İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, İYİ Parti'nin kuruluşunun 7'nci ve Cumhuriyetin 101'inci yıl dönümünün kutlama etkinliklerinin öncesinde Ankara Atatürk Spor Salonu önünde kalabalık nedeniyle salona giremeyen partililere seslendi. Dervişoğlu'na Eşi Nahide Dervişoğlu ve kızı Zeynep Dervişoğlu da eşlik etti.
"Kimliksizleştirilmiş kitleler yolunda son viraja girmişlerdir"
Dervişoğlu, yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı:
"7 yıl önce bu vatanı paylaşmak isteyenler vardı. Durmazdık, duramazdık, susamaz ve yorulamazdık. Bu kutlu çatının kurulmasında emeği olan herkesten Allah gani gani razı olsun. Cebren ve hileyle bütün kurumları zapdetmişler, hukuk düzenini ortadan kaldırmışlardır. Bir Meclis Devleti olan Türkiye Cumhuriyeti'ni konuşamaz, düzenleyemez, denetleyemez hale getirmişlerdir.
Okullarına öğretmen atanamamaktadır, sabun bile koyamamaktadırlar. Hastanelerinde ne doktor ne de boş yatak vardır. Adalet terazisini güçlünün parası çekmektedir. Kadınların ırz ve namusuna göz dikenler serbestçe gezmektedirler. Ormanları yakılıp betondan rant kuleleri yapılmaktadır. Sınır, can ve mal güvenliği kalmamıştır. Eş başkanı oldukları BOP'u sondan bir önceki aşamaya taşımışlar, kimliksizleştirilmiş kitleler yolunda son viraja girmişlerdir. "
"TBMM'de devlet düşmanlarını kürsüye çağırmaktadırlar"
"Devlet bebeklerinin canını bebek katillerine tercih etmekte, eli kanlı çeteleri kahraman Türk subaylarına yeğlemektedir.
İhtirasla dolu ihanet şebekesi çığırından daha çok çıkarak Türk'ün devletini kurduğu TBMM'de devlet düşmanlarını kürsüye çağırmaktadırlar. Gelinen son aşamada ise istiklalini kazanarak bütün mazlum milletlere örnek olmuş Türk Milleti'ni azınlık haline getirmektir.
Her 'beka' dedikleri dediklerinde beka tehdit edilecek, her milli dediklerinde millet kaybedecektir. Tablo karanlıktır, tablo hazindir ancak kanla kurulmuş bu Cumhuriyet'i yeniden ayağa kaldıracağımız yer tam da burasıdır."
"Bir insan müsveddesinin İmralı’dan çıkarılması ‘umut hakkı’ adı altında pazarlanıyor"
Bu ülkenin elli bin insanının katili olan ve bir an dahi olsa yapıp ettiğinden pişmanlık emaresi bile göstermeyen bir insan müsveddesinin İmralı’dan çıkarılmasının ‘umut hakkı’ adı altında pazarlanmasında nasıl ortaklaştıklarını milletimiz görüyor. Buna tek ciddi itirazın çileli milletin gönlünü yakan bu ihanete karşı tek hakiki sesin de İYİ Parti’den çıktığını görüyor.
Binlerce şehit ve gazinin yükü omuzlarımızdadır. Hiç kimsenin gazilerimizi yeniden yaralamaya hakları yoktur, biz buna izin vermeyeceğiz.
Öcalan denilen cani tıkıldığı delikten çıkarılamayacak, cesetlerimizi çiğnemeden o kürsüye getirilemeyecektir."
