Bu sesi duyun ve gereğini yapın

Güray SOYSAL

BÖYLE TARAFTAR DA VAR

Gençlerbirliği her bakımdan sıkıntı içinde. Çözüm bulunmazsa, gidişatın iyi olmadığını yakından göreceğiz. Ancak… Öyle durumlar ortaya çıkınca aşağıdaki haberi okuyunca O taraftara “Helal olsun” demekten de kendimizi alamadım. İşte O haber… “Gençlerbirliği taraftarı Ramazan Burak Yetkin, gelirini kulübe bağışlamak üzere 1994 yılından günümüze aralarında çok özel parçaların da bulunduğu toplam 70 formadan oluşan koleksiyonunu satışa çıkardı. Ekonomik olarak sıkıntılı bir süreç yaşayan Gençlerbirliği’nde kulübe gönül veren Ramazan Burak Yetkin, çok özel forma koleksiyonunu satışa çıkardı. Yetkin, kulübe destek olmak istediğini hem de bir şekilde kendisini son dönemdeki kaos ortamından uzak tutmak istediğini söyledi. 35 yaşındaki Ramazan Burak Yetkin’e ilk Gençlerbirliği formasını 2005 yılında babası hediye etmiş. O günden sonra her geçen gün genişleyen koleksiyonunda 1994 yılından günümüze kadar olmak üzere 70 forma bulunuyor. Forma koleksiyonunda Gençlerbirliği’nin Avrupa kupalarında başarılı olduğu dönemin formalarının yanı sıra, 90. yıl, 100. yıl, İlhan Cavcav özel forması, Atatürk imzalı forma ve ‘Gençlerbirliği’ne Nefes Ol’ özel forması gibi çok özel parçalar bulunuyor .“ Tekraren söylüyorum… Ben Ramazan kardeşimi bu davranışından dolayı kutlarım.

SANSÜR OLAYININ NEREDESİNDE?

Meclis’te görüşülen basın kanunu için basın kuruluşları bir araya gelerek, bu durumun ortaya çıkmaması için ön ayak oldular. Açıklamalara basının hemen hemen tüm kuruluşları bu bildirinin altına imza attı. Ancak… Benim de 50 küsur senedir üyesi olduğum TSYD’nin bu bildirinin altında imzasını arayıp, durdum. Boşuna gayret etmişim. Basın kuruluşlarının bu tepkisinin altına imza atmasını beklediğim TSYD Genel Merkezi, bu konuda çoktan tribüne çıkmıştı, bile…

AMATÖRLERİN SESİNE KULAK TIKAYANLARA

Geçen hafta bir arkadaşımla beraber Anıttepe’de genç takımların maçını izlemeye gittim. Futbol oynanan zeminin eskidiğini görüp, genç futbolcu kardeşlerime, böyle dökülen zeminde, maç oynatmaya mahkum edenleri lanetledim. Tesisin etrafına Bakan beyin fotoğrafını asmayı marifet (!) sayanlar, gençlere bu zeminde futbol oynatmasını üzülerek izledim. Bir de, yıkılan ve yeniden yapılacağı sözü raflarda kalan Yüzme Havuzunun inşaatının yarım kalması ise, görüntüdeki “kepazeliğin” başka tarafıydı. Hele hele, deplasmana gidecek amatör takımlarının yol masrafları problemleri karşısında çaresiz kalmaları ise Belediyelerin ayıp tarafıydı. Köşede, itişip kalkılan Amatör kulüplerin bu aciz durumu karşısında, onları yönettiğini (!) zannedenlere sadece “Yazıklar olsun” demeden edemedim.

"JAKUZİ"DE MAÇ İZLEMEK

Maçların keyfi özel localarda çıktığı söylenip, duru. Buna son durum Konya’da eklendi. Bir süredir sahasındaki bakım onarım çalışmaları sebebiyle maçlarını Eskişehir’de oynayan Konyaspor, yenileme çalışmalarının ardından yeniden evine döndü. Konyaspor’da loca kısmında jakuzinin de bulunması dikkat çekti. Maç sırasında stat locasından paylaşılan görüntü ise taraftarları mest etti. Parası olan tutar jakuzili locayı, hem maçı izler, hem de işin keyfini çıkartır.

HASAN GÜNGÖR

Hasan Güngör 5 Temmuz 1934, Acıpayam ‘da dünyaya geldi. Evli ve üç çocuk babası Hasan Güngör, 1960 Roma Olimpiyatları'nda 79 kilo serbest stilde olimpiyat şampiyonu olmuştu. Güngör, 1964 Tokyo Olimpiyatları'nda da serbest stilde 87 kiloda ikinci olarak gümüş madalya kazanmıştı. Güreşimizin bu efsanesi 1960 Yaz Olimpiyatlarında altın madalya, 1964 Yaz Olimpiyatlarında gümüş madalya kazandı. Dünya Güreş Şampiyonası'nda, Avrupa Güreş Şampiyonası'nda, Balkan Şampiyonası'nda ve Akdeniz Oyunları'nda madalyalar kazandı. Güreşi 1967 yılında bırakan Güngör, antrenörlük yaşamında ise Genç Milli Takım ile Balkan Şampiyonası'nda birincilik, (A) Milli Takım ile de 1974 yılında İstanbul'da yapılan Dünya Şampiyonası'nda takım halinde dünya üçüncülüğü yaşadı. Hasan Güngör 13 Ekim 2011'de Denizli'de vefat etti.