“Edebiyatımızda Bir Derviş” paneli Ankara Kalesi’nde gerçekleşti

Cemre Polat / Ankara

Araştırmacı Yazar Osman Oktay’ın eserlerinin ele alındığı “Edebiyatımızda Bir Derviş” paneli, Felsefeci Doç. Dr. Fahri Atasoy ve Sosyolog Prof. Dr. Serdar Sağlam’ın katılımıyla Ankara Kalesi’nde, Emin Antik Sanat Merkezi’nde gerçekleşti. Etkinliğe çok sayıda politikacı, akademisyen ve sanatsever katıldı.

"Bir Duygu Yolculuğu" ve "Dini Cehalet ve Çıkış Yolu" eserlerinin derinlemesine tartışıldığı panelde, Osman Oktay’ın hatıra yazılarının Türkiye’nin politika ve sosyolojisi üzerindeki etkileri masaya yatırıldı.

Emin Antik Sanat Merkezi, ZorbaTVdergi ve Mİ Yayınları paydaşlığında gerçekleşen panelin moderatörlüğünü Emin Antik Sanat Merkezi Kurucularından Yazar İbrahim Terzioğlu üstlendi.

Sağlam: Hatıra yazmanın en büyük sebebi unutulma korkusudur

Panelde konuşan Prof. Dr. Serdar Sağlam, “tabakalaşma” konusunu Türkiye ve dünyada yazılmış hatıratlar üzerinden inceledi. Anı kitaplarının tarihi ve Türkiye sosyolojisi üzerine etkisinden söz eden Sağlam, “Hatıratlar, kişinin yaşadıklarını anlattığı, hayatını belli bir süzgeçten geçirerek sunduğu eserlerdir. Romanın ve hikâyenin çıkışıyla, modern devletlerin doğmasıyla Batı’da yaygınlaşmıştır.

Hatıratlar, kişinin yaşadığı dönemi nasıl değerlendirdiğini yansıtır. Hatıra yazmanın en büyük sebebi unutulma korkusudur. Ayrıca, belli kişilere olan hayranlıkları yansıtmak, tarihle hesaplaşmak, günah çıkartmak, gelecek kuşaklara öğüt vermek gibi ihtiyaçlarla da yazılabilir.

Türkiye’de çoğunlukla devlet adamlarının hatıratlarına rastlarız. İlk olarak Nutuk, kısmen hatırat kategorisinde değerlendirilebilir. Enver Paşa, İsmet İnönü gibi devlet adamlarının; Che Guevara’nın, Lenin’in savaş anılarını örnek gösterebiliriz” dedi.

Ardından söz alan Doç. Dr. Fahri Atasoy, dinleyicilerle Osman Oktay’ın kitaplarının içeriğini paylaştı. Oktay ile olan yakın ilişkisinden söz eden Atasoy, “Yazı yazmak özel bir çaba gerektiriyor. Yeteneği olanlar daha iyi yerlere ulaşıyorlar. Osman Oktay da yazdıkları kalıcı olan, yetenekli bir yazar. Kitaplarını okuduğunuzda onu 40 yıldır tanışıyormuşsunuz gibi bir hisse kapılıyorsunuz.

Osman Abi’nin hatıralarında mekanlarla birlikte, çalıştığı kurumlarla ilgili tecrübelerini göreceksiniz. Bu kitaplar, ders alınması gereken anılarla dolu. Yolunuzdaki taşlara takılmadan yürümeniz için okuduklarınızdan ders çıkarmak çok önemli” diye konuştu.

Osman Oktay, panelin ardından okurları için kitaplarını imzaladı.

Osman Oktay Kimdir? Şair ve yazar Osman Oktay, 15 Aralık 1951’de Burdur’da doğdu. Oktay Oğuzhan imzasını da kullanan yazar, Bucak Cumhuriyet İlkokulu ve Bucak Lisesi'ni (1970) bitirdikten sonra, 1974 yılında Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi’nden mezun oldu. Askerlik hizmetinin ardından bir yıl öğretmenlik yaptı. Daha sonra MEB Film Radyo ve Televizyon Eğitim Merkezi’ne atandı ve burada Radyo Şubesi Şefliğine getirildi. MEB’in çeşitli kademelerinde görev alan Oktay, 1985 yılında merkez teşkilatında şube müdürü oldu. 1986 yılında uzman olarak TRT Radyo Dairesi Başkanlığı’nda çalışmaya başlayan Oktay, burada denetçi olarak görevine devam etti. 1996’dan itibaren İLESAM Yönetim Kurulu üyesi ve başkan yardımcısı olarak telif hakları ile ilgili çalışmalar yürüttü. Aileden Sorumlu Devlet Bakanlığı’nın aile ve çocuk eğitimine yönelik projelerinde görev aldı ve hazırladığı senaryolar seslendirilerek kasetler halinde sunuldu. Türk Kooperatifçilik Kurumu’nun “Karınca Kardeş” adlı çocuk dergisini yayına hazırladı. Bursa belediyeye ait yolcu minibüsü yandı Osman Oktay, 1972 yılından itibaren Ülkü, Bozkurt, Devlet, Karınca, Türk Yurdu, Karınca Kardeş gibi dergilerde yazılarını yayımladı. Ankara Radyosu’nda “Yaşayan Menkıbeler”, “Dönemleriyle Türk Edebiyatı” ve “Günaydın” gibi pek çok özel program hazırladı. TRT’de dört bölüm halinde gösterilen “Bizim Aile” adlı TV dizisi ile 1987 yılında Türkiye Yazarlar Birliği’nin En İyi Radyo Programcısı Ödülü’nü kazandı. “Dönemleriyle Türk Edebiyatı” ile de 1988 yılında Türkiye Millî Kültür Vakfı’nın Radyoda Millî Kültüre Hizmet Ödülü’ne layık görüldü. 2004 yılında, Karaman Valiliği ve Türk Dil Kurumu tarafından düzenlenen Türk Dili Ödülleri çerçevesinde “Türkçeyi topluma örnek olacak şekilde iyi ve doğru kullanan kişiler” arasında değerlendirildi ve Türk Dili Çocuk Edebiyatı Ödülü’nü aldı. “Çocuk Kalbi”, “İslâm Kahramanları” ve “Kâbe Yolları” adlı senaryolarının prodüksiyonları Türkiye Diyanet Vakfı tarafından yapıldı. 1998 yılında, Gazi Üniversitesi Kastamonu Eğitim Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümünde Hulusi Durupunar tarafından “Osman Oktay: Hayatı, Sanatı, Eserleri ve Çocuk Edebiyatındaki Yeri” adlı bir lisans tezi hazırlandı.