Kıvanç El
23 Temmuz günü toplanacak Parti Meclisi toplantısında yapılacak oylamalar CHP’de yeni döneme dair önemli işaretler verecek.
Muş, Ağrı, Mardin, Kayseri il başkanı ve il yönetimleri ile İstanbul Beykoz ilçe başkanı ve ilçe yönetimi 5 Temmuz’da MYK kararıyla görevden alındı. Bu isimler bu karara itiraz etti.
Bu görevden alınma kararları Ekrem İmamoğlu, Özgür Özel, Gökhan Günaydın ile bazı CHP’nin önde gelen isimlerinin internete sızan zoom toplantısının ana gündemiydi…
Şimdi pazar günü toplanacak Parti Meclisi’nde de il ve ilçe başkanları ile ilgili süreçler tek tek ele alınacak ve MYK’nın aldığı görevden alma kararları PM’nin görüş ve onayına sunulacak ve gizli oylama yapılacak.
PM bu kararı yanlış bulursa görevden alınan isimler iade edilecek. Ancak o kadar kolay değil. CHP tüzüğüne göre 3’te 2 çoğunluk oyu şart… Yani 60 kişilik PM’de görevden almalara yönelik itirazın kabul edilebilmesi için 40 üyenin onay vermesi gerekiyor.
Muhalif ya da “değişimci” olarak nitelendirilen kanat, eğer 30 oyu aşıp 35 üyeden hatta 39 üyeden destek alsa bile il ve ilçe başkanları görevine dönemeyecek. Oylamalar her il ve ilçe için ayrı ayrı yapılacak hepsinde aynı karar çıkacak mı bu da görülecek…
Oylamada eğer 30 üyeyi geçen bir çoğunluğa ulaşılırsa muhalif kanat, süreçte “Parti Meclisi’nde çoğunluğa ulaştık” yorumu yapabilecek. Bu da olası bir “olağanüstü kurultay” süreci için önemli bir zemin olacak. Ancak 40’ı aşamadıkları için “bekledikleri” kararı da aldıramamış olacaklar. Bu da psikolojik üstünlüğü genel merkez yönetimine veriyor.
Eğer 30 üye aşılıp 40 üye açılamazsa Kemal Kılıçdaroğlu’na yakın kesimde “muhalifler bekledikleri kararı aldıramadı” yorumunu yapması muhtemel…
Aslında her iki durumda da genel merkez yönetimi de muhalif kanat da kurultaya giden süreçte oylamaya dair siyasi çıkarım ve yorumları kendisine göre değerlendirip kamuoyunu ikna etmeye çalışacak.
Bu nedenle her bir parti kurmayının gözü oylamadan çıkacak rakamlarda olacak.
CHP’yi takip edenler bilir. CHP’de her dönem benzeri tartışmalar, benzeri Parti Meclisi hamleleri, delege hamleleri tartışılır, yaşanır. Her dönem “tartışmaları bitirmeye geldim” açıklamaları yapılır ama o tartışmalar hiç bitmez… Artık gerçek manada, halkta seçmende karşılığı olan bir “değişim” konuşmak isteniyorsa, bu tartışmaların önüne geçilmesine formüller ele alınabilmeli. Diğer türlü herkesin “değişim”den anladığı belli mekanizma ve yapıları “kendine yakın olanlarla” doldurmaktan öteye geçemiyor maalesef.