CHP kurultayı
Mehmet Necati GÜNGÖR
Ana Muhalefet Partisi CHP, 25-26 Temmuz tarihlerinde kurultaya gidiyor.
Corona salgını dolayısıyla kurultayın seyircisiz yapılacağı açıklandı.
Önce, kurultayın siyasi hayatımıza ve ülkemize hayırlı sonuçlar getirmesini dileriz.
Bağımsız biri olarak mevcut partilerin iç işlerini fazla bilemiyorum.
Ancak, vatandaş gözü ile izlediğimde Kılıçdaroğlu’nun liderliğindeki CHP’nin politikalarını taktir ediyorum.
Bu partinin özellikle sosyal politikalarının ileride uygulanabileceği bir ortamın oluşmasını diliyorum.
Söylediğim gibi, CHP’nin iç bünyesini analiz edecek değilim.
Ancak, bu partinin bünyesindeki eski değerlerden, ekran yüzlerinden bu dönemde mahrum bırakılmış olmasını anlamakta zorluğum var.
İlk aklıma gelenler:
Barış Yarkadaş, Haluk Pekşen, Hüsnü Bozkurt, Atila Kart, Eren Erdem.
CHP’nin ekran yüzleri olan ve konuşmalarıyla taktir gören bu milletvekilleri CHP’nin listelerinde olacaklar mı, merak ediyoruz.
Evet, Kılıçdaroğlu bu partide liderliğini en iyi şekilde ispatlamış bir siyasetçi.
Belediye başkan adaylarının tespitinde olsun, iktidara yapıcı yol göstermeleri olsun, kendisine yönelik haksız eylem ve konuşmalara rağmen ılımlı davranıp, toplumu germeme konusundaki dikkatiyle olsun, halkımız nezdinde beğenilen bir lider oldu.
Partinin başarılı il başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun 7 yıl önce attığı twitlerden dolayı suçlanıp hakkında 9 yıl hapis cezası verilmesini ise anlamakta zorluğumuz var.
Attığı twetler suç oluşturmuşsa neden zamanında yargılanmamış da, 7 yıl sonrasına taşınmış.
Hem de İstanbul Büyükşehir Belediye başkanlığı seçiminin kazanıldığı güne denk getirilmesi nasıl bir tesadüf?
Bu sorular, vicdan sahiplerinin yüreklerinde yer bulmuş durumda.
CHP’nin, parti içinde herkesin yarışmasına imkân verecek bir yansızlık içinde kurultayını tamamlaması, partinin geleceği açısından da önem taşıyor.
Bu partiye sağdan gelmiş olan İlhan Kesici ve Abdüllatif Şener gibi değerlerin muhafaza edilmesinde de büyük yarar vardır. Her iki politikacı da CHP’nin yüzünü ağartıyorlar.
“CHP kendi olmalı” gibi görüşler de ortaya atılıyor.
Ama biz, eski CHP’ye yöneltilen suçlamaları hatırlayarak, böyle bir dönüşümün partinin oy oranını olağanüstü bir şekilde arttıracağı kanısında değiliz.
Yukarıda saydığımız değerli eski milletvekillerini yeniden kazansın yeter.
CHP’de iskelerle yenilerin, eski sağcılarla solcuların harman edilmeleri gerekiyor gibi bir görüşe sahibiz.
Tabii ki, en iyisini CHP’nin kurultay delegeleri bilir.