Kıvanç El
Aslında öyle olması da planlanmıştı. Çalışmalar 3 yıl önce Cumhurbaşkanlığı Genelgesi ile başlatıldı. 23 Ekim 2020 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan Erdoğan imzalı genelgeye göre İletişim Başkanlığı koordinasyonunda tüm kutlamaların organize edilmesi için özel bir kurul oluşturularak çalışmaların planlanması istendi. Cumhuriyet’in 100. Yılının yurt içi ve yurt dışındaki tüm temsilciliklerde “büyük bir coşkuyla” kutlanması istenen genelgede İletişim Başkanlığı’nca özel bir bütçe ayrılmasına dair hüküm de yer alıyordu.
Peki öyle mi oldu? Bu sorunun yanıtına geleceğiz ancak önce bir hatırlatma şart. “50. ve 75. yılda neler yapıldı?” sorusuna bir yanıt vermek şart.
Cumhuriyetin 50. yılında Meclis Başkanlığı’nda tüm partilerin katılımı ile komiteler oluşturulmuş ve tüm etkinlikleri Meclis’te oluşturulan komite planlamıştı. Ayrıca bir kanun da çıkarılmış ve tüm kutlamalar organize edilmişti. Tüm Türkiye’de kutlamalar yapılmış hatta TRT’de o dönemin teknolojik ve yayıncılık şartları çerçevesinde bir dizi etkinlikler gerçekleşmişti. 50. yıl etkinliklerinde “Cumhuriyet değerleri” ve “Atatürk” ana unsurlardandı…
Cumhuriyet’in 75. Yılı’na da bakarsak sadece bir bakan ın bu kutlamalar için görevlendirildiğini görüyoruz. Yüzlerce proje içerisinde 200’e yakın proje seçilip uygulandı. Kutlamalar için 40 milyon dolarlık bir bütçe ayrıldı. Buna belediyeler ve üniversiteler dahil değil… Konferanslar, filmler, oluşturulan özel trenle Anadolu turları, tiyatrolar, operalar, konserler onlarca yüzlerce geniş katılımlı etkinlik yıl boyu gerçekleşti. 75. Yıl etkinliklerinin de ana temasını cumhuriyet ve Atatürk oluşturmuştu. Ayrıca Dışişleri Bakanlığı’nca da Körfez ülkeleri, Avrupa, Afrika, Amerika ve Kanada’da tiyatro turneleri, çağdaş Türk resimleri sergisi, Türk sinema haftası, müzik turneleri gibi bir dizi etkinlikler yapıldığını da hatırlatmakta fayda var…
Her iki etkinlik süreçlerine bakılınca 100’üncü yılın daha da coşkulu olması beklenirdi. Ancak ne yazık ki durum farklı…
İletişim Başkanlığı’nca açıklanan etkinliklere göre Cumhuriyetin 100. yıldönümü için “Dijital Sergiler”, “ışık ve su gösterileri” ana tema oldu. İstanbul Boğazı'nda 2023 dron gösterisi, havai fişek gösterisi ile görsel şov yapılması ve özel ışık gösterileri planlandı. Tarihi mekanlarda da “Türkiye Yüzyılı” vurgulu 100. Yıl Marşı çalınması istendi. Ağırlıklı dijital etkinlikler, ses ve ışık gösterileri planlandı…
Uluslararası bir tiyatro ve konser etkinliği, konferans ve panellerin yaygınlaştırılması gibi etkinlikler ise yer almadı. Ayrıca etkinliklere dair yapılan duyuruda Cumhuriyet’in anlatılacağı özel programlar ve Atatürk’ün adının yer almaması ise dikkat çekiciydi. Atatürk’ün adeta dışlanarak yapıldığı etkinliklerde bir de özel sergi var: “Recep Tayyip Erdoğan Özel Sergisi.”
Son 20 yılda Erdoğan'ın liderliğinde “hayallerden gerçeğe dönüşen projeler” dijital deneyim alanında sergilenecek. 20 yılı hatırlayan İletişim Başkanlığı 100’üncü yıla ise aynı özeni göstermemesi dikkat çekici…
Muhalefetin elbette günlerdir bu başlıklarda açıklamaları tepkileri var. Onları elbette görmüş okumuşsunuzdur…
Birçok 100’üncü yıl etkinliği de iptal edildi….
29 Ekim çocuklar için de en özel günlerden. 100’üncü yılda sadece okulda bir günlük kutlama ötesinde çocukları heyecanlandıracak etkinlikler ile Cumhuriyet değerleri ve Atatürk’ün anlatılmasına özen gösteren etkinliklere katılmak onların da hakkıydı. Eğer gerçekleşseydi tabi. Bunu geçtik; çocukların yapacağı basit kutlama yürüyüşleri de Valilik kararıyla engellendi… Gerekçe olarak Gazze’deki savaş ve acı tablo gösterildi. Elbette bu acı tüm toplumun. Ancak söz konusu kutlama Cumhuriyet’in 100’üncü yılı…
100. yıla dair etkinliklerin azlığını bazı CHP’li belediyeler kapatmaya çalışıyor. Birçok etkinlik büyükşehir belediyeleri üzerinden yapılıyor.
Keşke tüm devlet, kamu kurumları, sivil toplum; halk ile birlikte 85 milyonu dahil eden etkinliklerle bu hafta yani Cumhuriyet’in, varoluşun 100’üncü yıl hak ettiği şekilde kutlansaydı…