Politika

"Amasra maden faciası, bir iş katliamıdır"

CHP'li Aysu Bankoğlu, Amasra’da 43 madencinin hayatını kaybettiği, 9 madencinin ise yaralandığı facianın ihmaller nedeniyle yaşandığını söyledi. "Bu hangi vicdana sığar?" diyen Bankoğlu, yalnızca adaletin değil, insanlığın da göçük altında kaldığını belirtti.

Abone Ol

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, Amasra Maden Faciası'na ilişkin "Şimdi 9’uncu duruşma öncesi, faciayı kazaya indirgeyen, olayın vahametini örtbas etmeye çalışan açıklamalarla karşı karşıyayız. Biz, adaletsizliği önümüze sunanlara karşı mücadelemize devam ediyoruz. Tekrar ve defaten söyleyelim, Amasra maden faciası, bir iş katliamıdır” dedi. 

CHP'li Bankoğlu, Bartın 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Amasra Maden Faciası’nın 9'uncu duruşması öncesi açıklamalarda bulundu. Amasra’da 43 madencinin hayatını kaybettiği, 9 madencinin ise yaralandığı facianın ihmaller nedeniyle yaşandığını vurgulayan Bankoğlu, şu ifadeleri kullandı:

"14 Ekim 2022’de gerçekleşen Amasra Maden Faciası’nın ikinci yılı dolayısıyla önceki hafta Amasra’da anma etkinliklerine katıldık. İki yıl, sadece bir zaman diliminden ibaret değil. İki yıl, ne yazık ki, ailelerin yaşadığı acıyla birlikte süreç içindeki çaresizlik ve adaletsizlik hissi ve güç sahiplerinin umursamaz tutum ve açıklamalarıyla geçti. Şimdi 9’uncu duruşma öncesi, faciayı kazaya indirgeyen, olayın vahametini örtbas etmeye çalışan açıklamalarla karşı karşıyayız. Biz, adaletsizliği önümüze sunanlara karşı mücadelemize devam ediyoruz. Tekrar ve defaten söyleyelim; Amasra maden faciası, bir iş katliamıdır. Göz göre göre, ihmallerin, iş bilmezliğin, liyakatsizliğin sonucudur. Facia esasında AKP’nin bir özetidir. Torpille atanan iş bilmez yöneticilerin işçilerin şikayetlerini ve uyarılarını yok sayan keyfi tutumları sonucu yaşanmıştır. Faciaya giden süreç ve acılar öylesine yok sayılmıştır ki, AKP’nin Başkanı faciayı bizzat “fıtrat” olarak nitelemiş ve sorumlulukları üzerinden atmaya çalışmıştır. Ancak süreç içerisinde açığa çıkan gerçekler, bu facianın basit bir kaza olmadığını tüm delilleriyle ortaya koymaktadır. Teftiş Kurulu raporları da facianın ‘fıtrat’ olmadığını delilleriyle ispat etmiştir.

"Sadece adalet değil, insanlık da göçük altında kaldı"

Ekleriyle birlikte yüzlerce sayfadan oluşan Teftiş Kurulu raporunun her satırında ihmali görüyoruz. Eski TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu ve Yardımcısı İsmail Güner’in asli sorumlu olduğu, yine Amasra Müessesesi’nde görevli personellerin ihmalleri birer birer anlatılmış. Bunlar devletin resmi belgeleri. Ocakta yönetim hiyerarşinin bozulduğu, uyarıların dikkate alınmadığı, 70’lerden kalma teknolojiyle ocakta işlerin sürdüğü, üretim baskısı olduğu açıkça ifade edilmiş. Raporda ‘Eski TTK genel müdürü ve yardımcısı emekli edildiğinden haklarında idari işlem yapılamıyor’ diye de belirtilmiş. 43 kişinin hayatını kaybetmesine neden olan facianın sorumluları apar topar EYT’den emekli ediliyor ve dosyası kapatılıyor. Şehit maden aileleri 2 yıldır ızdırap yaşarken facianın sorumluları mutlu mesut emekliliğinin tadını çıkarıyor. Bu hangi vicdana sığar? Amasra’da sadece adalet değil, insanlık da göçük altında kaldı."