Basın meslek örgütleri, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Halk TV’ye yönelik “Burunlarından fitil fitil getirir, alınlarını karışlarız” ifadelerine tepki gösterdi.
Kamuoyunun yakından takip ettiği her olayda gazetecilerin haber kaynaklarından aldıkları bilgiyi evrensel gazetecilik ilkeleri çerçevesinde doğrulayıp, değerlendirip, haber, yorum veya analiz olarak okurlarına sunduklarının ifade edildiği açıklamada tüm dünyada geçerli olan bu sürecin Türkiye’de otosansürle sonuçlandığının belirtildiği açıklamada şunlar kaydedildi;
"Gazeteciliğin sınırları siyasi güç sahiplerince çizilen dar bir alanda hapis tutulmaya çalışılmaktadır"
"Bunun sonucunda da kamuoyunun doğru bilgiye erişimi engelleniyor, toplumun kendi kararlarını özgürce oluşturabileceği bilgilerden uzak kalmasına neden oluyor.
Medyada otosansürün temel nedeni gerek yargı ve kanunlar eliyle gerekse yasa yapıcılar ya da siyasetçiler tarafından sürdürülen baskılardır. Maalesef ülkemizde gazetecilik özgürce hareket edebileceği alandan alınıp sınırları siyasi güç sahiplerince çizilen dar bir alanda hapis tutulmaya çalışılmaktadır. Bu sınırları zorlayan her gazeteci asılsız suçlamalarla, karalama ya da tehditlerle karşılaşmaktadır."
"Meslektaşlarımızın başına gelebilecek en küçük olumsuzluğun sorumlusu tehlikeli üslubu gazetecilere yöneltmekten vazgeçmeyenlerdir"
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin başta Halk TV olmak üzere eleştirel yayınlarıyla öne çıkan basın yayın kuruluşlarına ve gazetecilere yönelttiği son suçlamaların bu kapsamda olduğunun altının çizildiği açıklama şöyle devam ediyor;
"Bizler, Sayın Bahçeli’nin söylemleri sonucunda gazetecilere yönelen şiddet nedeniyle defalarca protesto gösterisi, tepki açıklaması, dayanışma eylemi düzenlemiş basın meslek örgütleri üyeleriyiz. Neredeyse her hafta tekrarlanan bu tehditler artık boyutunu aşmış, çok tehlikeli bir hale gelmiştir. Gazeteciler siyasi söylemler sonucunda can güvenliği endişesi duymaya, işlerini kaybetme korkusu yaşamaya başlamışlardır.
MHP’den yapılan açıklamada Bahçeli’nin gazetecilere yönelik sözlerinin tehdit olmadığı savunulmuş ama “İşini hakkıyla yapan tüm basın mensuplarının yanındayız” denilerek işimizi hakkıyla yapıp yapmadığımıza MHP’nin karar verebileceği de savunulmuştur.
Meslektaşlarımızda bunca endişe ve kaygı varken, o sözlerin tehdit olup olmadığına, bağımsız cumhuriyet savcılarının karar vermesi gerektiği ortadadır. Gazetecinin başarısını da siyasetçiler değil okuru ve izleyicisi tespit ve takdir eder.
Meslektaşlarımızın başına gelebilecek en küçük olumsuzluğun sorumlusu, siyaset deneyimlerine rağmen tehlikeli üslubu gazetecilere yöneltmekten vazgeçmeyenlerdir.
Başta Halk TV olmak üzere, tehditlere maruz kalan tüm yayın kuruluşları ve gazeteciler de milyonlarca okur ve izleyici tarafından yakından takip edilmektedir. Kamuoyunun sağlıklı ve özgür kanaat oluşturabilmesine katkı sunan, yaygın bilgi trafiği içinde alternatif görüşlere yer veren, doğru bilgiyi ve buna dayanan analiz ve yorumu izleyicisine/okuruna ulaştıran basın yayın kuruluşlarının ve gazetecilerin yanında olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz."
Açıklamaya imza veren basın meslek örgütleri
|