Erva Gün
İstanbul'da yürütülecek kentsel dönüşüm uygulamaları kapsamında yapım için yardım verilmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı 23 Şubat’ta Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kararla 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun'un ilgili maddeleri gereğince İstanbul'da kentsel dönüşüme girecek yapılar için kredi ve hibe desteğinde bulunması kararlaştırıldı.
Yarısı Bizden kampanyası ile 700 bin lira hibe desteği
Hak sahibine bir konut için 700 bin liraya kadar hibe, 700 bin liraya kadar kredi, bir işyeri için 350 bin liraya kadar hibe, 350 bin liraya kadar kredi, diğer her bir konut için 1 milyon 400 bin liraya ve diğer her bir işyeri için 700 bin liraya kadar kredi verilebilecek. "Kentsel Dönüşümde Yarısı Bizden" kampanyası kapsamında verilecek bu desteklerin enflasyon artışı karşısında yeterli olup olmadığı asıl sorunlardan biri olarak yer alıyor.
İnşaat için verilecek hibe desteğinin yanı sıra tahliye sürecinde ev sahiplerine, kiracılara ve sınırlı ayni hak sahiplerine bir kereye mahsus ve karşılıksız olarak 100 bin lira tahliye desteği de verilecek. Artan enflasyon, hayat pahalılığını beraberinde getirirken bir kişinin tahliye sürecine iknası otoriteler tarafından sağlanamıyor. Emlak danışmanlık şirketi Knight Frank’a göre geçen yıl dünyada konut fiyatları Ankara yüzde 102,7 ile artış göstererek ilk sırada yer alırken yüzde 77,6 ile İstanbul izledi.
Vatandaşların kentsel dönüşüme katılımı güçleşiyor
Verilen hibe ve kredi desteklerinin yetersizliği, devlet bankalarının konut harcamalarında finansman sağlayamamaları ve kamu otoritelerinin ‘dirençli kentler’ konusunda yeterli güveni vermemeleri vatandaşların kentsel dönüşüme ikna ve katılımını güçleştiren sorunlar arasında. Kentsel dönüşüme katılamayan vatandaşlar için yerinden güçlendirme çalışmaları, can ve mal güvenliğini sağlama, afetlere dirençli kentler oluşturma, altyapı ve bina dayanıklılığını artırma, ekonomik kayıpları azaltma gibi birçok açıdan önem arz ediyor.
“Kentsel dönüşüm olmadan dirençli kentler yaratmak mümkün görünmüyor”
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Alper Ünlü, kentsel dönüşüm olmadan dirençli kentler yaratmanın çok mümkün görünmediğini söyledi. Kentsel dönüşüm yasasında yapılan değişiklikler ile merkezileşme durumunun oluştuğunu belirten Ünlü, “Kentin yoksullarını, yaşlılarını, kırılgan nüfus olarak tabir ettiğimiz insanların yaşam stiline de uymayan bir yasaya karşı karşıya kaldık. Mimarlar olarak sağlıklı, finansman kanalları açısından otoritesini ve güveni yüksek bir yapıda oluşan kentsel dönüşüm yasasına biz karşı değiliz” dedi. Ünlü, kentlerin maalesef ki ortaya çıkacak sorunlar açısından son derece zayıf, yapı stoğunun kötü ve eski, kırılganlığının çok yüksek olduğuna da dile getirdi.
"Bu finansman desteği ile ancak güçlendirme yapılabilir"
Devletin sağladığı bu finansmanlar ile ancak güçlendirme yapılabileceğini belirten Ünlü, “Eğer böyle bir destek ve dönüşüm yapılmaya çalışıyorsa verilen destek değecek bir miktar değil. Peki bu paraya neye yarayacak? Belki bir güçlendirme maliyeti olabilir” ifadelerini kullandı. Ünlü, dövizdeki artış nedeniyle güçlendirme maliyetinin şu anda metrekare başına 300 dolara yakın bir tutarda olduğunu belirtti. Ünlü, “Bu miktarın yarısını verebilecek vatandaş var mı acaba?” diyerek insanların evini yıkıp başka bir yere taşınması için ikna etmenin zor olduğunu dile getirdi.
"Fikirtepe'de rant hortlaması oldu"
İstanbul Fikirtepe örneğini veren Ünlü, “Fikirtepe de kentsel dönüşümden ziyade aşırı bir rant hortlaması oldu. Olabilecek optimum değerleri zorlayarak ve kat sayılarını çok yukarı çekerek Fikirtepe’yi inşa etmeye başladılar. Az katlı bir doku yapılması beklenirken şu an 15 katın üzerinde binalarla karşı karşıyayız” dedi.
İstanbul’un farklı ilçelerinde depreme karşı güçlendirilmeyi bekleyen birçok bölge içinde Fikirtepe ayrı bir konuma sahip. 2020 yılı itibariyle aksaklıkların yaşandığı bölgede, yıkımları yapılmış alanlara yeni binaların yapılmaması ve yüklenici firmaların süreci tamamlamayacağını belirtmeleri, kira yardımı dahi alamayan hak sahipleri, başlanmış fakat bazı gerekçelerden dolayı devam etmeyen projeler Fikirtepe’de sürecin uzamasına neden oldu.
"Ataköy, Emlak Bankası'nın eseridir"
Devletin kentsel dönüşüm yasasına dayanarak verdiği bu tarz kampanyaların gecikmiş kampanyalar olduğunu da aktaran Ünlü, “Bu tarz kampanya stratejilerinin adım adım üstüne koyarak yapılması gerekirdi. Burada devlet bankalarının da finansör olarak yer alması önemli. Eskiden Emlak Bankası vardı. Örneğin Ataköy, Emlak Bankası’nın eseridir. Ataköy, 1960’lı 70’li yıllarda yapılmasına ve zeminin çok zayıf olmasına rağmen bugün en sağlam toplu konut alanlarından biridir” şeklinde konuştu.