CHP’nin Gölge Adalet Bakanı ve İzmir Milletvekili Gökçe Gökçen, Aydın Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu CHP Grup Sözcüsü Süleyman Bülbül ile Muğla Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Cumhur Uzun, parti genel merkezinde, CHP’nin düzenleyeceği “Adalet Buluşmaları” ile ilgili basın toplantısında Buluşmaların 16 Kasım’da İzmir ve 17 Kasım’da Muğla’da başlayacağını açıkladı
Gökçen, şunları kaydetti:
“Son günlerde adalet gündemi her zamanki gibi çok yoğun ve bununla ilgili TBMM’de parlamenter muhalefet olarak ve aynı zamanda sokaklarda, meydanlarda ve özellikle tabii ki son gelişmeler ışığında Esenyurt'ta demokrasi için, adalet için, insan hakları için ve Türkiye'nin çok daha huzur içinde yaşayabileceğimiz bir ülke haline gelmesi için, hepimizin geleceği için mücadeleye devam ediyoruz. Bu kapsamda yaptığımız bazı çalışmalar ve genel merkezimizin planlamaları hakkında sizlerle bazı bilgiler paylaşacağız.
“Adalet Politikaları Danışma Kurulu kurduk”
Adalet Politikaları Danışma Kurulu kurulduğunu ifade eden Gökçen, şöyle konuştu;
kurulumuz, akademisyenlerden hukuk alanında çalışmış, hayatını buna vakfetmiş olan uzmanlarımızdan, aynı zamanda yargıda görev yapmış olan eski hakim ve savcılarımızdan oluşuyor. Kendileriyle sıklıkla hem toplantı halinde -ki toplantılara Genel Başkanımız da iştirak etti- hem de birer birer kendilerinin uzmanlığına başvurarak adalet politikalarımızı belirliyoruz. Geleceğe dair önümüzdeki kısa, uzun ve orta vadeye dair adalet politikaları hakkında, Anayasa ile ilgili dayatılan bazı tartışmalar hakkında bilgilerini, fikirlerini soruyoruz ve onların görüşlerine başvuruyoruz.
“Etki ajanlığı maddesinden geri adım atılması hepimizin bir kazanımıdır”
9. Yargı Paketi’ndeki 'etki ajanlığı' maddesine de değinen Gökçen, şunları kaydetti;
"İktidar bunu mayıs ayından itibaren kamuoyuna sızdırmak, bazı yandaş medya organlarıyla sızdırma yoluyla etki ajanlığını konuşmak, konuşturmak istiyordu ve bazı metinler sızdırılmıştı. O günlerden bugünlere bizim dirençli ve kararlı irademiz sayesinde, aynı zamanda kamuoyunun tepkisi ve muhalefetin tepkileri sayesinde önemli bir geri adım atıldı. Bu hepimizin bir kazanımıdır. Etki ajanlığı maddesinde bizi çok rahatsız eden şuydu aslında, iktidar partisinin milletvekilleri, başka ülkelerde yapılan uluslararası toplantılara gidildiğinde mesele Gürcistan olduğunda, aynı etki ajanlığı maddesi getirildiğinde şunu söylemişlerdi: ‘Gürcistan halkına yapılan bir haksızlıktır bu.’ Hem iktidar partisi hem de iktidar ortağı bu yönde oy kullanmıştı. Gürcistan demokrasisi için bunun yanlış olduğunu ifade etmişlerdi. Ama Türkiye Cumhuriyeti'ne geldiğinde Türkiye demokrasisinin ne yazık ki bunu hak ettiğini düşünüyor olsalar ki böyle bir maddeyle karşımıza çıkmışlardı."
“Kadının soyadı maddesi de bütün çabalarımız sonucunda geri çekildi”
Yine son haftalarda 9. Yargı Paketi görüşüldü. İçinde yine Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) iptal etmiş olduğu bir madde yer alıyordu, kadının soyadı maddesi. Kadının soyadı konusunda da iktidardan bir geri adım geldi. Fakat yine AYM’nin vermiş olduğu bir süre dolmuştu. Bizler şunu söyledik, CHP milletvekilleri olarak hem önergelerimizle hem kanun tekliflerimizle eğer erkeğin soyadı diye bir madde yoksa kadının soyadı diye de bir madde olmasın. Tam bir eşitlik sağlayalım ve kadınlara AYM kararına aykırı olarak bir soyadı dayatması bulunmasın. Madde gerekçelerinde bilimsel olmayan bir ölçüt oraya yazılmasın. Biz yasa yaptığınız zaman onun üzerinden bir etki analizi yaparsınız: ‘Bu yasanın sonucu ne olacak? İnsan hakları metinleriyle, uluslararası mahkeme kararlaryla bu yasanın nasıl bir ilişkisi olur? Aynı zamanda topluma nasıl etkisi olur’ diye. Bunu yapmak yerine, hiç bilimsel olmayan ‘çocuğun zarar görmesi’ gibi bazı ifadeler gerekçede yer alıyordu. Bunların tümüne itiraz ettik. Kadının soyadı maddesi de bütün çabalarımız sonucunda geri çekildi.
“Sonunda ortaya bir ‘Hukuk Reformu Strateji Planı’ çıkacak”
İzmir'de gerçekleştireceğimiz toplantının teması, ‘Şiddetle Mücadele ve Adalet’ Muğla'da ise konunun, ‘Çevre, Ormanların Korunması ve Adalet’ olacağını dile getiren Gökçen, şöyle devam etti;
"Özetle Türkiye'de yanlış giden şeyler var. Hepimiz farkındayız. Ama bu soru işaretlerine karşı, yanlış giden her ne varsa bunlara nasıl cevap verdiğimizi; doğru bir örgütlenme biçimiyle ve bunlara doğru ve gerçekçi çözüm önerileri de gelmek mantığıyla ifade edilebilir. Bu yüzden bizler bütün bu temalarda insan haklarını, hukuku, adaleti nasıl koruyacağımızı tek tek tartışacağız ve işin sonunda ortaya bir ‘Hukuk Reformu Strateji Planı’ çıkacak. Bütün bu bölgelerde yaşayan vatandaşlarımızı, toplantılarımıza katılmaya ve bu toplantılarda görüşlerini ifade etmeye, kendi tecrübelerini paylaşmaya davet ediyoruz. İzmir'de ve Muğla'da annesi katledilen bir kardeşimiz gelecek. Kendisi şiddete uğrayan kadın arkadaşlarımız gelecek. Ölümden dönmüş ve hayatta kalmış olan, hukuk mücadelesini büyük bir güçle, cesaretle sürdüren kız kardeşlerimiz olacak bizlerle birlikte. Aynı zamanda bir yakını istismara uğramış olan bir arkadaşımız orada olacak ve orada bizlerle görüşlerini paylaşacaklar. Aynı zamanda dayanışmalarını gösterecekler. Yani hep beraber çözüm için çalışacağız. Ama bu işi paydaşlarını asla kenarda, geride bırakmayacağız.”