Özlem Günel Tekşen
Üniversite okumak için Ankara’ya geldiğimin ilk aylarındaydı, UMAG’taki bir söyleşisine gittim ve daha sonra beni Cinnah Caddesi’ndeki Hürriyet’e davet etti, şoförü Murat Abi’yle yurdun kapısına kadar bırakırken “sırt çantası takma, metroda tehlikeli olur” dedi. Sonra dünyanın en güzel dostluğu başladı, “evin kızı” oldum ben, canım oldu o.
Bir abi, bir dost, bir okuldu benim için. Hala başıma gelen, gelmeyen, başardığım, başaramadığım şeyleri ona anlatıyorum. Bazen gurur duyuyordur benimle diye düşünüyorum, tökezleyince de yolu bıraktığı pusulayla bulmaya çalışıyorum.
Basının her geçen gün daha da işlevsizleştirildiği süreçte, yazılarına o kadar çok ihtiyacımız var ki.
O çok sevdiği, bir ülkeye hakları olduğunu kabul ettirdiği köpekler her gün öldürülürken, “ben en çok kadınlara güvenirim” dediği kadınlar her gün erkekler tarafından katledilirken, doğa talan edilirken, ne çok ihtiyacımız var yazılarına.
18 Ekim 2020’de, bundan 4 yıl önce, ayrıldı aramızdan Bekir Abi, ben hayat ustamı, gerçek bir dostumu kaybettim, Türkiye de gerçek bir gazetecisini, Urfa’nın Tülmen ilçesinden yetişen gerçek bir Cumhuriyet aydınını kaybetti.
Işıklar içinde uyu Bekir Abi, seni çok özlüyoruz.