Mehmet Necati GÜNGÖR Yüce yaratıcımız, insanoğluna iki ziynet armağan etti. Biri akıl, biri vicdan. Aklınızı işletin dedi, her eylemimizi vicdan terazisinde tartmamızı istedi. İnsan, bu iki şerefli unsurla “yaratılmışların en yücesi” mertebesine çıkarıldı. Allah, insanlara ihtar ediyor: “Aklını işletmeyenlerin üstüne pislik yağdırırım! Bu, herkesi ürpertmesi gereken ilahi bir ihtardır. Akıl ve vicdanı senkronize edemezsek, içinde bulunduğumuz toplumu felâkete sürükleyen taşları döşemiş oluruz. Gördüklerimizi, şahit olduklarımızı aklımızla yorumlayıp, vicdanımızla kararlaştırdığımızda doğru yolu buluruz. Aklımız bize, içinde bulunduğumuz şartlar karşısında doğru karar vermemizi öneriyor. Sandık önümüze geldiğimizde aklın ve vicdanın rehberliğinde karar vermeliyiz. Fakir fukaranın çöpten ekmek toplar hale gelmesine evet mi, hayır mı? Bizlerin sırtından yapılan yolsuzluklara son mu, devam mı? Hepsini sandığa atacağımız oylarımızla kararlaştırmış olacağız. Bunun için, vatandaşlık görevimizi hakkıyla yerine getirmemiz gerekiyor. Oylarımızla kendimize sevap veya günah yazdırmış oluruz. Bunca insanın mağduriyetine ve devamına yal açacak bir tercihte bulunursak, bunun vebaline katlanmamız kolay olmaz. Milyonların yakamıza yapışmasını ister miyiz? O halde, doğru karar, doğru eylemdir yapmamız gerekenler. Birkaç gündür yazı yazamıyordum. Merak edip soran dostlarımız oldu. Onlara dedim ki “yazılarımı facebook üzerinden paylaşıyordum. Bir ara facem dondu. Bir dost eliyle bu donmayı kaldırttım. Bir yazılım yüklemiş, bu arada bazı telefonlarım da dahil, pek çok bilgi silinmiş. Bu yazıyı farklı bir yolla paylaşıyorum. Bir hata olursa, okuyucularımdan şimdiden özür dilerim. Bu arada, arkadaşlarım telefon numaralarını paylaşırlarsa memnun olurum.” Güzel günlerde buluşmak dileğimi tekrarlıyarak, siz değerli okurlarıma, dost ve arkadaşlarıma en eyi dileklerimi sunuyorum. Bu arada sayın Cumhurbaşkanı da memnuniyetsizliği ifade eden muhalefete karşı dedi ki “Bunlara öyle bir çakalım ki, bir daha bellerini doğrultmasınlar!” Çakmak da sizin elinizde, olup bitenlere bakmak da…

Deprem

Türkiyemiz, son yılların en büyük felaketlerinden birini 10 şehrimizde birden kendini hissettiren depremlerle yaşadı. Çok büyük can kayıpları ve yıkımlar yaşadık. Allah beterinden saklasın diye dua ediyoruz. Gün, dayanışma günüdür. Devletimiz, bütün imkanlarıyla deprem bölgesindedir. Halkımız, kışın ortasında meydana gelen depremde felaketzedelerin üşümemeleri için kalın giysilerini bağışlamak istemektedir. Halk, arabalarıyla yolları kapatmamak için yardımlarını ulaştırmakta güçlük çekmektedir. Bir yardım toplama aracının megafonla anons yaparak mahalle ve sokakları dolaşması halinde bu yardımlar kolaylıkla toplanabilecektir. Kamu kuruluşlarımızı bu konuda eyleme geçmeye çağırıyoruz.