Haber Merkezi - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi (PM) Üyesi Ali Abbas Ertürk, parti olarak hedeflerinin 2028'de iktidar olabilmek olduğunu söyledi. "Bizi polemik çukuruna çekmeye çalışanlara dönüp bakmayacağız" diyen Ertürk, "Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi daima ileri bakacağız” dedi. Ertürk, anayasa değişikliği görüşmelerine ilişkin "CHP'nin öncelik sorunu yeni anayasa değil. Ülkemizin gündeminde açlık var, yoksulluk var, pahalılık var, önce bunlarla mücadele edilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.
ANKA'dan Kemal Onur Atalay'ın raporuna göre, Ertürk, gündemdeki konulara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
CHP lideri Özgür Özel ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın görüşmesinin gündem olmasının ülkedeki siyasi atmosferin normal dışı olmasından kaynaklandığını belirten Ertürk'ün açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Kuzey Kore-Güney Kore liderinin buluşması kadar gündemde kaldıysa, demek ki siyasette toplum olarak kutuplaşma, ayrışma çok ileri boyutlara varmış. Oysa demokratik ülkelerde bir ülkenin cumhurbaşkanının, başbakanının ya da o ülkenin ana muhalefet liderinin herhangi bir başka muhalefet lideri ile görüşmesi çok doğaldır. Normal şartlarda iki liderin görüşmesi belki o gün manşetlerde bir günlük bir haber olarak kalır. Ülkemizde bu görüşmenin ne kadar anlamlı bir gelişme olduğunu göstermektedir. Bizim için gayet doğal, normal bir görüşme oldu. Bu görüşme Sayın Erdoğan'a göre normal bir görüşme olmamış olabilir. Çünkü uzun zamandır muhalefete kapılarını kapatmıştı, biz o zaman da diyalog yanlısıydık. Bu ülkenin cumhurbaşkanı ile ülkenin sorunlarının konuşulması için her zaman Cumhuriyet Halk Partisi olarak bunu savunmuş bir partiyiz. Bildiğiniz gibi Genel Başkanımız tarafından Sayın Cumhurbaşkanıyla görüşme talebi iletilmişti. Cumhurbaşkanı da bu görüşmeye olumlu karşılık verdi. Tabii ki görüşmenin içeriği hakkında çok fazla detaya girmek doğru değil. İki lider bu konuda basına bir açıklama yapmama kararı aldı, bizim de onun dışına çıkmamız mümkün değil.”
“Erdoğan, boş koltukla mesaj vermek istedi"
“Görüşmede boş koltuk şık bir davranış değil. Boş koltukla ‘Ben AK Parti Genel Başkanı olarak değil Cumhurbaşkanı sıfatımla sizinle görüşmek istiyorum’ mesajını vermek istemiş olabilir. Tabii burada iki önemli hata söz konusu. İki siyasi partinin genel başkanı ve genel başkanlık makamında Cumhurbaşkanlığı forsunun kullanılması devlet gelenekleri açısından son derece sıkıntılı ve yanlış bir durum. İkincisi ise olayın nezaket boyutu. Ben kendi adıma söylüyorum, Sayın Genel Başkanımız bu konuda bir değerlendirme yapmadı ama nezaket kuralları açısından da şık olmayan bir davranıştı. Yine de ülkenin önemli sorunlarının gündeme alındığı görüşmede, bir koltuk oturma düzenini krize çeviremezdik, bu da doğru olmazdı. Çünkü o görüşmeye umut bağlayan milyonlarca insan vardı, kabul etseniz de etmeseniz de, sevseniz de sevmeseniz de bu ülkenin iktidarını yöneten Sayın Tayyip Erdoğan ve AK Parti hükümeti. Dolayısıyla iktidarda kaldığı sürece bu konuların ve sorunların muhatabı Erdoğan. Sayın Genel Başkanımız böyle bir görüşme talep etti, burada önemli sorunları Sayın Cumhurbaşkanına iletti. Yaşanılan ekonomik kriz, emeklilerin geçinememesi, adaletsizlik, birçok yargı kararının uygulanmaması ve hükümetin bugüne kadar yapmış olduğu yanlışları direkt olarak muhatabına söyleme imkânı bulduk."
“CHP'nin öncelik sorunu yeni anayasa değil"
“Görüşmede yeni anayasa konusu da gündeme geldi. Numan Kurtulmuş’un Genel Başkanımızı ziyaretinde, Genel Başkanımız Özgür Özel yeni anayasa ile ilgili görüşlerini basın önünde tüm kamuoyuyla paylaşmıştı. Modern tarzda hak ve özgürlükleri özgürleştiren bir anayasanın yapılmasını Cumhuriyet Halk Partisi olarak yeri ve zamanı gelince mutlaka görüşmekten mutluluk duyarız. Ama şu an Cumhuriyet Halk Partisi'nin öncelik sorunu yeni anayasa değil. Ülkemizin gündeminde açlık var, yoksulluk var, pahalılık var, önce bunlarla mücadele edilmesi gerekiyor. Genel Başkanımızın da kamuoyuna deklare ettiği gibi önce mevcut anayasaya uyacaksınız, o anayasanın gereğini yapacaksınız, ondan sonra ‘ya bu anayasa artık dar geliyor toplumun beklentilerini karşılamıyor’ dersiniz. Sadece Cumhuriyet Halk Partisi değil ülkenin tüm muhalefet partileri, sivil toplum kuruluşları, sendikalar, önemli kesimleri bir araya gelip önemli bir anayasa konusunda yeri ve zamanı gelince belki bu konu konusunda konuşulur."
“Siyasetteki en önemli duygu vefadır"
"Halkımız 31 Mart yerel seçimlerinde İYİ Parti'yi cezalandırdı. Geri kalan 4 partinin toplamı da ülke genelinde yüzde 1,2 gibi bir orana indi. Cumhuriyet Halk Partisi'ne seçmen dedi ki, ‘Sen geçmiş hatalarından ders çıkardın, iç hesaplaşmalarını yaptın. Kendi içindeki değişimi dönüşümü sağladın, sana yol açıyorum’ mesajını verdi. CHP, kasım ayında yapmış olduğu kurultayda hiçbir şey olmamış gibi yoluna devam etseydi, üzülerek ifade ediyorum Cumhuriyet Halk Partisi de 6'lı masanın diğer partileri gibi yaşadığı hazin sonu yaşayacaktı. Sayın Genel Başkanımız, İYİ Parti kurultayından sonra basın aracılığıyla Sayın Müsavat Dervişoğlu'nu tebrik etti, hayırlı olsun ziyaretini yapacağını söyledi. Bizim İYİ Parti'ye başta olmak üzere muhalefetin diğer partilerinin tabanlarıyla hiçbir sorunumuz yok. Dolayısıyla bizim muhalefetteki diğer partilere sırt dönmemiz, diyalog kapısını kapatmamız söz konusu olamaz. Siyasetteki en önemli duygu vefadır. Strateji yanlış da olsa doğru da olsa biz kol kola omuz omuza bir çalışma yaptık, bir yol yürüdük. Benim milletvekilliği döneminde kendi adaylarıymış gibi çalışan, oy oranına bakmaksızın partilerin örgütlerine teşkilatlarını tabanına haksızlık yapmış olurum. Benim için vefa duygusu önemlidir, hepsi bizim arkadaşımız ve dostumuzdur.“