Turkcell Kadın Futbol Süper Ligi’nin “son şampiyon”u, ABB FOMGET Kulübü Başkanı Demirkol, şampiyonluğun, Cumhuriyetin 100’üncü yılına denk gelmesiyle tarih sayfalarına geçtiklerini ve kadın futboluna ilgiyi arttırdığına dikkat çekti.
Didem Çam
Dünyada kadınlar, ilk futbol maçını, 1895’te Kuzey Londra’da oynarken Türkiye’de, yaklaşık 70 yıl sonra 1954’te, İzmir Kadınlar Futbol Takımı ile İstanbul Kadınlar Futbol Takımı Mithatpaşa Stadı’nda oynadı. 1969’da, Futbol Federasyonu’na bağlı olarak Kadınlar Futbol Birliği (Women’s Football Association) kurulurken 1991’de ilk resmî Uluslararası Futbol Federasyonları Birliği (Fédération Internationale de Football Association-FIFA) Kadınlar Dünya Kupası düzenlendi. Kadın futbolu ülkemizde, 1994’te düzenli bir organizasyon haline geldi. Kadın futbolu, ilk kez 1996 Yaz Olimpiyatları programında yer aldı. 2000’li yılların başından itibaren kadın futboluna ilgiyi artarken birçok ülkede profesyonel olarak oynanıyor, FIFA üyesi 177 kadın millî futbol takımı bulunuyor. Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (Union of European Football Associations- UEFA), Türkiye de dahil futbol federasyonlarına kadın takımlarının gelişmesi için fon ayırıyor.
“Kadın Futbolunda bir başarı örneği” yazı dizimiz için Turkcell Kadın Futbol Süper Ligi’nde mücadele eden “son şampiyon” Ankara Büyükşehir Belediyesi (ABB) FOMGET Kulübü Başkanı Yalçın Demirkol ile bir söyleşi yaptık.
Yazı dizimizin ilk bölümünde, yeni sezonda da şampiyonluğu hedeflediklerini belirten Başkan Demirkol, Ankara’yı kadın futbolunun da başkenti yapmak istediklerinin ve şampiyonluktan sonra, kadın futboluna ilginin arttığının altını çizdi.
“Tarih sayfalarına geçtik”
Cumhuriyetin 100’üncü yılında oldukça anlamlı bir şampiyonluk elde ettikleri ve şampiyonluğun, kadın futboluna ilgiyi arttırdığına işaret edip Demirkol, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Geçen sezon, ligde favori olarak gösterilen takımlardan biriydik. Hepsi birbirinden zor maçlar oynadık. Finalde Fenerbahçe’nin rakibiydik ve 4-2 skorla Fenerbahçe gibi bir markayı yenerek şampiyon olduk. Bizim için şampiyonluğun en önemli anlamı, Cumhuriyetimizin 100’üncü yılına denk gelmesiydi. Tarih sayfalarına geçtik. Ankara için de çok önemli bir şampiyonluktu. Ankara’nın takımlar düzeyindeki en büyük başarısı bu. Kadınlarda bunu başardık. Önümüzdeki süreçlerde, inşallah erkeklerde de Ankara takımlarından biri şampiyon olur. Onun da mutluluğunu yaşarız.
Şampiyonluğumuzda asıl kahramanlarımız; kadın sporcularımız. Teknik ekibimiz, yardımcı hocalarımız, malzemecisi, fotoğrafçısı, şoförü tüm çalışanlarımız üzerine düşeni yerine getirdi ve ligi şampiyon olarak tamamladık. Takımımızda aile ortamı vardı. Başarımızın en önemli faktörlerden biri de; kulübümüzün Onursal Başkanı Mansur Yavaş. Kendisi takımıza, müthiş destek verdi ve hala vermeye devam ediyor. Ankara’yı kadın futbolunun da başkenti yapma gibi bir hedefimiz var. Bunu da inşallah önümüzdeki sene hayata geçireceğiz. Şampiyonluktan sonra, kadın futboluna da ilgi arttı. Kız çocuklarımız çok fazla ilgi duymaya başladı. Altyapımız, bir sene olmadan 350’den bin 550’ye çıktı. Önümüzdeki yıl da bu sayıyı 5 binlere çıkarmayı düşünüyoruz.”
Hedef, yine zirve
Yaşanan sakatlıklardan dolayı şampiyonluk yarışında geriye düştüklerine değinen Demirkol, yeniden şampiyonluk hedeflediklerini belirterek şunları söyledi:
“Bu sezon, lige çok iyi bir giriş yaptık. Haftalarca liderdik. Fakat daha sonra, eski hocamız Siyasat Asgarov da dahil 12 kişiyi milli takımlara gönderdik. 6 sporcumuz sakat döndü. Maalesef, sakatlık sporun her alanında var. Keşke olmasa. Bunun en büyük mağdurlarından biri de biziz. Şu anda bir çalışma içindeyiz. Ligin 2’nci yarısı itibarıyla 1-2 transfer yapabiliriz. Bir de zorlu fikstüre denk geldik. Bu sene işimiz biraz daha zor. Avrupa’da da işler yolunda gitmedi ve maceramız kısa sürdü. Seneye Avrupa hedefi koyduk ama Avrupa’ya gitmek için şampiyon olmak lazım. Şampiyonluk yarışında biraz geriye düştük ama lig uzun. Liderliği aldık mı bir daha bırakmayız gibi geliyor. Hedefimiz; yine şampiyonluk.”