Ayasofya’da beş padişah yatıyor
Orhan GÜRDİL Bugün tüm Müslümanlar için kutsal bir yapı olan Ayasofya Camii. İstanbul’a gelen yerli ve yabancı konuklar tarafından ziyaret edilen muhteşem bir ibadethanedi...
Orhan GÜRDİL
Bugün tüm Müslümanlar için kutsal bir yapı olan Ayasofya Camii. İstanbul’a gelen yerli ve yabancı konuklar tarafından ziyaret edilen muhteşem bir ibadethanedir. Ayasofya’nın kutsal görüntüsünün ötesinde bir Osmanlı Külliyesi olan bu tarihi yapı da beş Osmanlı sultanının mezarının yanı sıra 150 hanedan mensubunun da mezarları bulunmaktadır.
İstanbul’da boğan ilk hükümdar olan II. Selim zamanında 1573’te kutsal mabede iki minare ekleyip çevresindeki binaları yıktırarak yapının görünümüne ayrı bir değer katmıştır. II. Selim bu arada kendisi için bir türbe yapılmasını emretmişse de öldüğü zaman 1579’ta ne yazık ki türbe tamamlanmamıştı.
Mimar Sinan tarafından tamamlana türbeye II. Selim başta olmak üzere eşi Nurbanu, kızları Gevherhan, İsmihan, Fatma Sultan ile Şehzadeler Süleyman, Osman, Cihangir, Mustafa, Abdullah ve III. Murad'ı’ oğulları ve kızları da bu türbeye gömülmüşlerdir. Bugün bu yer de 42 sanduka mevcuttur.
Türbe de kullanılan nadide çinilerin bir kısmı hırsız mimar Albert Dorigny tarafından çalınarak Fransa’ya Louvre müzesine götürülmüştür. Kültür ve Turizm Bakanımız Mehmet Özsoy şimdi de bu panonun peşindedir.
II. Selim’den sonra oğlu III. Murad’ın gömüleceği yer olmadığı için Ayasofya Camii haziresine gömülmüş. Tarih 1595 oğlu III. Murad’ın emriyle yapılan türbe 1599’da bitince Sultan Murad’dan başka eşi Safiye Sultan, 20 oğlu, 23 kızı, III. Medmed’in iki kızı, üç şehzade, I. Ahmed’in oğlu Kadim ile Sultan İbrahim’in bir oğlu, iki kızı da burada gömülüdür. Daha sonraki yıllar da yapılan türbelere 1603’te tamamlanmıştır. Buraya da III. Mehmed’in kızları ve şehzadeleri gömülmüştür.
17. yüzyılda ise I. Mustafa tahtan indirilmiş, 15 yıl boyunca saray da hapis tutulmuş 20 Ocak 1639’da geçirdiği bir sara krizi sonucu ölünce cenazesi 17 saat musalla taşında bekletilmiştir. Talihsiz padişaha gömülecek yer aranmış Ayasofya’nın eski Vakfızhesine toprak getirilerek defnedilmiştir.
Sultan İbrahim öldürülünce 1648’te amcası Sultan Mustafa’nın yanına gömülmüştü. Bu türbe de iki padişahtan başka Sultan İbrahim’in oğlu, Şehzade Selim, IV. Mehmed’in oğlu Şehzade Selim ile II. Ahmed’in oğlu Şehzade İbrahim Sultan, I. Ahmed’in kızları Hanzade Sultan olmak üzere 18 hanedan mensubu metfundur.
Beşi padişah olmak üzere 150’ye yakın hanedan mensubunun mezarlarının bulunduğu Ayasofya’daki türbeler uzun yıllar kapalı kaldıktan sonra rahmetli Haluk dursun tarafından yapılan yoğun çalışmalar sonucu 2009’da görüşe ve ziyarete açılmıştır. Bu restorasyonlar sırasında gün yüzüne çıkarılan çok sayı da sandukaların üzerlerinden elde edilen kılıf ve Kâbe örtüleri günümüzde teşhir edilmektedir.
Muhteşem yapısının yanı sıra sinesinde beş sultan, 150 saray hanedanına sahip olan Ayasofya Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul’un fethini müteakip Hagia Sophia olarak bilinen Ayasofya’yı fethin sembolü olarak Camiye çevirmişti. II. Beyazıd Sergios ve Bakhos adlı kiliseleri de camiye dönüştürünce Ayasofya, Ayasofya-i Kebir Camii yani büyük Ayasofya Camii olarak anılmıştır.
Ayasofya’nın camiye çevrilmesini hazmedemeyenler Anadolu’da muhtelif idi. Selanik’te, Yunanistan’da, Bulgaristan’da, Sofya’da, Makedonya’da, Ohri’de, Kıbrıs Lefkoşa’da, Edirne Kaleiçi’nde, Trabzon’da, Kırıkkale’nin Vize ilçesinde, Ayasofya adını taşıyan irili ufaklı pek çok ibadethane bulunmakta idi.
İstanbul’un simgesi olan Büyük Ayasofya Camii olarak tüm inanmışların 86 yıl sonra hizmete sokulması ise Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın büyük başarısıdır.
(Kaynak: Türkiye Diyanet Vakfı)