Özellikle zincir marketlerin neredeyse köylere kadar kurulduğu günümüzde küçük esnaf olarak tabir edilen bakkallar, adeta yaşam mücadelesi veriyor. Süper marketler, ardından zincir marketlerin ortaya çıkmasıyla mahalle aralarında, köylerde sıklıkla gördüğümüz bakkallar bir bir kepenk kapatmaya başladı.
Osmaniye’nin Toprakkale ilçesinde, günümüzün modern alışveriş merkezlerinin ortaya çıkmasıyla yavaş yavaş ortadan kaybolan bakkal dükkânlarını inatla devam ettiren bir aile var. Dedesinden babasına ve babasından kendisine ulaşan yaklaşık 50 yıllık bir hikâye onlarınki.
20 bin nüfuslu Toprakkale’de bir bakkal, zincir marketlere inat ayakta kalmaya çalışıyor. İlçenin merkezinde kurulan çarşının ilk bakkal dükkânlarından olan Öz Bakkaliye, dededen toruna aktarıldı. Rahmetli dedesi Süleyman Öz’den devraldığı bakkal dükkânını şimdi torunu Süleyman Öz işletiyor.
Geçmişte babası Süleyman Öz’e yardım edip yanında yetişmiş ve babasından bayrağı devralan Kazım Öz’ün (60) emekli olunca bayrağı üniversite mezunu, evli oğlu Süleyman Öz’e (28) devretti. Şimdi torun Öz, adaşı dedesinin mesleğini Toprakkale’de devam ettiriyor.
30 yıl bakkal işletmeciliği yapan Kazım Öz, “Bu meslek babamdan kaldı. O’nun yanında ona yardım ederken kendimi bakkal işletirken buldum. Emekli oldum. İşlerin büyük çoğunluğunu oğluma devrettim. Benden sonra o işleri yürütüyor” dedi.
Bakkalcılığın özellikle zincir marketlerin kurulmasıyla bitme noktasına geldiğini belirten Kazım Öz, bakkal sektörüne mutlaka destek olunması gerektiğine inanıyor.
Bir süre babası ile birlikte bakkal dükkânı işleten Süleyman Öz, dışarıda iş bulmak için çok çalıştığını ancak bulamadığını ve şimdi dede mesleği olan bakkal dükkânı işletmeciliği yaptığını anlatıyor.
Bir zamanlar çarşıda çok sayıda bakkalın olduğunu ancak zamanla bunların hepsinin kapandığını aktaran Öz, “Zincir marketler, bakkallara yaşam hakkı vermedi. Birçok esnaf abimiz maalesef bu işi bırakmak zorunda kaldı. Biz de çarşı merkezinde bakkal işletmeye devam eden ender bakkallardanız. Bilmiyorum ne zamana kadar devam ederiz” diye konuştu.
Bakkal mesleğine ölene kadar sürdürmek istediğini, bakkalcılığın aslında göründüğü kadar kolay olmadığını belirten Öz, şunları söylüyor:
“Bu meslek bize dedemden kaldı. Çok hatıralarım var bu bakkal dükkanında. Çok küçük yaşlarda dükkâna bırakırdı babam beni. Üniversiteyi bitirdim, babam beni zor şartlarda okuttu ancak iş bulamadım. Daha sonra babamla birlikte bu işe devam etmeye karar verdim.
Bakkalın düğünü yoktur, bayramı yoktur. Her zaman açık olmalısınız. Örneğin zincir marketler, saat 21’de kapanır, sabah 9’da açılır. Ama biz, sabah 6 -7 gibi dükkânda oluruz. Akşam saatimiz ise belli değildir. Sağ olsun babam emekli olmasına rağmen hâlâ bana yardım etmeye devam ediyor.”
“Bakkallar mahallenin sigortasıdır”
Bakkallara sahip çıkılmadığı takdirde zamanla kaybolup gideceğine işaret eden Öz, sözlerini şu çağrıyı yaparak bitirdi:
“İlk önce vatandaşımız sahip çıkmalı bakkalına. Çünkü onların yanında 50 yıldır biz varız. Olmaya da devam edeceğiz. Marketlerde olmayan veresiye sistemi sadece bakkallarda vardır. Cebinizde para yoksa sadece bakkal size borç verir. Düğününüzde cenazenizde her daim yanınızda bakkal vardır. O yüzden bakkallara öncelikle vatandaşımız sahip çıkmalı. Devletin de bakkal sektörüne destek vermesi gerekiyor ki bakkallar kapanmasın. Bakkallar bir mahallenin, bir yerin sigortasıdır.”
Dededen toruna 3 kuşak bakkal
Osmaniye Toprakkale’de Süleyman Öz, adaşı dedesinin mesleğini, zincir marketlere inat sürdürüyor
Bunlar da ilginizi çekebilir