Sağlık

Cep telefonlarının aşırı kullanımı eklemlerde ve sinir dokusunda hasara yol açıyor

- Beyin ve Sinir Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Aşkın Esen Hastürk:"Aynı duruş pozisyonundaki tekrarlayıcı el, bilek ve dirsek hareketlerinin bağımlılık derecesinde devam etmesi, eklem bölgelerinde sertleşme, kireçlenme, iltihaplanmaya bağlı olarak da sinir dokusunda baskıya ve hasara yol açıyor"

Abone Ol

ANKARA (AA) - ÖMER OLCAY - Sağlık Bakanlığı Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Aşkın Esen Hastürk, akıllı cep telefonlarının aşırı kullanımıyla ilgili, "Aynı duruş pozisyonundaki tekrarlayıcı el, bilek ve dirsek hareketlerinin bağımlılık derecesinde devam etmesi, eklem bölgelerinde sertleşme, kireçlenme, iltihaplanmaya bağlı olarak da sinir dokusunda baskıya ve hasara yol açıyor." dedi.

Prof. Dr. Hastürk, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gençler ve orta yaş grubunda cep telefonu kullanımın bağımlılık derecesine ulaştığını söyledi.

Hayatı kolaylaştıran akıllı cep telefonlarının insan sağlığında ciddi sıkıntılara yol açtığını belirten Hastürk, "Bunlardan en çok bilinen ve tespit edilen kas iskelet sistemi, eklemler ve sinir dokusu üzerine verdiği harabiyettir. Aynı duruş pozisyonundaki tekrarlayıcı el, bilek ve dirsek hareketlerinin bağımlılık derecesinde devam etmesi, eklem bölgelerinde sertleşme, kireçlenme, iltihaplanmaya bağlı olarak da sinir dokusunda baskıya ve hasara yol açıyor. Ağrı ve uyuşma en çok başvurulan hasta problemleri olarak karşımıza çıkmaktadır." diye konuştu.

"Beyin fonksiyonları üzerine de etki etmektedir"

Cep telefonlarının aşırı kullanımı nedeniyle ortaya çıkan hastalıkların tedavisinin mümkün olduğunu vurgulayan Hastürk, burada en önemli tedavinin bağımlılık derecesini azaltmak olduğunu söyledi.

Ağır vakalar için de cerrahi tedavinin gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Hastürk, şu bilgileri paylaştı:

"Cep telefonunun özellikle iş veya sosyal ortamda kullanılması beyin fonksiyonları üzerine de etki etmektedir. Birçok araştırma zaten bunu kanıtlamıştır. Özellikle psiko-sosyal dediğimiz stres, gerilim, uykusuzluk, baş ağrısı, dikkat dağınıklığı üzerine etkisi nettir. Tabii bunun yanında Alzheimer gibi bazı beyin fonksiyonların etkileyen hastalıklar veya bazı iyi huylu beyin tümörleri üzerine de etkisi halen tartışılmaktadır. Radyofrekans dediğimiz kulaksızlık kullanımın derecesi arttıkça bu tür fonksiyonların özellikle de stres, gerilim, baş ağrısı ve dikkat bozukluğunun toplumda görülme sıklığı da artmaktadır. Özellikle de genç kesimlerde okullarda ve derslerde başarısızlıkla dikkat dağınıklığı, orta ve ileri yaş grubunda ise hafıza problemleri unutkanlığa yol açmaktadır. Hatta çıkan son yayınlarda ise Alzheimer gibi ciddi nörolojik hastalıklara sebep olduğu bildirilmektedir."