“Bu yolculukta, hayatta kalmanız veya kalmamanız kimsenin umurunda değil,”  Birleşmiş Milletler Mülteci Ajansı (UNHCR), Uluslararası Göç Örgütü (IOM) ve Karışık Göç Merkezi (MMC) tarafından üç yıllık bir araştırmanın sonucunda yayınlanan yeni raporun başlığı bu.

Afrikalıların göç rotaları üzerine eğilen rapor, Akdeniz kıyılarına giden kara yollarında göçmenlerin maruz kaldığı aşırı şiddet, insan hakları ihlalleri ve sömürüye dikkati çekiyor.

Rapor, kara yollarında mültecilerin ve göçmenlerin karşılaştığı tehlikelerin çeşitli nedenlerle çok daha az belgelendiğini ve duyurulabildiğini ifade ederken, Ocak 2020’ten Mayıs 2024’e kadar geçen sürede Sahra Çölü'nde hayatını kaybeden göçmen sayısının, kayıtlara geçen bin 180 kişiden çok daha fazla olduğunu belirtiyor.

Aynı sürede, Akdeniz'de yaklaşık 7 bin 115 göçmen ölümünün kaydedildiğini söyleyen UNCHR raporu, Akdeniz’e ulaşan göçmen sayısı, Sahra’dan geçenlerden çok daha az olduğundan, Sahra Çölü’nde ölenlerin sayısının bunun iki katı olduğuna dikkati çekiyor.

BM’ye göre, karada ölenlerin yüzde 42'si araç kazalarında, yüzde 24'ü sert çevre koşulları, susuzluk ve açlık gibi nedenlerden, yüzde 12'si ise şiddete maruz kaldığından hayatını kaybediyor.

Göçmen sayısı giderek artıyor

Tehlikelere rağmen göç eden insan sayısının arttığını söyleyen raporda, göçmenlerin terk ettiği ülkelerde ağırlaşan yaşam koşulları, iklim değişikliğinin sert sonuçları, Sahel ve Sudan'da yeni çatışmaların patlak vermesi ve uzun süreli olağanüstü durumların oluşmasını göçü artıran nedenler arasında gösteriliyor.

Rapor ayrıca, Afrika’nın bazı bölgelerinde göçmenlerin, isyancı gruplar, milis güçler ve başkaca suç aktörlerinin kötü muamelesine maruz kaldığını bildiriyor. Göçmenler, insan kaçakçılığı, zorla çalıştırma, organ gaspı, soygun, keyfi gözaltı, fidye için kaçırma ve cinsel istismar gibi ihlallerle karşı karşıya kalıyor.

Bazı kaçış rotaları, artık aktif çatışma bölgelerinden veya sınır kontrollerinden kaçınmak için ıssız bölgelere kayarken bu durum göçmenleri daha büyük risklere maruz bırakıyor.

Rapor nihayetinde çözüm arayışları kapsamında, ‘göç etmeyi planlayanlara güvenilir bilgi sağlama’, ‘kaçakçılar tarafından yayılan sahte haberleri çürütme’, ‘varış ülkelerindeki yaşamı idealize eden sosyal medya içeriklerine karşı mücadele etme’, ‘göçmenlere karşı işlenen suçların sorumlularını soruşturulması ve cezalandırması’ konularında sürekli çaba gösterilmesi talebinde bulunuyor.

Netanyahu: Orta Doğu'nun çehresini değiştirmeyi planlıyorum Netanyahu: Orta Doğu'nun çehresini değiştirmeyi planlıyorum

Lighthose Reports da benzer bir konuya dikkati çekmişti

Geçen haftalarda araştırmacı gazetecilik kuruluşu Lighthouse Reports, farklı ülkelerdeki medya organlarıyla iş birliği yaparak Kuzey Afrika’da göçmen ve mültecilerin alıkonulmasını araştırmış, bununla ilgili raporlar yayınlamıştı.

Lighthouse Reports’un bir yıla yakın sürdürdüğü araştırmasında da Fas, Moritanya ve Tunus'un göçmen ve mültecileri alıkoymak ve zorla yerlerinden etmek için Avrupa’dan finansman aldığı iddia edilmişti. Bu yöntemle mülteci ve göçmenlerin Avrupa’ya ulaşmasının engellendiği, güvenlik güçleri veya insan kaçakçılarınca hayatta kalmalarının neredeyse mümkün olmadığı çöllere sürüldüğü belgelerle ifade edilmişti.

Editör: Ziya Burak Erol