Ahmet Çağatay Bayraktar
Çevirmenler Meslek Birliği, çevirmenlerin ve birliğin bütçesine katkı sağlamak için başlattığı kolektif çeviri çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Çalışma kapsamında Charles Dickens’ın yönettiği "All the Year Round" dergisinin 1859 Noel Özel sayısında bulunan sekiz öyküden oluşan "Perili Ev" kitabı, İş Bankası Kültür Yayınları’ndan çıktı. Hasan Ali Yücel Klasikler Dizisi’nden çıkan kitapta Dickens’ın üç öyküsü yer alırken Üçü Dickens tarafından yazılan öykülerin geri kalanı Hesba Stretton, George Augustus Sala, Adelaide Anne Procter, Wilkie Collins ve Elizabeth Gaskell imzasını taşıyor. Farklı yazarlardan oluşan kitabı çeviren isimler de Çevbir üyesi çevirmenler ise Didar Zeynep Batumlu, Bülent O. Doğan, Savaş Kılıç, Zarife Biliz, Elif Ersavcı, Deniz Keskin, Yunus Çetin’den oluşuyor. Çevbir’in başlattığı kolektif çeviri çalışmalarının başlangıcını ve kolektif çeviri deneyimini Çevbir Başkanı Savaş Kılıç 24 Saat’e anlattı.
Birliğe maddi anlamda katkı sunmak amacıyla başlatılan kolektif çeviri çalışması kapsamında 83 çevirmenin bir araya geldiği bin yıllık bir Japon klasiği olan "Yastıkname" ve AIDS Savaşım Derneği (ASD) yararına 20 ülkede yayımlanan "Dile Kolay" kitapları yayımlandı. "Perili Ev" kitabının çevrilmesi fikrinin üyeleri Koray Karasulu’dan geldiğini söyleyen Çevbir Başkanı Savaş Kılıç, kolektif çevirinin Dickens’ın edebi düşüncesine de uygun olduğunu kaydetti:
”Her yazarın ayrı bir üslubu olduğu için metinleri ayrı ayrı mütercimlerin çevirmesi bir tutarsızlık yaratmayacak, aksine özgün metindeki üslup çeşitliliğini çeviride de tekrarlama imkânı sunacaktı. Kitabın başka dillerdeki çevirisi için durum nedir bilmiyorum, ama Türkçede daha önce de birkaç kez çevrilmiş olan bu derleme bildiğimiz kadarıyla ilk defa birden fazla çevirmence çevrilmiş oldu. Bunun da Dickens'ın edebi projesine uygun bir ruhla yeniden yaratılması olduğunu söylersek yanlış bir şey söylemiş olmayız sanırım.”
Yayınevleri sağlıklı çalışma koşulları sağlıyor
Kolektif çeviri kapsamında "Yastıkname" kitabı Metis Yayınlarından, "Dile Kolay" ise Pan Kitap’tan çıktı. Her kitabın farklı yayınevinden çıkma nedenini anlatan Kılıç, en önemli kriter olarak Çevbir’in öngördüğü asgari çalışma koşullarının sağlanmasını gösterdi:
“Yayınevleriyle işimiz gereği sık sık temas içinde olduğumuz için öneri bazen bizden onlara gidiyor bazen onlardan bize geliyor. Süreçte en çok önemsediğimiz şey Çevbir'in öngördüğü asgari çalışma koşullarına uygun bir sözleşme imzalanması. Bu konuda özenini bildiğimiz yayınevleriyle iş birliği yapmaya gayret ediyoruz. Dolayısıyla da temel ilkelerde anlaşmış olunca uzun bir pazarlık sürecine de gerek kalmıyor.”
Farklı çevirmenler dilin zenginliğini sunuyor
Çeviri yapılacak eserler arasında önceliklerinin, “Türkçeye kazandırılmasının anlamlı olacağını” düşündükleri eserler olduğunu söyleyen Kılıç, kolektif çevirinin farklı çevirmenlerin sahip olduğu çeşitliliği sunmak adına derleme eserlere yöneldiklerini belirtti: “Öncelikle yayımlanmasını değerli bulduğumuz eserler olması gerekiyor; okurda da karşılığı olabileceğini veya Türkçeye kazandırılmasının anlamlı bir katkı olacağını düşündüğümüz yazarlara ve eserlere yöneliyoruz. Bu yazarların teliften muaf olması da tercih sebebi bizim için çünkü birliğimize katkı sağlama amaçlı yayınlanacak bir eserin telif haklarının alınmasıyla ilgili süreçleri atlayabilecek olmanın maddi ve pratik avantajları var. Son olarak, birden fazla çevirmen tarafından çevrileceğinden, yekpare bir metin yerine derleme eserleri tercih ediyoruz. Bu sayede çevirmenlerin üslubundan kaynaklı dil nüansları her bölümde farklı bir renk çıkarıyor ortaya.”
Sırada başka kitaplar da var
Kolektif çeviri hareketinin ilk kitabı olan Yastıkname’nin tanıtım metnindeki “"Kitap çevirmenleri, seslerini duyurabilmek ve sorunlarına dikkat çekebilmek için böyle bir ortak çeviri yapmaya karar verdiler" ifadesine atıfta bulunan Kılıç, kitabın iki yeni baskı yaptığını bu durumun Çevbir’e maddi destek sağlamasının yanında okurlarla çevirmenler arasındaki bağı ve dayanışmayı güçlendirdiğini vurguladı. “Ortak çeviriler okurlara hem sevdikleri çevirmenlerin yeni çevirilerini okuma hem de Çevbir’e destek verme imkânı sunuyor” diyen Kılıç, İspanyolca bir öykü derlemesinin de kolektif bir çeviri ile okuyucularla buluşacağının müjdesini verdi.
“Birbirini tanımayı ve takım arkadaşlığını gerektiriyor”
Kolektif çevirilerin dahil olacak çevirmenlerin üslup ve çalışma alanlarına göre de farklılık gösterdiğini belirten Savaş Kılıç, kolektif çeviri sürecini zorluklarıyla birlikte şu sözlerle anlattı: “Örneğin tek yazar söz konusu oldu mu birden fazla çevirmenin yazarın üslubunu tutturması çetin bir hedef oluyor. Genellikle editör çevirmenlerin üsluplarını birbirine yaklaştırmaya çalışıyor. Bu çeviride ise her yazarı ayrı bir çevirmenin tercüme etmesi gibi bir avantajımız vardı. Çevirileri paylaştırma ve koordine etme aşamasında da çevirmen arkadaşlarımızın deneyimlerini gözetmeye çalıştık: Örneğin manzum çeviriyi ben aldım, çünkü şiir ve manzume çevirmeye meraklıyım. Düzyazı anlatıları da arkadaşlarımızın edebiyat çevirisindeki eğilimlerini olabildiğince göz önünde tutarak paylaştırmaya çalıştık. Bu da bir nevi takım arkadaşlığını, birbirini tanımayı gerektiriyor. Bütün çeviriler bittiğinde okuyunca, ne yalan söyleyeyim, iyi tercihler yapmışız diye keyiflenmedim değil.”
Dayanışma ruhunu besliyor
Sei Shonagon'un Yastıkname'sinin çevirisinde redaktör olarak yer alan Bülent Doğan, Çevbir bünyesinde yayımlanan eserlerin birliğe sunduğu maddi katkının yanında dayanışma ruhunu da beslediğini söyledi. Yıllardır birlik olarak maddi sorunlarla boğuştuklarına değinen Doğan, çevrilecek eserleri seçerken bağımsız parçalardan oluşmasını istiyoruz, böylece üslup farklarını okurun hissetmesinin önüne geçmeyi amaçladıklarını belirtti. Son olarak yayımlanan Perili Ev kitabında da çevirmenlik yapan Doğan, kolektif çevirilerin Çevbir adını duyurmakta da olumlu etkisi bulunduğundan bahsetti.