CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ve İl Yönetimi, İstanbul’da belediyesi CHP’de olmayan 13 ilçe için özel çalışma başlattı. "Halkın Gündemi" adı verilen çalışma kapsamında ilk ziyaretini Anadolu yakasında Pendik’e yaparak ilçedeki muhtar ve kanaat önderleriyle buluşan Çelik, "Devletin kurumsal yapısı çökmüş durumda. Kültürel erozyonla karşı karşıyayız. Bir yönüyle bir demokrasi krizi yaşıyoruz ve bir çoklu kriz ortamının içerisinde Türkiye çıkış noktası arıyor. Bu çıkış noktası için de bugün bu son yerel seçimde Türkiye'nin birinci partisi olmuş CHP’nin çok önemli çözümleri var... Türkiye'nin toplumsal barışının yeniden tesis edilmesiyle ilgili çok önemli hazırlıklarımız var" dedi.
CHP İstanbul İl Başkanlığı, saha çalışmasına hız verdi. 31 Mart seçimlerinden birinci parti olarak çıkan CHP, İstanbul’da kazandığı 26 ilçe dışında kalan 13 ilçeye özel bir önem veriyor. Çelik ve beraberindeki heyet, bu kapsamda ilk olarak Anadolu yakasında bulunan ve nüfus olarak en büyük ilçelerden Pendik’i ziyaret etti.
CHP İstanbul İl Başkanlığı "Halkın Gündemi"yle sahaya çıktı
Pendik’teki saha çalışmasında ilk olarak dün sabah kahvaltısında muhtarlarla bir araya gelen CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik ile İlçe ve İl Yönetimi, daha sonrasında kanaat önderleriyle bir araya geldi. Saha çalışmasında esnafları dolaşan Çelik, daha sonrasında Esenyalı Kadın Derneği’ni ziyaret ettikten sonra gençlerle bir araya geldi. Sabahın erken saatlerinde başlayan ve "Halkın Gündemi" adı verilen saha çalışmasında ilçe halkının öne çıkan sorunları tek tek not alınırken, kısa, orta ve uzun vadeli çözüm önerileri konusunda bilgilendirme yapılıyor. Bu buluşmalara eşlik eden yerel yönetimlerden sorumlu il başkan yardımcısı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin görev alanında kalan konularla ilgili yaşanan sorunların çözülmesi noktasında gerekli girişimler için not alıyor.
“İstanbul’un 39 ilçesinde saha çalışmalarımızı yeniden planlıyoruz”
Saha gezisinde halkın sorun ve taleplerini dinledikten sonra hem çözüm önerilerine hem de genel siyasete dair konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, başlattıkları saha gezilerinin amacını şu sözlerle anlattı:
"Önümüzdeki süreçte yerel seçimlerde birinci parti olmuş bir siyasi parti olarak üzerimizdeki sorumluluğun ne kadar büyük olduğunun bilincindeyiz. Partimizin programını yenileyeceğiz. Yani ülkenin sorunlarına cevap verecek bir parti programını topluma sunabilmek için gelecek dönemde parti programımızı güncelleyeceğiz. Bunun için çok çeşitli çalıştaylar ve ziyaretler gerçekleştireceğiz. Ayrıca İstanbul’un 39 ilçesinde saha çalışmalarımızı yeniden planlıyoruz. Çok yakın zaman dilimi içerisinde İstanbul'un 39 ilçesinde ilçe başkanlıklarımız farklı bir formatla saha çalışması yürütecekler. Bir yandan da biz İstanbul İl Başkanlığı olarak özellikle belediyesi bizde olmayan İstanbul'daki 13 ilçeden başlayarak yeni bir alan çalışmasını başlatıyoruz."
“Türkiye'nin toplumsal barışının yeniden tesis edilmesiyle ilgili çok önemli hazırlıklarımız var”
Çalışmalara neden Pendik'ten başladıklarına ilişkin "Bunun birinci günündeyiz. İlk önce Pendik'ten başlamak istedik. Başlamak istediğim İstanbul'da nüfus yoğunluğu olarak en fazla nüfusun yaşadığı üçüncü ilçe olması ve belediyesi bizde olmayan alanlarla ilgili nüfusu en yüksek ilçe olması" ifadelerini kullanan Çelik, saha çalışmasının içeriği ve ülkenin genel sorunlarına ilişkin başlatılan çözüm hazırlıklarıyla ile ilgili şunları söyledi:
"Devletin kurumsal yapısı çökmüş durumda. Kültürel erozyonla karşı karşıyayız. Bir yönüyle bir demokrasi krizi yaşıyoruz ve bir çoklu kriz ortamının içerisinde Türkiye çıkış noktası arıyor. Bu çıkış noktası için de bugün bu son yerel seçimde Türkiye'nin birinci partisi olmuş Cumhuriyet Halk Partisi'nin çok önemli çözümleri var. Bunları gelecekte uzun uzadıya sizlerle paylaşacağız. Yani Türkiye'nin ekonomik sorunlarını nasıl çözeceğiz? Tarımda, sanayide üreten bir Türkiye'yi nasıl hayata geçireceğiz bunun detaylarını paylaşacağız. Türkiye'nin dış politikayla ilgili sorunlarını nasıl çözüp bu mülteci meselesiyle özellikle İstanbul başta olmak üzere Türkiye'nin nasıl bir rahatlama sağlayacağını detaylı bir biçimde anlatacağız. Eğitimde sağlığa kadar çok önemli birtakım hazırlıklarımız var. Türkiye'nin toplumsal barışının yeniden tesis edilmesiyle ilgili çok önemli hazırlıklarımız var."
"Türkiye bir demokrasi krizi yaşıyorsa, yargı bağımsızlığı yoksa..."
Çelik, ülkenin bugün başta uyuşturucu olmak üzere, göçmen sorunu gibi bir dizi sorunla karşı karşıya olduğunun ve iktidarın ülkeyi yönetmeye becerisinin de enerjisinin de kalmadığının altını çizerek erken seçim çağrısını yinelediği değerlendirmesinde şunları ifade etti:
"Eğer Türkiye'nin demokrasisi zayıflıyorsa ekonomisinin toparlanma şansı yok. Çünkü günün sonunda eğer Türkiye bir demokrasi krizi yaşıyorsa, yargı bağımsızlığı yoksa, insan hakları, temel hakları ve özgürlükler, anayasası ayaklar altına alınıyorsa ekonominin düzelme şansı yok. Bunların hepsi bir zincirin halkası gibi birbirine bağlı meseleler. Bu konulardaki bütün detayları kamuoyuyla kademe kademe paylaşacağız."
“Yerel yönetimlerle halka güven vermek istiyoruz"
Halkla buluşmasında partinin geçmiş dönem hataları nedeniyle toplumun belirli kesimleriyle bağlarının koptuğuna dikkat çeken Çelik "Biz bu bağları tesis etmek istiyoruz ve bir güven vermek istiyoruz topluma. Bu güveni yönettiğimiz belediyelerle vermeye gayret ediyoruz. Etnik kökeni ne olursa olsun inancı ne olursa olsun herkesin inançlarını özgür bir biçimde yaşayacağı Türkiye, bölünmez bütünlüğü içerisinde, değerlerimizin, bayrağımızın, inançlarımızın tartışılmadığı bir Türkiye'nin teminatıdır Cumhuriyet Halk Partisi" dedi.
“Sosyal demokratlığımız zenginle gariban arasındaki makası kapatmaktır"
CHP ve sosyal demokrat anlayışa ilişkin halkta yanlış bir algı olduğunu belirten Çelik, bu konuda parti politikalarına örnekler vererek şunları söyledi:
"Sosyal demokratlık ne yazık ki Türkiye'de yanlış bir zeminde konuşuluyor ve tartışılıyor. Bizim sosyal demokratlığımızın ne olduğunu şöyle tarif etmek isterim. Bugün bu ülkede çocuğun bir tanesinin babası 17 bin lira asgari ücret alıyor. Çocuğa defter parası yok. Öbür vatandaşın aylık 300-500 bin lira geliri var. Çocuğunu dershaneye ayrı gönderiyor. Matematik öğretmeni dersi ayrı geliyor. Bizim sosyal demokratlığımız o iki çocuk arasındaki o eşitsizliği ortadan kaldırmanın mücadelesidir. Zenginin çocuğuyla, garibanın çocuğunun arasındaki o büyük makası kapatma mücadelesidir.
Bir grup insanın vergisi düzenli olarak affediliyor. Yani ortada büyük bir çelişki var. Çok kazananlar vergi kaçırıyor. Vergileri affediliyor. Türkiye'nin yükü, işçinin, emekçinin, memurun küçük esnafın, orta ölçekli esnafın sırtında. Biz diyoruz ki çok kazananlar çok vergi, az kazanandan az vergi, toplanan gelirin de adaletli bir biçimde dağıtılması. Başka bir örnek vereyim: Vatandaşın biri hastaneye gidiyor. Altı ay ameliyat için gün bekliyor. Zaten randevu alamıyor. Öbürü hastaneden kapıya içeri giriyor. Bugün öbür gün muayene ile üçüncü gün ameliyat masasında ameliyat oluyor, çıkıp evine gidiyor. Şimdi burada eğer 17 bin lira asgari ücret alan vatandaşın sağlık konusunda diğeriyle arasındaki makası kapatamıyorsak burada bir sorun var demektir. Sosyal devletin devreye girmesi demektir. Yani bizim sosyal demokratlığımız budur. "
Çelik, “Halkın Gündemi” adıyla başlattıkları çalışmaya diğer ilçeleri ziyaret ederek devam edecek.
