Eski Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Ankara Milletvekili ve Eğitim Sen kurucu Genel Başkanı Yıldırım Kaya, Atatürk'ün Nutuk ve kendisinin Atatürk'ün eğitim ile ilgili politikasını yazdığı “100 Yılda Atatürk ve Eğitim” isimli kitapçığını Meclis postanesinden Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'e gönderdi.

Bakan Tekin'in laiklikle ilgili açıklamalarına tepki gösteren Kaya, “Ya ibadetini insan gibi yapacaksın ya da laiklik tanımını Mustafa Kemal Atatürk’ten öğreneceksin. Gönderdiğim Nutuk’u ve Atatürk’ün eğitim devrimlerine ilişkin kronolojik sıralamasını okursan laikliğin ne demek olduğunu öğreneceksin. O koltukta bir saniye oturma hakkın yok senin Yusuf Tekin” dedi.

Konu hakkında ANKA Haber Ajansı’na açıklamalarda bulunan Kaya, şunları söyledi:

“Eğer Milli Eğitim Bakanı’nın okuma yazması varsa, okuduğunu anlayabilirse bugün TBMM’den kargoyla Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e ‘Nutuk’ ile Atatürk ve eğitim süreçlerini anlatan benim hazırladığım bir kitapçığı gönderdim. Şimdi bana sorsanız ‘Kim Milli Eğitim Bakanı olamaz Türkiye Cumhuriyeti’nde?’ diye. Benim söyleyeceğim yanıt çok açık. Yusuf Tekin, Milli Eğitim Bakanı olamaz. Çünkü kendisine ait üç günlük özel bir yasa çıkartılıp, arkasından rektör olan birisinin Cumhuriyet’i, liyakati, Atatürk devrimlerini anlaması mümkün değil. Yusuf Tekin, son günlerde belki de başka bir şey olmak istiyor. Hani Recep Tayyip Erdoğan üç günlük bir yasa çıkartıp onu rektör yaptı ya… Ondan sonra da Milli Eğitim Bakanı oldu. Sanırım Yusuf Tekin daha büyük makamlara erişmek istiyor. Küçük beyinler, büyük makamlara erişemezler. Ben size Mustafa Kemal Atatürk’ün laiklikle ilgili söylediği ve 5 Şubat 1937 yılında Anayasa’ya giren laiklik tanımını söylemek istiyorum:

Büyükelçiler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a güven mektubu sundu Büyükelçiler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a güven mektubu sundu

‘Laiklik yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğü de demektir. Türkiye Cumhuriyeti’nin her yetişkini dinini seçmekte hür olduğu gibi, belirli bir dinin merasimi de serbesttir. Yani ibadet hürriyeti vardır. Tabiatıyla ibadetler güvenlik ve genel adaba aykırı olamaz, siyasi gösteri şeklinde yapılamaz. Geçmişte çok görülmüş olan bu gibi durumlara artık Türkiye Cumhuriyeti asla katlanamaz’ diyerek dinin siyaset konusu olamayacağının altını kalınca çizmiştir.

"Ya ibadetini insan gibi yapacaksın ya da laiklik tanımını Mustafa Kemal Atatürk’ten öğreneceksin"

Dinin siyaset konusu olamayacağını Mustafa Kemal Atatürk, 1937 yılında anayasa maddesine geçirerek söylemiştir. Tabii ki Anayasa’yı tanımayanlar, Anayasa’yı dinlemeyenler özellikle mağduriyeti yaşamamış olanların bunu bilmesi mümkün değildir. Cumhuriyet’e ve devrimlerine, laikliğe dil uzatmak için o koltukta yükselmeyi bir tercih olarak görmektedir Yusuf Tekin. Yusuf Tekin, halkın gözünün içine baka baka laiklik tanımını yanlış anlatmaktadır, yalan söylemektedir. Doğrusu biraz önce okuduğum tanımıdır. Dini siyasetin gösteri malzemesi yapan Yusuf Tekin’e bir kez daha çağrı yapıyorum. Ya ibadetini insan gibi yapacaksın ya da laiklik tanımını Mustafa Kemal Atatürk’ten öğreneceksin. Gönderdiğim Nutuk’u ve Atatürk’ün eğitim devrimlerine ilişkin kronolojik sıralamasını okursan laikliğin ne demek olduğunu öğreneceksin. O koltukta bir saniye oturma hakkın yok senin Yusuf Tekin."

Editör: Esin Özdemir