Editör: Ahmet Ertüm
Bilgin: "Gazetecilerin yeri hapishane değildir"
Haber Merkezi - Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin “Her türlü adi suçlu denetimli serbestlikten yararlandırılırken gazetecilere bu hakkın uygulanmaması çağ dışı ve ayıplanacak bir durumdur. Gazetecinin özgürlüğü halkın haber alma özgürlüğüdür. Barış Pehlivan derhal serbest bırakılmalıdır” dedi. Bilgin, adalet bakanının derhal dosyayı ele alıp Pehlivan’ın denetimli serbestlik hakkından yararlandırması çağrısında bulundu.
Günümüz Türkiye’sinde gariplikler yaşanmasının olağanlaştığını kaydeden Bilgin, “Suçlu olmadığı, isnat edilen suçlamanın montaj ve uyduruk olduğu ilk celsede ortaya çıkacak ve salıverilecek Merdan Yanardağ gibi bir gazetecinin, aylarca hürriyetinden yoksun edilmesinin garip olduğu gibi, salgın döneminden bu yana kısa süreli mahkumiyetlerde neredeyse tüm adi suçluların yararlandırıldığı denetimli serbestlik uygulamasına adalet bakanının Barış arkadaşımızın başvurusuna rağmen duyarsızlığını, cevap vermemesini teessüfle ve ibretle izliyoruz” dedi.
Gazeteciler Cemiyeti başkanı, kaleme aldığı bir yazı nedeniyle hakkında açılan dava sonucu 8 ay ceza alan ve bugün beşinci kez cezaevine giren Pehlivan’ın denetimli serbestlikten yararlandırılması için yaptığı başvuruya cevap verilmesi için çağrıda bulunan Bilgin, “Gazeteciliğin suç olmadığını, gazetecilerin yerinin yazı masası başı, haberi kovalamak olduğunu, asla demir parmaklıkların ardı olmadığını, istibdadın çare olmadığını bir kez daha vurguluyoruz. İktidar özgür ve özgün haber peşindeki arkadaşlarımızla, propagandistleri, kalemini kiralayan ve hatta satanları asla karıştırmamalı” uyarısında bulundu.
Pehlivan’ın “Benim çok basit bir isyanım var; ben bu ülkenin vatandaşıyım ve bu ülkenin vatandaşı olarak bu ülkenin yasalarından faydalanmak en doğal hakkım. Meclis’te 15 Temmuz’da çıkan yasanın 2. Maddesi beni ilgilendiriyor. Neden ben bundan faydalandırılmıyorum? Ben bunun kavgasını veriyorum” isyanına katıldığını kaydeden Bilgin, “Pehlivan’a ve Pehlivanlara bu toplumun her zaman ihtiyacı vardır. Öğrenme, bilgilenme hakkı için yazan, çizen arkadaşlarımız bu ülkenin ilerlemesine katkı koymaktadırlar. İktidarların Pehlivan, Yanardağ ve diğer gazetecilerin hürriyetlerini kısıtlaması kişisel değil, toplumsal bir konu ve ülkemiz gazeteciliğine yönelmiş varoluşsal tehdidin su yüzündeki kısmı olduğunu görmek ve bu tutuma itiraz etmek demokrasiden, özgürlükten yana olan herkesin ortak sorumluluğudur” dedi.
Yorumlar