Kültür-Sanat

AFSAD, çocuğun öyküsünü yazıyor

AFSAD Toplumcu Gerçekçi Belgesel Fotoğraf Atölyesi “Oyun, Oyuncak, Çocuk Fotoğraf Sergisi” Çankaya Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde açıldı. Atölye eğitmeni Mehmet Özer, “Tarih, kralların öyküsünü yazıyor. Biz oyunun, oyuncağın, çocuğun öyküsünü yazıyoruz. Anadolu uygarlıklarında oyun, oyuncak, çocukların izlerini sürüyoruz. Dünü bugüne taşıyoruz” diyerek 2021 yılında başlayıp yaklaşık üç yıl süren atölye sürecini 24 Saat'e anlattı.

Abone Ol

Nur Yıldız

Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği (AFSAD) Toplumcu Gerçekçi Belgesel Fotoğraf Atölyesi’nin 2021-2024 yılları arasında gerçekleştirdiği belgesel fotoğraf çalışmalarından oluşan “Oyun, Oyuncak, Çocuk Fotoğraf Sergisi” Çankaya Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi Abidin Dino Sergi Salonu’nda açıldı.

Sergi açılışına Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Anıl Çetin, Çankaya Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Ethem Torunoğlu, Mülkiyeliler Birliği Yönetim Kurulu Üyesi İlker Yavuz, Mülkiyeliler Birliği Genel Sekreteri Elçin Aktoprak, Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk, Fişek Enstitüsü Çalışan Çocuklar Vakfı Başkanı Oya Fişek, Fişek Enstitüsü Çalışan Çocuklar Bilim ve Eylem Merkezi Vakfı Genel Yönetmeni Nail Dertli, AFSAD Başkanı Burcu Vardar ve sanatseverler katıldı.

Atölye eğitmenliğini fotoğraf sanatçısı Mehmet Özer’in yaptığı belgesel fotoğraf çalışması; Neolotik Çağdan Günümüze “Oyun Oyuncak Çocuk”, “Özgür Dünyanın” Köle Çocukları, İşçi Çocuklar, SMA Hastası Çocuklar, Mülteci Çocuklar, Çankaya Belediyesi Bademlidere Çankaya Evi Çocuklar İçin Fotoğraf Atölyesi, Politik Özne Olarak Çocuk, Yeryüzünü Özgürleştiren Çocuklar, Eğitim Hakkı, Oyun Hakkı, Özgürlüklerinden Mahrum Bırakılmış Çocuklar ve Yaşam Hakkı Gasp Edilen Çocuklar olmak üzere 12 dosya konusu alt başlığı altında üç yıl süren bir çalışma ile tamamlandı.

Atölye Asistanlığını Serap Baysal’ın yaptığı çalışmada atölye fotoğrafçıları; Mehmet Özer, Serap Baysal, Ali Cevat Uğraş, Ali Osman Abalı, Bülent Güler, Çınar Livane Özer, Çiğdem Dizdaroğlu, Deniz Sarıgil, Derya Şahin, Derya Yüreğilli Göksu, Duygu Kılıç, Efekan Akyüz, İlknur Müjdeci, Kadir Celep, Mustafa Eser, Nihan Bayındır, Özlem Eser, Türkan Namlucu belirlenen konu başlıkları çerçevesinde farklı zaman ve mekanlarda sahaya çıkarak fotoğraf çalışması gerçekleştirdiler.

20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde açılan sergide tarihte ilk olarak çocuk haklarının bildirge olarak yer aldığı Moskova Çocuk Hakları Bildirgesi ile Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi de yer aldı.

Sergi açılışında konuşan Çankaya Belediye Başkan Yardımcısı Anıl Çetin, çocuk konulu bir belgesel fotoğraf çalışmasının içinde yer almaktan duydukları memnuniyeti ifade ederek, AFSAD Toplumcu Gerçekçi Belgesel Fotoğraf Atölyesi Oyun Oyuncak, çocuk çalışmasına katılan ve sergi sürecine kadar katkı veren, destek olan tüm kurumlara ve herkese teşekkür etti.

“Fotoğraflar söyleyemediğimiz sözcüklerden oluşan görsel metinlerdir”

“Oyun, Oyuncak, Çocuk Fotoğraf Sergisi” açılışında konuşan Atölye Eğitmeni Mehmet Özer, sergi aşamasına kadar atölye çalışmasına katkı ve destek olan Çankaya Belediyesi, Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği, Mülkiyeliler Birliği, Halkevleri, Dünya Evimiz Uluslararası Dayanışma Derneği, SMA Çocukları Derneği, İHD Çocuk Hakları Komisyonu, Fişek Enstitüsü Çalışan Çocuklar Bilim ve Eylem Merkezi Vakfı’na teşekkür ederek, “Görsel metinleriyle birlikte eşitler arasında eşit bir ilişki içinde hayata seslenmek istiyoruz” dedi.

Özer, atölye çalışması süresince kolektif çalışma tarzı ile çalıştıklarına vurgu yaparak, Oyun, Oyuncak, Çocuk Belgesel Fotoğraf Çalışmasının içeriğini şöyle açıkladı:

“Tarih kralların öyküsünü yazıyor. Biz oyunun, oyuncağın, çocuğun öyküsünü yazıyoruz. Anadolu uygarlıklarında oyun, oyuncak, çocukların izlerini sürüyoruz. Dünü bugüne taşıyoruz. Oynadığımız ve unuttuğumuz oyunları hayatımıza çağırıyoruz. Dijital çağda oyun, oyuncak, çocuk ilişkisini sorguluyoruz. Toplumsal bir özne olarak. Sınırlardan sadece gülüşlerini ve çocukluklarını geçiren çocukların, yaşamı her gün yeniden üreten, elleri kocaman çalışan çocukların, gülüşleri ve düşleri ağır demir kapıların ardında kalan çocukların, çatışmalı ortamda büyüyen çocukların, arka sokaklarda kendilerine oyun dünyası kuran çocukların, şiddet ve istismar sarmalında sevinçleri çalınan çocukların, bir nefes ömür için yaşama tutunan SMA hastası çocukların, görsel metinleriyle birlikte eşitler arasında eşit bir ilişki içinde hayata seslenmek istiyoruz.”

“Çocukların kendilerini ifade etme çabasında olduğu bir dünya hayal ediyoruz”

Sergisi açılış konuşmasını yapan atölyenin çocuk danışma kurulu üyelerinden Burcu Çubuk, çocukların özgürleşme ve kendilerini ifade etme çabasında olduğu bir dünya hayal ettiklerini ifade ederek şöyle konuştu:

"İnsanın varoluşundan beri kültürel bir eylem olan oyun zamanla farklılaşarak ve gelişerek devam eder ve her zaman önemini korur. Her çocuk ruhunu, kişiliğini şekillendirsin diye oyun hakkına sahiptirler. Ancak sanayileşmenin de etkisiyle insan oyun oynama karakterinden uzaklaşmıştır. Biz bunun da etkisiyle oluşmuş karanlık bir tablo görüyoruz karşımızda. Dünyanın her bir yanında; Amerika’da, Kanada’da, Almanya’da köle olarak kullanılan çocukları görüyoruz, eğitim hakkı gasp edilen, kağıt toplayan, çalıştırılan işçi çocuklar görüyoruz, mülteci çocukları, politika siyaset için kullanılan çocuklar görüyoruz, özgür olmayan çocuklar görüyoruz, cinsel istismara uğrayan ve yaşam hakkı gasp edilen, yaşayamayan çocukları görüyoruz. Bu karanlık tabloda çocuklar sömürülüyor, onların emekleri hakları… Çocukların oyun oynamak yerine acı çektiği, eşitlik ve özgürlüklerinden yoksun, görülmedikleri ve o küçücük ağızlarıyla seslerini duyuramadıkları bir tablo.

Diğer tarafta ise umut veren bir tablo var. Eğitim, oyun, yaşam hakkı ellerinde olan çocukların olduğu, oyun oynayarak kendi geleceklerini biçimlendirdikleri, çocukların korunduğu bir tablo. Çocukların yaşadıkları bu cehenneme karşı kendi dünyalarını kurma, özgürleşme ve kendilerini ifade etme çabasında olduğu bir dünyayı hayal ediyoruz biz. Çocukların hayır diyebildiği, hayallerinin peşinden koştuğu, geleceğe minik ama güzel adımlarla giden gelecek bir nesil.

Biz bu sergide karanlık tabloyu gözler önüne serip çocuklara seslerini duyurmada yardım etmek ve onları görünür kılmak istedik ve bunu bir gün çocukların korunduğu umut veren dünyanın oluşması hayalimizle yaptık. Sergimizde 30’dan fazla kişi görev almıştır ve sergimizi önemli kılan şeylerden biri de 'Mülteci Çocuklar' ve 'Bademlidere Çankaya Evi Çocuklar İçin Fotoğraf Atölyesi'dir çünkü bu iki çalışmada çocukların kendi çektikleri fotoğraflar yer almaktadır. Sergimizi gezerken bizimle aynı duyguları ve hayalleri paylaşmanız dileğiyle.”

Üç yıl süren kolektif emeğin ürünleri

2021 yılında başlayıp yaklaşık üç yıl süren "Oyun Oyuncak Çocuk” atölyesinin sürecini 24 Saat'e anlatan Özer, şunları aktardı:

"Atölye çalışmamız çalışılacak konu belirlendikten sonra öncelikle çalışacağımız alanlara ilişkin örgütlü kurumların deneyimlerini ve bilgilerini öğrenme süreciyle başladı. Proje ortağı kurumlarımız atölye fotoğrafçılarına alan bilgilerini aktardılar. Bir yıl sonunda saha çalışmalarımız başladı ve bu çalışma da yaklaşık olarak bir yıl gibi sürdü. Üçüncü yılda ise çekilen fotoğraflar değerlendirilerek sergiye dönüştürülme süreci başladı. Atölyemizin çalışma tarzı kolektif olmakla birlikte projeler, sergiler, gösteriler, etkinlikler kolektif aklın ve emeğin birer ürünü."

"Atölye çalışmaları, derneğimizin sokağa açılan penceresi..."

Projelerin mutlaka bir sorun üzerinden oluşturulduğunun altını çizen Özer, atölye çalışmalarını şöyle anlattı:

"AFSAD atölye çalışmaları sorunun kurumsal kimlikleri ile ortak yürütülür. Gözün değil bilincin gördüğünü bilerek bilmeyi ve biriktirmeyi önemser. Atölye çalışanları için paylaşmak esas değerdir. Bilgi ve olanak, sorunlar ve sorular ve yanıtları koşulsuz paylaşılır. İki temel dili vardır sevginin ve sanatın dili. Bizi birbirimize bu dillerin inceliği bağlar. Atölye içindeki sorunlar kolektif tartışma ile çözülür. Atölyedeki en büyük ceza sevgisizliktir. Artık sevenler sevilmez olurlar. Atölye çalışanları örgütlü olma bilinciyle örgütü AFSAD’ı her koşulda gözetir. Kuruluş amaçlarına uygun davranır. Atölye çalışanları, atölye çalışmasının, derneğimizin sokağa açılan penceresi olduğu bilinciyle hareket eder. Bencillik, bireycilik ve kibir, çalışma tarzımızın beraberliğimizin inkarıdır."

"Çalışma sürecinde çocuklardan öğrenmeyi seçtiğimiz için onlarla birlikte çalıştık"

Atölye ile birlikte çıktıkları her yolculukta içlerindeki çocuğu ve yeryüzünün bütün çocuklarını yeniden tanıdıklarını ifade eden Özer, şöyle konuştu:

"Bu atölye çalışması ile birlikte öğrendik ki ne biz çocuk olmuşuz ne de çocuklara çocuk gibi davranmışız. Bildik ki yeryüzünün tüm uygar ülkeleri çocukların emeği, bedeni üzerine kurulmuş. Kahrolduk… Sergimizde mülteci çocukların ve Bademlidere bölgesi çocuklarının atölye çalışmasından sonra çektikleri fotoğraflar yer alıyor. Mamak Mutlu Mahallesinde mülteci çocuklar için fotoğraf atölyesi, Bademlidere Çankaya Evinde yaptığımız çocuk fotoğraf atölyesi bize sevmenin, güvenmenin ve çocuk yaratıcılığının sınır tanımaz güzelliklerini öğretti, öğrendik. Çalışma sürecinde çocuklardan öğrenmeyi seçtiğimiz için onlarla birlikte çalıştık. Bir aylık bir temel fotoğraf eğitiminden sonra çocukların bu çalışması ortaya çıktı. Bana sorarsanız harika derim."

"Çocuklara ve onların hayatlarına artık eskisi gibi bakmayacağız"

Çalışmanın sergi açılışı ve kitabının basımıyla sona erdiğini kaydeden Özer, şunları söyledi:

"Bu çalışmaya katılan her bir fotoğrafçının hayatında bir çocuk fotoğrafı olacak. Çocuklara ve onların hayatlarına artık eskisi gibi bakmayacağız. Bu sorumluluk bilinci bizi sürekli yeni yolculuklara çıkaracak."

Özer, bundan sonraki atölye çalışmasının konusunu ise atölye fotoğrafçılarının eğilimlerini öğrendikten sonra belirleyeceklerini ifade etti.

 AFSAD Toplumcu Gerçekçi Belgesel Fotoğraf Atölyesi “Oyun, Oyuncak, Çocuk Fotoğraf Sergisi” Çankaya Doğan Taşdelen Çağdaş Sanatlar Merkezi Abidin Dino Sergi Salonu’nda ziyaretçilerine sanatçıların gözünden çocukların dünyasını göstermek üzere 1 Aralık Pazar gününe dek açık olacak.

Atölye Eğitmeni: Mehmet Özer
Atölye Asistanı: Serap Baysal
Atölye Danışma Kurulu: Burçak Sel Tüfekçi, Çınar Livane Özer, Ezgi Koman, Özlem Eser
Atölye Çocuk Danışma Kurulu: Ada Gümrükçü, Burcu Çubuk,  Rengin Işık Güler, Zeynep Balcı
Fotoğraf Değerlendirme: Cengiz Oğuz Gümrükçü, M. Bülent Güler, Mehmet Özer, Serap Baysal
Metin Çevirileri: Golshan Zare, Nil Nemati
Araştırma Grubu: Dr. Aynur Ünal, Golshan Zare, Gülistan Ünal- Araştırmacı, Sevil Kesimal- Yazar
Edisyon: Elçin Aktoprak, Türkan Demir
Atölye Fotoğrafçıları: Mehmet Özer, Serap Baysal, Ali Cevat Uğraş, Ali Osman Abalı, Bülent Güler, Çınar Livane Özer, Çiğdem Dizdaroğlu, Deniz Sarıgil, Derya Şahin, Derya Yüreğilli Göksu, Duygu Kılıç, Efekan Akyüz, İlknur Müjdeci, Kadir Celep, Mustafa Eser, Nihan Bayındır, Özlem Eser, Türkan Namlucu