6 Şubat depremlerinden etkilenen Malatya, Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş illeri ile Gaziantep’in İslâhiye ve Nurdağı ilçelerindeki mükellefler için mücbir sebep hali sona erdi.
Depremin üzerinden 22 ay gibi bir sürenin geçmesine rağmen 6 ve üzeri depremlerin devam ettiği kentte mücbir sebep halinin sonlandırılmasına Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu’ndan tepki geldi.
“İflaslar kaçınılmaz olacaktır”
Mücbir sebep süresinin sona ermesinin depremin oluşturduğu zararı katlayacağını, firma iflaslarının kaçınılmaz olacağını belirten Sadıkoğlu, yaptığı açılamada şunları ifade etti:
“6 Şubattan bugüne 4 kez uzatılan mücbir sebep hali 30 Kasım’da sona erdi. Mücbir sebep süresinin iş yeri ve konutlar teslim edilip şehirlerimiz normale dönene kadar uzatılmasının şart olduğunu söylemekten dilimizde tüy bitti. Mücbir sebebin uygulandığı il ve ilçelerin STK’ları olarak her türlü girişimde bulunduk ama sonuçsuz kaldı. Ben buradan yetkililere sormak istiyorum; geride kalan 22 ayda 6 şiddetine ulaşan depremler devam ederken, şehrinde kalıp mücadele veren esnafımız, tüccarımız ve sanayicimiz için neyi, ne kadar düzeltebildik? Malatya’da 55 bini şehir merkezinde olmak üzere yaklaşık 120 bin kişi hala konteynerlerde yaşamlarını sürdürüyor. 3 bin 500’ü aşkın esnafımız üçüncü kışını konteynerlerde ticaret yapabilme gayreti ile geçirecek. TÜİK’in resmi rakamlarına göre 102 bin kişi nüfusunu başka şehirlere aldı. Bir o kadar kişi de resmi rakamlara dahil olmadan şehri terk etti. İhtiyaç olan konutların sadece yüzde 13’ü teslim edilmiş. Teslim olan iş yeri ise hiç yok. Sayın Cumhurbaşkanımız ile Hazine ve Maliye Bakanımıza bir kez daha sesleniyoruz. Bu sadece ekonomik değil, vicdani bir meseledir. Konuyu yeniden değerlendirerek mücbir sebep süresinin devam etmesi için yeni bir açıklama yapılmasını bekliyoruz. Süre eğer devam etmezse depremin oluşturduğu zarar katlanacaktır. Ticari hayat normale dönemeyeceği gibi birçok firmanın iflası kaçınılmaz olacaktır.”
MESOB Başkanı Keskin: Umutları kırıcı adımlardır
Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (MESOB) Başkanı Şevket Keskin ise yaptığı yazılı açıklamada, esnafın konteynerlerde ticari faaliyetlerini zor şartlarda sürdürdüğünü, bu nedenle mücbir sebep süresinin uzatılması gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Çökmüş bir şehirdeki esnafı, İstanbul ve Ankara’daki vergi ve prim uygulamalarıyla aynı şartlarda tutmak doğru değildir. Deprem bölgesindeki, büyük çoğunluğu konteynerde faaliyet gösteren esnafları bu şartlara tabi tutmak, iki ayağı kırılmış bir sporcuyu alçılı olarak diğer sporcularla eşit şartlarda maraton koşusuna sokmaya benziyor.
Hükümetimiz tarafından ‘asrın felaketi’ olarak nitelendirilen 6 Şubat depremlerinde şehri çökmüş olan ve halen kalıcı iş yerleri ile evlerine taşınamamış olan esnaf nasıl ayakta duracak? Malatya’da halen bir tane bile kalıcı iş yeri teslim edilmiş değildir. Devlet, 79 bin konut ve iş yerinden sadece şimdiye kadar 19 bin konut teslim ederken, kalıcı konut ve iş yerlerini tamamlamak için 2025 yılının sonuna tarih verirken, konteynerde faaliyet gösteren esnaf 2023 ve 2024 yılı vergilerinin silinmesini beklerken, tüm vergi uygulamalarında normale dönülmesi üzücüdür, umutları kırıcı adımlardır.
"24 ay taksit esnafa çözüm değil"
24 ay taksit şartı getirilmiş olması deprem bölgesindeki esnaf için bir kolaylık değildir. Deprem olmasaydı zaten esnaf borcunu takır takır ödüyordu. Şimdi sermayesini, iş yerini ve evini kaybetmiş bu insanlara, 6 Şubat gibi asrın felaketi hiç yaşanmamış gibi hemen normal uygulamaya geçilmesi ile nasıl umut vermiş oldunuz? Ayrıca taksit imkanı için başvuruda bulunan bir esnafın mevcut uygulamaya göre 50 bin TL’yi aşan borcu için teminat göstermesi gerekiyor, peki bu sorun nasıl aşılacak? Esnaf, geçici konteynerini teminat gösterse kabul edecek misiniz? Çünkü elde başka bir şey kalmadı.
"Mehmet Şimşek'i Malatya’ya davet ediyorum"
Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Mehmet Şimşek’i Malatya’ya davet ediyorum. Çökmüş bir şehirde ayakta nasıl durulduğunu gözleriyle görmelerini istiyorum. Sayın Bakan’ın hem iş yerini hem sermayesini hem de evini kaybetmiş olan on binlerce esnafın beklentisi olan 2023 ve 2024 yılı vergilerinin silinmesi yönünde adım atmasını bekliyoruz.”