Editör: Ahmet Ertüm
Bahçeli: Ne sandıktan kaçarız ne de demokrasiyi yok sayarız
TBMM - MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Bilinmelidir ki, ne sandıktan kaçarız ne de demokrasiyi yok sayarız. Acılarımızın tam ortasında, seçimlerle ilgili polemik yapan, ertelendi ertelenmedi çetelesi tutan zillet ittifakı paranoyaktır, saplantılıdır, hayalperesttir, vehimlerin pençesindedir." dedi.
Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, başta Türk milleti olmak üzere, pek çok ülkeyle uluslararası kuruluşun depremlerle ilgili gösterdiği yakın ilgi, yardımseverliği takdir ve şükranla karşıladığını söyledi.
"Türkiye Tek Yürek" adıyla yayımlanan ortak kampanyada 115 milyar 146 milyon 528 bin lira nakdi yardımın, 7 saatte toplandığını, 9 milyon 10 bin kısa mesaj bağışı yapıldığını hatırlatan Bahçeli, bu tablonun muazzam bir dayanışma ve hayırseverlik örneği olduğunu dile getirdi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bazı gazeteler, 'Milletin parasıyla millete bağış', 'Suçlu olay yerine döndü', '40 bin ölü var, tek bir istifa yok' manşetleri attı. Acımızı, anımızı, adımızı ve ağıdımızı bilmeyenlerle ortak bir geleceği nasıl paylaşacağız? İktidarın kaybetmesi uğruna vatanın ve milletin kaybetmesine oynayanlarla nasıl bir arada yaşayacağız? Dünya alem deprem bölgesine insani yardımları sevk ediyorken iç muhalefetin utanç verici haline ne diyelim? Bunu neye yoralım ve nasıl açıklayalım? Yaygın çıkar ilişkileri yanlışın peşinden gitmeyi meziyet zanneden siyaset kadrolarını palazlandırmakla kalmaz, pazara, hatta ayağa düşmelerine yol açar."
Muhalefetin değersizleşmesiyle denge kaybına uğramasının sebebinin bu olduğunu kaydeden Bahçeli, "İnsani ve İslami değerler prizmasından baktığımızda bugünkü felaketin siyasi koz olarak kullanılmasının ve kutuplaşma malzemesi olarak görülmesinin devasa bir ayıp ve ahlak eksikliği olacağı hiç tartışma götürmeyen bir gerçektir. Dayanışma ve yardımlaşma haricinde bir şey düşünmek bize göre damgalı namertliktir. Yeri ve zamanı geldiğinde tedbir ve tenkit manzumesi sorumluluk mertebesinde bulunan kim varsa paylaşılır ve muhataplarına aktarılır." diye konuştu.
Bahçeli, bunun yol ve yordamının hukukun üstünlüğünün hakim olduğu demokratik sistemlerde belli olduğunu dile getirdi. Kahramanmaraş depremlerinin enine boyuna tüm boyutlarıyla konuşulacağı günlerin geleceğini, sorumlulardan adalet önünde hesap sorulacağını vurgulayan Bahçeli, "Kaldı ki yıkılan binalarla ilişkisi olan ahlaksız müteahhitleri kapsamına alan soruşturma süreci de işlemektedir. Ayrıca bir insanımız dahi enkaz altındayken, henüz felaketin sıcaklığı çok yakıcıyken, haksız ve hayasız siyasi eleştiri yapmak, seçim tarihiyle ilgili spekülasyon üretmek vebaldir, bu vebal zillet ittifakını teşkil eden her partinin hissesine eşit olarak düşmüştür. Bir yanda arama kurtarma faaliyetleri devam ediyorken diğer yanda devleti ve hükümeti sistematik şekilde suçlamak en hafif tabirle terbiyesizliktir. Bir yanda feryat sesleri duyuluyorken, diğer yanda siyasi hesap yapıyor olmak insafsızlık ve ilkelliktir." yorumunu yaptı.
Millet İttifakı'nı oluşturan altı partinin genel başkanlarının 11 kenti etkileyen Kahramanmaraş merkezli depremleri konuşmak üzere 18 Şubat'ta gerçekleştirdiği toplantı sonrasında yapılan ortak açıklamaya işaret eden Bahçeli, şöyle devam etti:
"Ortak açıklamanın her satırına kindarlığın izleri, devlet ve millet karşıtlığının emareleri nüfuz etmiştir. Diyorlar ki, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi yüzünden acılar ve zayiat katlanarak artmış. Diyorlar ki, afet süreci iyi yönetilememiş, arama kurtarma çalışmalarında geç ve yetersiz kalınmış. Diyorlar ki, temel ihtiyaçların temininin ve yardım faaliyetlerinin doğru koordine edilemediğinden bahisle, felaketin boyutları vahim seviyeye ulaşmış. Asıl maksat ve meramlarını da ortak açıklamanın sonuna iliştirerek; ülkemizin en acil ihtiyacının yeni ve etkin bir iktidar olduğunu kaydetmişler. Be hey gafiller, siz de hiç mi Allah korkusu kalmadı? Be hey muhterisler, hiç mi depremzede insanlarımızdan utanmıyorsunuz? 10 ilimiz yıkılmışken, hala Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'ni karalamanız, hala müfteriliği pusula yapmanız hangi kitaba, hangi zihniyete, hangi değere sığmaktadır? Yere batsın sizin siyasetiniz, kahrolsun sizin zillet anlayışınız. Bunları nasıl söylersiniz? Böyle bir ucuz ve meczup bir siyasete nasıl saparsınız? Vatan, millet, devlet ve insan sevgisine hiç mi sahip değilsiniz? Rahat olun, biraz sabredin, Türk milleti sizin boyun ölçünüzü, kaç gram ettiğinizi yakında sandığa gömerek ilan edecektir. Bilinmelidir ki, ne sandıktan kaçarız ne de demokrasiyi yok sayarız. Acılarımızın tam ortasında, seçimlerle ilgili polemik yapan, ertelendi ertelenmedi çetelesi tutan zillet ittifakı paranoyaktır, saplantılıdır, hayalperesttir, vehimlerin pençesindedir."
Bahçeli, muhalefetin yalan söylediğini, algı operasyonuna heveslendiklerini, husumet yaydıklarını ileri sürerek, "Askerler nerede?", "Devlet nerede?" denildiğini, kahramanların her yerde olduğunu anlattı. Bahçeli, "Burunlarının önünü göremediler, husumetlerini gösterdiler. Kılıçdaroğlu, dayanışma kültürü için yabancı ülkelere teşekkür etti, fakat döndü dolaştı hükümete saldırdı, milli dayanışmadan sarfınazar etti. HDP'nin bir eş başkanı, 'iktidarın enkaz altında kaldığını' izansızca söyledi, Kılıçdaroğlu da 'evet' diyerek tasdik etti, bu itibarla küçüldü, ufaldı ve alçaldı. Yine Kılıçdaroğlu, 'Deprem koordine edilemedi' dedi, gerçekleri çarpıttı, yüzü kösele derisi olduğundan dolayı da hiç kızarmadı." ifadelerini kullandı.
Aynı bayat ve bağnaz tezviratın ezberiyle televizyon ekranlarında konuşan sözde gazeteci ve yorumcuların, depremin ne zaman ve hangi şiddette olacağını bilip bilmediklerini soran Bahçeli, 6 Şubat 2023, saat 4.17'de ne yaptıklarını sordu.
Yorumlar