İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Nevşin Mengü’nün YouTube programına katılarak gündeme dair gelişmeleri değerlendirdi ve soruları yanıtladı.
Dervişoğlu, Abdullah Öcalan'a af konusuna ilişkin "Ben burada altını çizerek söylüyorum. Yani size de manşet olsun. Her kim ki Abdullah Öcalan’a nefes vermeye kalkışır, bu büyük millet onu nefessiz bırakır" derken, İYİ Parti'den ayrılanların yeni partiler kurmasına ilişkin "Bizden çıkıp başka parti kurmuşlar. Diyorum ki; ben amiral gemisiyim ve iktidara talibim. Benim bu yolda kimseyle yapacak pazarlığım yoktur. Bu ülkenin ve milletin pazarlık yapılacak bir değerinin de olduğuna inanmıyorum. Ben kendi doğrularımı ortaya koyuyorum ve Türkiye’yi yönetmeye talip olduğumuzu ifade ediyorum" ifadelerini kullandı.
“İYİ Parti’nin zayıflaması en çok CHP’ye zarar verir”
"'İYİ Parti zayıflarsa bizim masaya oturmak zorunda kalır' diye mi düşüyorlar?” sorusu üzerine Dervişoğlu, şunları söyledi;
"İYİ Parti’nin zayıflaması en çok CHP’ye zarar verir. Kendisini ana muhalefet sanıyor ya ondan. Ama bugünkü söylemlerini ve siyasi duruşlarını nazarı itibara alarak açık ve net olarak söyleyebilirim ki; ana muhalefet partisi olmanın sorumluluklarından bihaber davranıyorlar. Türkiye’nin temel meseleleriyle ilgili ana muhalefeti yapan, CHP’nin yarattığı boşluk yüzünden İYİ Parti’dir. Gerçek muhalefet İYİ Parti’dir. Yumuşama ve normalleşmenin büyüsüne kapılıp, kürsülerde başka konuşup aşağılarda başka pazarlıkların aleti olmak gibi bir siyasi meşrebimiz yok bizim”
"DEM ve AK Parti’yi birbirinin ikizi gibi görüyorum"
Kayyum tartışmalarına değinen Dervişoğlu, şöyle konuştu:
"Mevcut kanunlarımız herhangi idari bir uygulama yapılmaksızın, idari atama yapılmaksızın; belediye meclisinin içinde belediye başkanını seçmeye elverişli. Mahkeme kararı olmadan o kabil işlemlerin yapılmasının DEM’in ekmeğine yağ sürdüğünü söyleyebilirim. Hatta bu uzun vadede başka sorunları da beraberinde getirecektir. Başka bir sosyolojik duyguyu beraberinde getirecek diye endişe ediyorum... Herkes şunu söylüyor ‘Bu başkanlar böyle ise neden belediye başkan adayı gösterildi?’ Bir kişinin hakkında soruşturma söz konusu olursa ve adaylığını soruşturmaya bağlı olarak engellemeye kalkarsanız, bu başka sorunları da beraberinde getirir. Çünkü Türkiye’yi adaletine inanmadığımız bir bakış açısı yönetiyor. O zaman Nevşin Mengü hakkında herhangi bir soruşturma olmasa bile birileri bir soruşturma başlatarak bunu gerçekleştirebilir. Böyle bir talepte bulunmak bu hükümetin istibdat arzusuna güç vermek anlamına gelir. Ama sürekli aynı bölgede, özellikle aynı vilayette, mesela Mardin’de; Ahmet Türk aday oluyor ve terörle bağlantısı yüzünden görevden alınıyor, ondan sonra Türk’ün yerine Mardin Valisi atanıyor, aradan geçen 4 sene sonra Türk yeniden aday, sonra başkan seçiliyor, yine alınıyor ve yine vali atanıyor. Mardin gibi bir yerde bu 3 kez yaşanıyor. Dolayısıyla böyle şeylerin yaşanması birileri tarafından arzulanıyor da olabilir. Onun için bu konuda DEM ve AK Parti’yi birbirinin ikizi gibi görüyorum"