Ekonomi

Çocukların yaklaşık yüzde 90'ı 6 ay ve 4 yaş arasında orta kulak enfeksiyonu geçiriyor

- Medicana Ataşehir Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ziya Bozkurt: - "Tekrarlayan kulak enfeksiyonları da orta kulak ve kulak zarında kalıcı hasarlar bırakabilir"

Abone Ol

İSTANBUL (AA) - Medicana Ataşehir Hastanesi Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op. Dr. Ziya Bozkurt, orta kulak enfeksiyonlarında genellikle ağrı, ateş ve işitme problemleri görüldüğünü bildirerek, tedavi edilmediği durumda orta kulak ve kulak zarında kalıcı hasar bırakabileceğini belirtti.

Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Op. Dr. Bozkurt, çocukların yaklaşık yüzde 90'ı 6 ay ve 4 yaş arasında orta kulak enfeksiyonu geçirdiğini belirtti.

Orta kulak enfeksiyonlarında genellikle ağrı, ateş ve işitme problemleri görüldüğünü aktaran Bozkurt, çocukların erişkinlere göre kulak enfeksiyonlarına daha yatkın olduğunu kaydetti.

Bozkurt, "Tedavi edilmezse, çocuklarda sosyal ve akademik gelişmede geriliğe sebep olabilir, aynı zamanda orta kulak ve kulak zarında kalıcı hasar bırakabilir. Genel anlamda çocuklar erişkinlere göre kulak enfeksiyonlarına daha yatkındır. Bazı çocukların diğerlerine göre daha sık orta kulak hastalığına yakalanıyor. Sorunlu bir gebelik veya doğum, geniz eti büyüklüğü, çocukta alerjik bir yapı olması, kalabalık ortamlar (okul-kreş gibi) ve buna bağlı sık üst solunum yolu enfeksiyonları, beslenme alışkanlıkları, reflü ve evde sigara içilmesi, orta kulak enfeksiyonu riskini artırabilir." ifadelerini kullandı.

Hastalığın kendisini ağrı, ateş veya kulak akıntısıyla gösterdiği bilgisine işaret eden Bozkurt, hasta grubunda özellikle işitsel şikayetler ön planda olduğu bilgisini paylaştı.

Bozkurt, "Anne-babanın söylediklerini tekrarlatma, televizyon sesini fazla açma, çağrıldığında cevap vermeme gibi şikayetler görülebilir. Bazen bu durum tespit edilmez ve gözden kaçırılırsa yanlışlıkla çocuklarda dikkat eksikliği, çevre ve okulla uyum sağlamakta zorlanma veya gelişimsel bozukluklarla karıştırılabilir." değerlendirmesinde bulundu.

Orta kulak enfeksiyonlarında tanının, kulak, burun, boğaz muayenelerini takiben kulak basınç ve işitme testleriyle konulabileceğine değinen Bozkurt, tedavide önceliğin ilaç tedavisi olduğunun altını çizdi.

Tedavi edilen hastalarda yapılan çalışmalarda birçok atağın 3 ay içinde kendiliğinden düzeldiğini ifade eden Bozkurt, ancak çocukların yaklaşık yüzde 30 ile yüzde 40'ında tekrarlayan seröz otit (kulakta sıvı birikimi) atakları olduğunu kaydetti.

"Tekrarlayan kulak enfeksiyonları da orta kulak ve kulak zarında kalıcı hasarlar bırakabilir." uyarısında bulunan Bozkurt, işitme problemleri nedeniyle çocuklarda sosyal hayattan uzak kalma ve akademik gelişmede gerilik gibi sorunlar görülebileceğine dikkati çekti.

Pasif sigara içiciliğine maruz kalan çocukların hem sık üst solunum yolu enfeksiyonlarına hem de orta kulak enfeksiyonuna yakalanma riskinde yaşıtlarına göre artış olduğuna değinen Bozkurt, şu önerilerde bulundu:

"Tablo uzadığında ve kalıcı problem yaratma endişesi oluştuğunda veya akut enfeksiyonlar sık tekrarlamaya başladığında, kulaklara parasentez ve ventilasyon tüpü uygulaması gibi cerrahi seçenekler düşünülebilir. Aileler, özellikle bu yaş grubunda çocuklarını daha yakından izlemeli. İşitmeyle ilgili en ufak bir şüphede, televizyonun sesini çok açma veya televizyonu yakından izleme, derslerde öğretmenin söylediklerini duyamama gibi durumlarda vakit kaybetmeden KBB muayenesini yaptırmaları gereklidir."