Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, şehir merkezindeki bir restoranda sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve iş insanları ile bir araya geldiği toplantıda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, milletin değerlerini temsil eden, samimi, liyakatli ve gayretli kadrolarla güçlü yarınlara ilerlediklerini söyledi.
"İnsanı yaşat ki devlet yaşasın" sözünün kendileri için bir pusula olduğunu belirten Uraloğlu, "Bu kapsamda yeni bir anayasa yapılması için de çalışıyoruz. Canı gönülden inanıyorum ki yeni anayasayı da sizlerle birlikte hayata geçirerek sivil siyasetin alanını genişletecek, ekonomiden sosyal hayata, ülkemizin meselelerinin çözümünü daha da hızlandırarak bir hayali daha gerçeğe dönüştüreceğiz." diye konuştu.
"Bu tür saldırılar bizi yolumuzdan döndüremeyecek"
Bakan Uraloğlu, dış güçlerin Türkiye'nin başını kuma sokmasını istediğini, yapılan mega projelere de karşı olduklarına dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"ALTAY'dan ZAHA'ya, DİMDEG'den MİLGEM'e, ANKA'dan KAAN'a, AKINCI İHA'dan AKSUNGUR SİHA'ya, ATAK helikopterinden Göktürk'e sayısı 750'yi geçen savunma projesini gerçekleştirmesin, Karadeniz ve Akdeniz'de doğalgaz aramasın, İsrail'in Gazze'de gerçekleştirdiği katliamlara ses çıkarmasın. Bakıyorlar ki bunların hiçbirine engel olamadılar, bu yükselişi kiralık katil sürüsü terör örgütleri eliyle sekteye uğratmaya çalışıyorlar. Geçen hafta savunma sanayimizin gurur kaynağı kuruluşlarından biri olan TUSAŞ'a yapılan alçak saldırının tek sebebi budur. Ama bu tür saldırılar bizi yolumuzdan döndüremeyecek. İnadına daha çok çalışacağız, İnadına daha çok üreteceğiz."
TUSAŞ saldırısı sırasında HÜRJET ekibinin yaşadıklarına ilişkin de Bakan Uraloğlu, şu bilgileri paylaştı:
"Bu alçak TUSAŞ saldırısında HÜRJET ekibinin başındaki bir kardeşimiz, bir evladımız oradaki kendi ekibini, silah ve bomba seslerini duyduğunda kapalı, korunaklı hangara topluyor. Niye? Onlar beyin takımı. Yani bir zarar gelmesin, kapıları kapatıyorlar ve şalterleri indiriyorlar. Orada kendilerini koruma altına alıyorlar. Bir sayım yaptırıyor ve o sayımda üç arkadaşlarının kendi aralarında olmadığını görüyor. Daha sonra araştırdıklarında bakıyorlar ki ikinci ürettikleri HÜRJET'i o üç arkadaşları branda ile kapatıyorlar ki teröristler oraya girerse HÜRJET'i görmesinler. Onun için Allah'ın izniyle böyle inançlı kardeşlerimiz oldukça bizi kimse yolumuzdan çeviremeyecektir, engel olamayacaklardır."
Uraloğlu, ülkenin ekonomik kalkınması için ulaştırma ve altyapı sektörlerinin stratejik önemini artık herkesin çok iyi bildiğine işaret ederek, ekonomik büyümenin birinci şartının güçlü bir ulaşım altyapısı olduğunu kaydetti.
İç hatlardaki aktif havalimanı sayısı 58'e yükseldi
Ulaşım olmadan ticaret yapılamayacağını, üretimin de güvenli, hızlı ve kolay ulaşım sayesinde gerçekleştirilebileceğini anlatan Uraloğlu, Bakanlığın son 22 yılda hayata geçirdiği projeler ve başarıların birer gurur kaynağı olduğunu söyledi.
Türkiye'nin ulaşım ve iletişim altyapısına 2002'den bu yana 277 milyar doların üzerinde yatırım gerçekleştirdiklerinin altını çizen Uraloğlu, "2002 yılında 6 bin 101 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu 29 bin 590 kilometreye ulaştırdık. Bölünmüş yollarla bağlanan şehir sayımız 6 iken 77'ye yükselttik. Havacılıkta çağ atladık. İç hatlardaki aktif havalimanı sayımız 26 iken son olarak 10 Ağustos'ta hizmete açtığımız Çukurova Uluslararası Havalimanıyla 58'e yükselttik. 50 ülkede 60 noktaya uçuş gerçekleştiriliyorken, bugün 131 ülkede 347 noktaya ulaştık. Yıl sonunda 349'a çıkaracağız. Ülkemizin ilk yerli ve milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A'yı da uzaya başarıyla fırlattık, test sürecine devam ediyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
"Askeri ve stratejik bir üsse dönüşebileceğini söyleyebilirim"
Yapımı devam eden İyidere Lojistik Limanı'nın Rize'nin geleceğine vurulan bir mühür olduğunu vurgulayan Uraloğlu, şunları kaydetti:
"Bu limanımız, Doğu Karadeniz Bölgesi, Avrupa ve Orta Asya'ya açılan Kafkasya koridoru üzerindeki konumu ile stratejik öneme sahip. Kafkas ülkeleri ve Orta Doğu ülkeleri arasındaki potansiyel trafikten kaynaklanacak kombine taşımacılık zincirinin aktarma merkezi olacak. Bu özelliğiyle bölgenin ve ülkemizin deniz ticaretinden aldığı paya büyük katkı sağlayacaktır. Aynı zamanda da askeri ve stratejik bir üsse dönüşebileceğini söyleyebilirim. Faaliyete girmesiyle ilk etapta 600 kişiye istihdam sağlayacağız. Zamanla bu istihdam sayısının daha da artacağını öngörüyoruz."
Dünyanın deniz üzerine inşa edilen sayılı, Türkiye'nin ise Ordu-Giresun Havalimanı'ndan sonra ikinci havalimanı olan Rize-Artvin Havalimanı'nı 2022'de hizmete açtıklarını anımsatan Uraloğlu, "3 bin metre uzunluğundaki pisti ve yılda 3 milyon yolcuya hizmet veren kapasitesiyle bölgenin hava yolu ulaşımı ihtiyaçlarını eksiksiz karşılamaktadır. Açıldığı tarih olan 14 Mayıs 2022'den bu yana gerçekleşen 16 bin 637 uçuşta yaklaşık 2,5 milyon yolcuya hizmet verdi." dedi.
Rize-Artvin Havalimanı'ndan iç ve dış hat olmak üzere haftada tek yönde 68 sefer yapıldığını belirten Uraloğlu, 8 Kasım'dan itibaren pazartesi ve cuma günleri de Antalya'ya direkt uçuşların başlayacağını ifade etti.
Uraloğlu, Bahreyn ve Ürdün ile Rize arasında hava yolu ulaşımının başlatılabilmesi için gerekli hukuki ve ticari zeminin sağlandığını, Rize-Artvin-Bahreyn ve Rize-Artvin-Amman hatlarında haftalık 7 sefer düzenleme yetkisinin her iki ülke taşıyıcılarına tanındığını aktardı.
Rize-Artvin Havalimanı'nın pist aydınlatma sisteminin CAT-2 seviyesine yükseltildiğini, ikinci ILS cihazının da montajının tamamlandığını anlatan Uraloğlu, sistemin kasım sonunda hizmete hazır hale geleceğini sözlerine ekledi.
Bakan Uraloğlu, Rize'deki temasları kapsamında Vali İhsan Selim Baydaş, Belediye Başkanı Rahmi Metin ve AK Parti İl Başkanı Yılmaz Katmer'i de ziyaret etti.
