Adnan Oktar'ın suç örgütünün elebaşı olarak aralarında bulunduğu 4'ü tutuklu, 42'si firari 72 sanıklı yeni davanın ilk duruşması İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı.
ANKA'da Gaye Şeyma Can'ın haberine göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca hazırlanan iddianamede, 21 kişi "mağdur" 9 banka ise "suçtan zarar gören" sıfatıyla yer almıştı. İddianamede örgüte kandırılarak zorla sokulan kadınlara “turnike” adı verdikleri sistematik cinsel saldırıdan, örgüte para kazandırma yöntemlerine kadar birçok örgütsel faaliyete yer verilmişti.
Tutuklu sanık Ali Sağdun Engin, savunmasında şunları söyledi:
"Ben evrim teorisiyle eğitim aldım 12-13 yaşından itibaren. Araştıran biriydim. Ben bu arkadaşlarla tanıştığımda bana çok güzel açıklamalar yaptılar. Kuran’dan cevaplar verdiler. Ben de artık Allah rızası için yaşamaya başladım. Biz hayatımızda hep suça karşı olduk. Biz bir sivil toplum kuruluşuyuz. Gönüllülük var. Amerika’daki Müslüman öğrenci kulüplerine gittik, İslamın barış dini olduğunu anlattık, senatörlere anlattık, bulduğumuz herkese anlattık. Cat Stevens ile tanıştık, yeni adı Yusuf İslam, kendisine telkinde bulunduk, İslama gelmesi için. Kendisini davet ettik, Adnan Oktar ile tanıştı. Adnan Oktar ona dedi ki 'Allah sana büyük yetenek vermiş'. Mesela Acun Ilıcalı'nın ağabeyi ile Asya'da beraber gezdik, sonra o ayrıldı. Biz hükümetten resmi izinler alarak konferanslar düzenleyebiliyorduk. Ben hiçbir zaman maddi kazanç elde etmedik. Adnan Bey’in de en takdir ettiğim yanı bu. Ben deistlerle, ateistlerle mücadele etmek için ömrümü verdim. Acun Ilıcalı ile Asya’da beraber gezdik. Sonra o ayrıldı. Ben ilk namaz kılmaya başladığımda bu heyecanımı gidip aileme anlattım. Ateistlerle ciddi mücadele etmek için ömrümü verdim.
“İsrail'in Türkiye'ye özür mektubu bizim vesilemizle oldu”
Adnan Bey hahamları çağırıp Tevrat’ı açar gösterirdi sizin dininizde savaşlarda fidye ödemek helaldir özür dilemek helaldir dedi. Mavi Marmara olayında İsrail bizim vesilemizle Türkiye'ye özür mektubu yazdı ve fidye ödedi, fidyenin miktarını dahi Adnan Bey belirledi.”
“Orkun Şimşek'e ev kiraladığım için ailemle gözaltına alındım”
Tutuklu sanık Paşa Durmuş ise mahkemedeki savunmasında kendisinin emlakçı olduğunu, Orkun Şimşek'e sadece ev kiraladığını belirterek şöyle konuştu:
“Ana dosyayla bağlantılıymış gibi gösterildiğini düşünüyorum iddia makamı tarafından. Daha önceden tanıdığım Orkun Şimşek’in yakalanmasının olduğunu bilmiyordum. Kendisine kiraladığım dairede yakalandığı için ben de ailemle birlikte gözaltına alındım. Medyatik bir dava olduğu için hala tutukluyum. Baz çakışmaları yaptığım emlakçılık işinden dolayıdır. Orkun Şimşek’le 2017’de dijital baskı işi yaptığım dönemden tanışıyorduk. Adnan Bey’i ben yayınlarından kitaplarından tanıyorum. Bana çok faydası oldu. Namaza başlamamı sağladı. Adnan Bey’i bir kere gördüm.”
"Hiçbir kadınla cinsel ilişkim olmadı"
Tutuklu sanık Orkun Şimşek ise mahkemedeki savunmasında taciz ve tecavüz iddialarını reddetti. İfade veren mağdurların polisin önlerine ya hapis ya da bu ifadeyi vermeleri şeklinde seçenek sunduğunu ileri süren Şimşek, şunları söyledi:
“Müştekiler emniyete çağrıldıklarında cinsel saldırı suçundan ifade vermeye zorlanıyorlar. Cebir şiddet ve cinsel saldırıya uğradıklarını beyan ediyorlar. Hiçbir kadınla ilgili bir cinsel ilişki olmadı. Böyle bir eylem gerçekleştirmedim. Ben 12-13 senemi yurt dışında geçirdim. Bulunduğum ülkelerde hem ticaret yaptım hem de tv programlarına çıktım. Gitmek isteyenlerin gidememesi vs karalamadan ibaret. Adnan Oktar’ın sayımızı çok arttıralım gibi bir uygulaması, teşviki yoktu. Gelen insanlar geliyorlar bir süre duruyordu. İş yapıyorlardı. Diledikleri zaman gidiyorlardı. Şirketimi abimle araba alım satım yapmak için kurduk. Kuruluş amacı budur şirketle ilgili hiçbir usulsüz durum yoktur. Ne Adnan Oktar’la ne grupla alakası yoktur. Şirkete örgüt şirketi denerek el konuldu. İtibarım zedelendi. Kar eden bir şirketken şu an 30 milyonun üzerinde borçlandım. Dubai’de şirket kurduğum yazıyor kurmadım. Dubai’de çalıştım."
1 sanık tahliye edildi
Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Paşa Durmuş'un tahliyesine, firari sanıkların yakalamalarına ve diğer sanıklar hakkında tutuklulukların devamına hükmederek duruşmayı 15-16-17 Ekim 2024 tarihine erteledi.