Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülecek Noterlik Kanunu ve bazı kanunlarda değişiklik öngören paketin 16. maddesine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Başkan Bilgin, bu düzenlemenin basın özgürlüğünü tehdit ettiğini ve demokratik değerlerle bağdaşmadığını vurguladı.

İstanbul'da sağanak, rüzgar ve kar hayatı olumsuz etkiliyor İstanbul'da sağanak, rüzgar ve kar hayatı olumsuz etkiliyor

Bilgin, söz konusu maddenin “Devletin güvenliği veya siyasal yararları aleyhine suç işleme” adı altında belirsiz ve geniş kapsamlı bir suç tanımı getirdiğini ifade ederek, “Bu tanım, içeriği belirsiz ve soyut olduğu için ileride gazetecilere karşı kötüye kullanılabilir. Kamu yararını gözeten haberler bile ‘casusluk’ suçlamasıyla karşı karşıya kalabilir” dedi.

Bilgin, maddeye ilişkin eleştirilerini şöyle sıraladı:

1. Belirsiz ve Geniş Tanımlama Riski: “Düzenlemedeki suç tanımı belirsiz ve geniş. Bu durum, gazetecilik faaliyetleri üzerinde bir tehdit oluşturarak ileride yanlış ve hukuka aykırı uygulamalara yol açabilir.”

2. Gazetecilik Faaliyetlerine Baskı: Bilgin, ekonomi, askeri konular, kamu sağlığı, teknoloji gibi başlıklarda kamu yararına yapılan haberlerin, bu düzenlemeyle “devletin güvenliği” gerekçesiyle suç olarak nitelendirilebileceğini ve gazetecilerin görevlerini yapmasının zorlaşacağını belirtti.

3. İfade ve Basın Özgürlüğüne Darbe: Başkan Bilgin, “Bu düzenleme sadece gazetecileri değil, halkın bilgiye ulaşma hakkını da tehlikeye atıyor,” diyerek ifade ve basın özgürlüğüne yönelik ciddi bir tehdit oluşturulduğunu vurguladı.

4. Sivil Toplum Örgütlerine de Kısıtlama: Bilgin, düzenlemenin insan hakları savunucuları ve sivil toplum örgütlerini de hedef aldığını, bu örgütlerin faaliyetlerinin “devletin çıkarlarına aykırı” olarak nitelendirilebileceği ve cezalandırılabileceğini ifade etti.

5. Hukukun Üstünlüğüne Zarar: “Hukukun üstünlüğü, yasaların net ve öngörülebilir olmasını gerektirir. Ancak, bu maddede getirilen belirsiz suç tanımları hukukun üstünlüğünü zedeleyebilir ve yargının baskı aracı olarak kullanılmasına zemin hazırlayabilir,” diyen Bilgin, bu düzenlemenin hukuk devleti ilkelerini zayıflatacağını ifade etti.

6. Demokrasiye Aykırı: Bilgin, “Bu gibi belirsiz suç tanımları, Türkiye’yi demokratik değerlerden uzaklaştırarak bir polis devletine doğru sürükleyebilir,” diyerek demokrasiye aykırı bir yasa teklifinin gündeme getirilmesinin kaygı verici olduğunu belirtti.

7. Alternatif Çözüm: Nazmi Bilgin, belirsiz suç tanımları getirmek yerine, ihtiyaç duyuluyorsa Ceza Kanunu’na eklemeler yapılarak güvenlik önlemlerinin sağlanabileceğini, böylece ifade özgürlüğü ve basın özgürlüğünün korunabileceğini ifade etti.

Bilgin, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:

“Gazetecilik suç değildir. Demokratik bir toplumda halkın bilgiye ulaşma hakkı, basın özgürlüğüyle korunur. Bu düzenlemeden bir an önce vazgeçilmelidir.”

Editör: Nihal Alp