DAHA BÜYÜK BAŞARILARA
Her zaman spor sadece futbol ile ilgili olmadığını söyleyip, dururum. Futbolun peşinde gidip, spor yapılmadığını da sık sık görürüz.
Bunun için kulüplerimiz diğer spor branşlarına da önem vermeli.. Bu örneklerin sonuncusu Ankaragücü oldu.
Ankaragücü Halter takımı, Amasya Merzifon’da düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Kupası Belediye ve Kulüpler Arası Halter Turnuvası’nda takım halinde kadınlar sıralamasında 2., erkeklerde ise 3. oldu. Toplamda 4 altın 6 gümüş madalya kazanan Sarı-Lacivertli halterciler, turnuvada kadın halter takımı sporcularından 49 kiloda İlayda Akkaya, 64 kiloda Sevilay Aslaner, 71 kiloda Fulya Büyükleblebi 1., 59 kiloda İlknur Sırma ve +87 kiloda İnci Kaya 2’ncilik kazandı. Anlaşılan Ankaragücü halter takımı, başarı için futbolu geçmek için yola çıkmış bile.
Ne diyelim...
Boynuz kulağı geçmek üzere...
Tebrikler Atilla Türker
Pılıyı pırtıyı topladığı gibi Ankara’dan kalkıp, İstanbul’a yerleşen ve kentteki birçok spor adamına
nasıl spor yazarlığının yapılacağını defalarca gösteren Atilla Türker, ödüle doymak bilmiyor.
Spor Yazarlığında nerede bir ödül töreni varsa, kesinlikle bu güzel meslektaşım, Cemiyetimizin üyesi. kardeşim Atilla Türker, bileğinin hakkı ile hep ön planda yer alır.
Sonuncu ise Türkiye Gazeteciler Cemiyetinin geleneksel töreninde ortaya çıktı.. Televizyonu ve gazetesi olmamasına rağmen radyodaki programları ile de başarıyı yakalayan Spor Yazarı kardeşim Atilla Türker’i bir kez daha kutlamak isterim
Devam Atilla devam...
Gerçek spor sağlığı için
Amatör Sporlar Federasyonunun Ankara Şubesi, bir takım kısıtlamalar önlerine konulmasına karşın, yine de iyi işler yapıyor.
Örnek mi?
Ankara Amatör Spor Kulüpleri Federasyonu önce sporcu sağlığı diyerek 19 Mayıs dış sahalarda antrenman yapan sporcuların sağlığı için dezenfektan stantları kurdu.
Dış sahalarda antrenmana çıkan her futbolcu ve teknik heyet önce ellerini dezenfekte ile yıkıyor, sonra antrenmana çıkıyor.
Antrenmandan sonra da aynı uygulama ile sporcuların sağlıkları böyle korunuyor.
Hem de işin göstermelik tarafını ön plana çıkartmama şartı ile...
Bravo onlara...
Unutulmayanlar: ŞAHİKA ERCÜMEN
16 Ocak 1985 yılında Çanakkale’de dünyaya gelen serbest su altı dalışcı sporcumuz aynı zamanda su altı hokey sporu ile meşgul oldu. Başkent Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik
Bölümü mezunu olup, aynı zamanda Başkent Üniversitesi'nde yüksek lisans eğitimine devam etti. Bu sporcumuzun elde ettiği başarılarının bazıları şöyle: 2006'da, İspanya'nın Tenerife kentinde düzenlenen Serbest Dalış Dünya Şampiyonası'nda elde ettiği dereceyle Türkiye rekoru kırdı. 26-27 Mayıs 2007 tarihlerinde, Ankara ODTÜ kapalı yüzme havuzunda düzenlenen dinamik apnea (serbest dalışın havuzda yapılan branşlarından biri) Türkiye Şampiyonası'nda tek nefesle havuzda 145,35 metre giderek Türkiye rekoru kırdı. 2008 yılında, Türkiye Sualtı Hokeyi Millî Takımı ile Avrupa üçüncüsü, Serbest Dalış Avrupa Şampiyonası'nda geçirdiği sakatlığa rağmen Avrupa dördüncülüğünü elde etti. 2009 yılında serbest dalış alanında Türkiye şampiyonluğu elde etti. Ercümen Antarktika'da kurulan Türk Bilimsel Araştırma Kampının açılışı Horseshoe adasında özel dalış yaptı. 28 Ekim 2019 tarihinde Mersin'e bağlı Aydıncık ilçesinde bulunan Gilindire Mağarası'nda yaptığı dalışta, paletsiz kategoride tek nefeste 100 metreye dalarak, 90 metre sınırındaki dünya rekorunun yeni sahibi oldu.
Bu Atakan iş yapar
Galatasaray’a 1-0 yenilen ve 3 puan hasretini 5’nci haftaya taşıyan Ankaragücü avucunun
içine kadar aldığı 1 puanı kaçırdı.
Bunda hakem Ali Şansalan ile VAR hakemlerinin de büyük kusuru var.
Ben kaybedilen 3 puandan daha çok Atakan Çankaya diye 22 yaşındaki Ankaragücü futbolcusunu beğendim.
İzmir doğumlu ve futbol kökeni Altay olan Atakan, 90 dakika boyunca çatır çatır futbol oynayarak, nasıl bir futbolcu olduğunun gösterdi.
O bakımdan Atakan Çankaya’nın bu futbolu ile dikkatleri üzerinde toplayacağını rahatlıkla iddia edebilirim.
Doğru söze ne denir?
SUYA sormuşlar; Seni kaybedersek nasıl bulacağız?
-“Eğer bir şırıltı duyarsanız, ben oradayım” demiş..
ATEŞE sormuşlar; Seni nasıl bulacağız?
-“Eğer bir yerde duman görürseniz, işte ben oradayım” demiş..
Sıra AHLAKA gelmiş; Aynı soruyu ona sormuşlar,
cevap vermiş;
-“Beni kaybederseniz, asla bulamazsınız.”
