Narin Güran cinayeti davasının ikinci duruşması devam ediyor Narin Güran cinayeti davasının ikinci duruşması devam ediyor
UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde de bulunan Sahra Çölü'nün güneyindeki kent, ikonik kerpiç yapıları ve paha biçilemez el yazması eserleriyle biliniyor. Haber Merkezi - JNIM'in bölgedeki hakimiyeti, Birleşmiş Milletler Mali Çok Boyutlu Entegre İstikrar Misyonu'nun (MINUSMA) yönetiminin talebiyle ülkedeki kamplarını boşaltmasıyla başladı. MINUSMA'nın, ağustos başında Timbuktu'nun yaklaşık 50 kilometre doğusundaki Ber kampını boşaltarak Mali ordusuna teslim etmesi, ordu ile 2015 Cezayir Anlaşması'yla silah bırakan eski isyancı grupları karşı karşıya getirdi. Ordu ile silah bırakan grupların oluşturduğu Azavad Hareketleri Koordinasyonu (CMA) arasında çatışmalar sürerken, JNIM "ülkeye Wagner paralı askerlerini çağıran Mali ordusuna savaş açtığını" duyurdu ve Timbuktu'yu abluka altına aldı. Kenti en az 35 bin kişi terk etti Havadan ve karadan ulaşımın durduğu kenti, kuşatmanın başından bu yana en az 35 bin kişi terk etti. Bölgedeki ablukanın yol açtığı gerilim nedeniyle 7 Eylül'de, Nijer Nehri üzerinde Timbuktu-Bamako seferini yaparken JNIM'in roketli saldırısına uğrayan yolcu vapurunda 49 yolcu öldü. 11 Eylül'de ise Timbuktu Havaalanı yakınlarına 3 top mermisi isabet etmesi nedeniyle Timbuktu'ya sefer düzenleyen tek hava yolu şirketi Sky Mali uçuşları askıya aldığını açıkladı. 10 yıl önce de saldırı olmuştu 15'inci ve 16'ncı yüzyıllarda Afrika'nın dünyaya açılan merkezi kabul edilen ve bu yönüyle hakkında "çölün incisi" benzetmesi yapılan Timbuktu, yaklaşık 10 yıl önce de benzer bir süreçten geçmişti. Dönemin Cumhurbaşkanı Amadou Toumani Toure'nin 2012'de darbeyle devrilmesinden sonra Azavad Ulusal Kurtuluş Hareketi (MNLA) ve El Kaide bağlantılı Ensaruddin örgütü de Timbuktu'yu ele geçirmişti. Kenti hakimiyetleri altına alan gruplar, UNESCO koruması altındaki pek çok tarihi eseri yıkmıştı. Cihatçı gruplar, yüzyıllar boyu korunmayı başarmış el yazması eserleri de "pagan geleneği" olduğu iddiasıyla yakmaya kalkmış, kentteki 45 farklı kütüphaneden yaklaşık 400 bin el yazması eser ise yetkililer tarafından gizlice 1000 kilometre uzaklıktaki başkent Bamako'ya taşınmıştı. Uzmanlar, bu çabalar sonucu kentteki el yazması eserlerin yüzde 95'inin kurtarıldığı görüşünde.15'inci ve 16'ncı yüzyıllarda coğrafi konumu sayesinde Afrikalı tuz ve altın tüccarlarının toplanma merkezi haline gelen Timbuktu, bölgeden çıkarılan altının çöl boyunca Kuzey Afrika, ardından da Avrupa'ya ulaştırılmasıyla "altın şehir" lakabı da almıştı.