Necdet AYAZ Türk Atletizminin gelişmesine sporcu, yönetici ve Federasyon Başkanı olarak önemli katkılar sağlayan Sayın Ali Ergenç’ den bahsedeceğim. Ali Ergenç 1946 yılında Adana’ da doğdu. 1968 yılında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi öğrencisiyken okul takımında 100, 200, 400, 4×100 ve 4×400 metre bayrak yarışlarına katıldı. Fenerbahçe Spor kulübünün lisanslı sporcusu oldu. 1968 yılının sonlarında merhum Cüneyt Koryürek ile tanıştı ve onunla çalıştı. 1970 yılında Koryürek daha iyi dereceler koşması için ülkemizde antrenör olarak çalışan Macar uyruklu Zoltan Tenke ile çalışmasını sağladı. 60 kez milli oldu. Katıldığı yarışmalarda Türkiye rekoru kırdı, birçok kez de ferdi ve takım halinde önemli başarılar elde etti. Fenerbahçe Spor kulübünün atletizm şube kaptanı, Türkiye Atletizm federasyonu ve Sarıyer Belediyesi Spor Kulüp başkanlıklarını yaptı. Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi ile Fenerbahçe Spor Kulübünün Yüksek Divan Kurulu üyesi. (1990 yılında Atletizm Federasyonun orta ve uzun mesafe koşular koordinatörlüğü görevini bana verdi. Verdiği destekle de başarılı çalışmalar yapma gururunu bana yaşattı.) 1982 yılında merhum Cüneyt Koryürek ile Hıncal Uluç’ un birlikte kurduğu “Türkiye Atletizm Eğitim ve Yardımlaşma Vakfı”nda görev aldı, sonraki yıllarda da bu vakfın başkanlığını da yaptı. İstanbul maratonun organize edilmesine katkı sağladı. Bu özelliklerinden dolayı camiamızda gönüllerde taht kurmayı ve efsane başkan olma unvanına ulaştı. Mensubu olmaktan gurur duyduğum bir değerimizi sizlere anlatırken bile ne denli zorlandığımı tahmin etmişsinizdir. Değerlerimize kıymet verilmesinin vefanın gereği olduğu kadar insanlık görevi olduğu gerçeği unutulmamalıdır. Yeri gelmişken bir kez daha “geçmişine değer vermeyenler geleceklerine yön veremezler” sözünü hatırlatmak istiyorum.