik. Ekoloji Birliği olarak Akbelen’e bileşenlerimizle birlikte çağrı yaptık. Dedik ki ‘Akbelen’de direniş var, bileşenlerimiz buraya sahip çıksın’ ve bileşenlerimiz bu alana sahip çıktı. Türkiye’deki diğer yerellerde başlayan ekoloji mücadelelerine bu şekilde destek vermemiz gerekiyordu” ifadelerini kullandı.

Editör: Anadolu Ajansı