Kamuoyunda “Çiftlik Bank” olarak bilinen dolandırıcılık sistemiyle binlerce kişiyi mağdur etmekle suçlanan Mehmet Aydın ve kardeşi Fatih Aydın’ın da aralarında olduğu 20 sanığın yargılandığı davanın duruşmalarına devam edildi.
Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen 5 ayrı davanın duruşmalarına, tutuklu sanıklar Mehmet Aydın ve Fatih Aydın'ın aralarında bulunduğu 5 tutuklu sanık cezaevinden getirildi. Bir sanık Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla mahkemeye bağlanırken, bazı tutuksuz sanıklar, müştekiler ve sanık avukatları ise duruşma salonunda hazır bulundu.
Cumhuriyet savcısı, önceki celse açıkladığı mütalaasını tekrar ettiğini belirterek, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini talep etti.
Mahkeme Başkanı, sanık Mehmet Aydın'a, mağdurların zararını karşılayıp karşılayamayacağını sorması üzerine Aydın, kendisine süre verilmesini istedi.
Cumhuriyet savcısının mütalaasına karşı savunma yapan Aydın, şahıs olarak işe başladığını, sonrasında şirketleştiğini belirterek, üyelere bir gün batabileceklerini, o zaman sadece ana paralarını alacaklarını söylediğini iddia etti.
Toplanan para miktarının yanlış olduğunu öne süren Aydın, şirketinde çalışanlara suç işlemesi için talimat vermediğini savundu.
Mahkeme başkanının, "Böyle bir oyun kurmak, şirket açmak nerden aklına geldi?" sorusu üzerine Aydın, benzer bir yazılımdan yola çıkarak "Çiftlik Bank" oyununu geliştirme fikrine ulaştığını dile getirdi.
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, 2 sanığın adli kontrol şartıyla tahliyesine karar verdi. Heyet, Mehmet Aydın ve Fatih Aydın'ında aralarında bulunduğu diğer sanıkların tutukluluk halinin devamına hükmetti.
Sanık Mehmet Aydın'a, mağdurların zararını gidermesi için son kez süre verilmesini kararlaştıran heyet duruşmayı erteledi.
- Olay
Kamuoyunda "Çiftlik Bank" olarak bilinen ve gelir getirme vaadiyle çok sayıda vatandaşın mağdur olmasına yol açan sistemin kurucusu ve iki yıldan fazla süre firari bulunan Mehmet Aydın, Türkiye'nin talebi üzerine Brezilya tarafından sınır dışı edilmişti.
"Tosuncuk" lakabıyla tanınan Aydın, 3 Temmuz 2021'de İstanbul Havalimanı'nda uçakta gözaltına alınmış, 102 mağdurun şikayeti üzerine hakkında başlatılan soruşturma kapsamında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "bilişim sistemleri banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık", "tacir veya şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticilerinin dolandırıcılığı" suçlarından tutuklanmıştı.
Fatih Aydın Uruguay da yakalanıp Türkiye'ye teslim edilmişti
"Çiftlik Bank" sistemine ilişkin soruşturma kapsamında "Bankacılık Kanunu'na aykırılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma", "suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama", "bilişim sistemleri, banka veya kredi kurumlarının araç olarak kullanılması suretiyle dolandırıcılık" ve "tacir veya şirket yöneticileri ile kooperatif yöneticilerinin dolandırıcılığı" suçlarından firari olarak aranan Fatih Aydın, Temmuz 2021'de Uruguay'da düzenlenen operasyonla yakalanmıştı.
Aydın için Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülen soruşturma kapsamında iade talebinde bulunulmuş, ardından 2 Kasım 2021'de Türkiye'ye getirilen sanık, sevk edildiği hakimlikçe tutuklanmıştı.
"Kara para aklama", "vergi kaçırma", "suç örgütü üyesi olma", "dolandırıcılık" gibi suçlardan aranarak hakkında kırmızı bülten çıkarılan ve Türkiye'ye iadesi için yapılan başvurunun kabul edilmesinin ardından 8 Nisan'da İstanbul'a getirilen Osman Naim Kaya da tutuklanıp hapse gönderilmişti.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan Çiftlik Bank sistemine ilişkin 5 ayrı iddianamede, Mehmet Aydın ile Fatih Aydın hakkında "suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme", "bilişim sistemlerini araç olarak kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık" ve "ticari şirketlerin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık" suçlarından 4 bin 582 kişiyi mağdur ettikleri gerekçesiyle 25 bin 699 yıldan 85 bin 646 yıla kadar hapis cezası istenmişti.
İddianamelerde, Aydın kardeşlerin yanı sıra 18 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezaları talep edilmişti.
Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 15 Eylül 2023'te görülen duruşmada ise 4 dosyanın ana davayla birleştirilmesine hükmetmişti.
