Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AK Parti Grup Toplantısı öncesinde gazetecilerin CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun açıklamalarına ilişkin soruları üzerine, "Sayın İmamoğlu’nun Türkçe okuduğunu anlama yetisi olsaydı iyi bir üniversite kazanırdı. Hiç böyle bir katakulliye kalmadan doğru dürüst bir üniversite bitirirdi. Demek ki okuduğunu anlama problemi var, bu net. Zaten üniversite tercihiyle ilgili yaşadığı süreçte de yaşananlar bunu gösteriyor. Türkçe okuduğunu anlama konusunda özürlü bir arkadaş. İyi bir Türkçe kursu almasını tavsiye ederim" dedi.
"Özgür Özel'e acıyorum"
Tekin, "Ben daha önce de söyledim, Özgür Özel’e acıyorum" diyerek şunları kaydetti;
"Şimdi diyor ki 'şuursuz, laiklik tartışmasını başlattı'. Bi kere bu şuursuz kavramını kendisine iade ediyorum. Şuursuzluk nedir? Şuursuzluk, partisinde olan bitenden, partisinin tarihinden haberdar olamamaktır. Eğer şuurlu olsaydı laiklik tartışmasını partisinde ne olup bittiğini bilebilseydi, laiklik tartışmasını benim başlatmadığım görürdü. Laiklik tartışmasını kimin başlattığını görmek istiyorsa 14 Kasım Plan Bütçe Komisyonu’ndaki bakanlığımız bütçesinde Cumhuriyet Halk Partili milletvekillerinin şov yaparcasına ellerinde cep telefonlarıyla taraftarlarına şov mahiyetinde laiklik açıklamaları üzerinden benim cevap verme hakkım doğduğunu ve bu hakkı cumartesi günü verdiğimi görürdü. Dolayısıyla partisinin tarihini bilmiyor partisinde olan bitenden haberdar değil. Haberdar olmadığı için de ben onu şuursuzlukla itham ediyorum. Asıl burada şuursuz varsa sizsiniz çünkü partinizin içindeki kimle konuştuğunu, neler söylediğini bilmiyorsunuz. Haberiniz yok, bilmeden yükleniyorsunuz. Ya bilmiyorsunuz, bilerek bunu yapıyorsanız ona bir şey demiyorum. Benim yorumum da şu: Özgür Özel, parti içerisindeki genel başkanlık mücadelesinde, içine düştüğü zor durumun farkında değil. Ona tavsiyem şöyle: Sakin bi kafayla partisinin içindeki kendisine yönelik eleştirileri, kendi pozisyonuyla ilgili tartışmaları göz önüne alsın. Kendi partisinin kendisine yaptığı bu tür manipülasyonları, operasyonları görsün ondan sonra karar versin."
"Kreş ismi altında anaokulu ve anasınıfı açmalarına yetkilerinin olmadığını söylüyoruz"
Belediye Kanunu’nda belediyelerin kreş açma hakkının olduğunu ama kreş ismi altında anaokulu ve anasınıfı açmalarına yetkilerinin olmadığını ifade eden Tekin, şöyle devam etti;
"Bizim yazımız kreşlerle ilgili değil, anaokulu ve ana sınıfı açma yetkilerinin olmadığına dair Anayasa Mahkemesi’nde Cumhuriyet Halk Partisi’nin açtığı dava neticesinde Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararın bizim tarafımızdan uygulandığını ve kendilerine hatırlatıldığını söylüyoruz. Tartışma bundan ibaret."
"Anaokullarını denetleyemiyoruz, benim söylediğim sadece bu kadar"
Bir gazetecinin, LGBTİ ile ilgili açıklamasını anımsatması üzerine Tekin, şunları söyledi;
"Ben sadece şu açıklamayı yaptım: Anaokulları ve anasınıfları Milli Eğitim Bakanlığı’nın iznine tabi olarak kurulur. Bu okulların kuruluş standartları, kriterleri bu okullarda ders verecek kişiler, uygulanacak programlar Milli Eğitim Bakanlığı’nın denetimine tabidir. Biz anaokulu ve anasınıfı eğitimi veren yerlerdeki eğitimleri denetleyemediğimiz için orada ne tür bir eğitim olduğunu bilmiyoruz. Benim söylediğim sadece bu kadar"