Güncel

Ankara'da görevden alınan polis: Kumpas olsa ifadede yer almaz mıydı?

Ayhan Bora Kaplan organize suç örgütü davasında kumpasla suçlanan emniyet müdürleri haklarındaki iddiaları reddederek “’Darbe, kumpas’ dedikleri doğru olsa bunlar emniyet ifadesinde olmaz mıydı?” ifadelerini kullandı.

Abone Ol

Ayhan Bora Kaplan organize suç örgütüyle bağlantılı olduğu belirtilen Ankara İl Emniyet Müdür Yardımcısı Murat Çelik, Ankara Emniyeti Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürü Kerem Öner ile yardımcısı Şevket Demircan, geçen hafta görevlerinden alındı, önceki akşam da terörle mücadele ekipleri tarafından evleri arandı.

Üç emniyet müdürünün görevden alınmasının ardında, Ayhan Bora Kaplan organize suç örgütü davasının gizli tanığı olduğu ortaya çıkan Serdar Sertçelik’in iddiaları var.

Suç örgütünün iki numarası olmakla suçlanan Sertçelik, gizli tanık olup tahliye olduktan sonra yurtdışına çıkmış ve adı geçen emniyet müdürleri tarafından hükümet üyeleri aleyhinde ifade vermeye zorlandığını iddia etmişti. Sertçelik’in iddialarının ardından emniyet müdürleri görevden alındı ve haklarında hem idari hem de adli soruşturma başlatıldı.

MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin dünkü grup toplantısında “Emniyet ve yargı içine yuvalanmış soysuz ve kripto çetelerin yeniden Türkiye üzerinde hesap yaptığı görülmektedir. Hedefleri; MHP, AK Parti, Cumhur İttifakı. 17-25 darbe girişiminin tekrarını planlayanlara boyun eğersek boyumuz devrilsin” diye konuştu.

"Ankara'yı terk et dedi" 

Sözcü’den Saygı Öztürk, bugünkü “Açığa alınan müdürler ne diyor?” başlıklı yazısında görevden alınan emniyet mensuplarının iddialarına yer verdi. Öztürk’ün yazısının ilgili bölümü şöyle:

“Serdar’ın örgütün 2 numarası olduğu zaten kanıtlanmıştır. ABK operasyonu sonrası kendisi firar durumda iken dosyanın şikayetçisi N.K.’yi arayarak kendisinin KKTC’de olduğunu ve parasının kalmadığını, dönmesi gerektiğini söylüyor. Dosya hakkında N.K.’den, avukatlarından ve o çevrelerden bilgi alıyor. ABK ve elemanlarının ağır cezalar alacağını öğreniyor.

Bunun üzerine N.K.’ye (Murat Çelik’in arkadaşı olduğunu beyan etse de hiçbir tanışıklığı yoktur, müşteki olmasından başka bir irtibatı yoktur. Ama N.K. ile Serdar eski arkadaştır) ABK dosyasına ekleyecekleri olduğunu, kendisine garanti verilmesi halinde gizli tanık programından yararlanmak istediğini söyledi.

N.K., bu konuyu Organize Müdür Yardımcısı Şevket Demircan’a iletti. Dosyayı aydınlatacak bilgiler olup olmadığını anlamak için N.K.’nin telefonundan Facetime görüşme yapıldı. ABK’ nın örgüt kurduğunu, kendisinin bu operasyondan önce ABK tarafından Ankara’yı terk ettirildiğini, ABK’ya unutulmuş kayda geçmemiş işlemiş olduğu tüm suçlardan ceza alması gerekiyorsa her türlü katkıyı sağlayacağını bildirdi. Bu bilgileri toparlaması, konu başlığı ve detaylarını yarın anlatması istendi.

"İddiaları araştırdık"

Ertesi gün bu 19 sayfada geçen konuların ana başlıkları ile bazı detayları anlattı. Bu bilgiler taslak olarak yazıya döküldü ve savcı beye bilgiler iletilerek araştırmalar yapılmaya başlandı. Verdiği bilgilerin bir kısmı emniyetçe araştırıldı ve doğruluğu teyit edildi. Bir kısmı da emniyetçe bilinmesine rağmen dosyaya gizli tanık olarak girmesinin, iddianame ve davanın devamında iyi sonuçlar getireceği kanaatine vardık.

Kendisine Savcılık makamının kod vererek gizli tanık yapılacağı, yeni kimlik, pasaport verileceği anlatıldı.

KKTC’de görev yapan Türk polislerince Ankara uçağına bindirilip gönderildi. Kendisi aranan bir şahıstı. ‘Birkaç soruya cevap verip serbest kalacaksın’ denildiği iddiası yalandır. Çünkü valeye kadar herkes tutuklu iken örgütün 2 numarası firari şahıs Serdar, tanık korumada olmasa, polis çağırınca hiç gelir mi? Ankara’ya uçak gelince Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan gözaltı işlemi yapıyor, işlemler usulüne göre gerçekleştiriliyor. 2 gün iddiaları detaylı araştırıldı, diğer ifadelerle karşılaştırıldı. İddia ettiği gibi ‘Hiç yaşamadığı şeyleri yaşamış gibi ifadesine yazıldığını, ifadesinin tamamen hayali olduğunu’ söylüyor.

Oysa, diğer şüphelilerin ifadeleri, HTS ve baz kayıtları ile iddiaları zaten doğrulanmıştı. Çoğu anlattığı konularda suça kendisi zaten karıştığı için hepsi teyit edildi. Daha sonra Savcı Mustafa Kaya’nın talimatına göre Ankara Adliyesi’ne götürüldü, huzurunda ayrıntılı olarak ifade verdi. Sulh Ceza Hakimliği’nce 9 Ekim 2023 tarihinde denetimli serbestlik aldı. Eğer zorlama bir ifade alınmış olsaydı bunu hakime söylemez miydi?"

Yazının tamamını okumak için tıklayınız.