CHP Ordu Milletvekili Mustafa Adıgüzel, Dünya Çiftçiler Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, “Türkiye'de üretim maliyetlerindeki artış ve düşük taban fiyat uygulaması nedeniyle çiftçiler üretimden vazgeçmeye başladılar. Türkiye'de 5,5 milyon çiftçi var. Fakat yarısının tarlaları ipotekli. Sadece bankalara olan borçları 650 milyar TL, tüm özel ve kamuya olan borçları 850 milyar TL. Son 20 yılda bankalara olan borçları tam 122 kat artmış durumda. Üretim yapabilecek halleri kalmadı” ifadelerini kullandı. 

CHP'li Adıgüzel, Dünya Çiftçiler Günü nedeniyle değerlendirmelerde bulundu. 

Devletin çiftçileri desteklemediğini belirten Adıgüzel, çiftçilerin üretimden vazgeçmeye başladığını vurgulayarak, şunları söyledi: 

“Türkiye'de 5,5 milyon çiftçi var. Fakat yarısının tarlaları ipotekli. Sadece bankalara olan borçları 650 milyar TL, tüm özel ve kamuya olan borçları 850 milyar TL. Son 20 yılda bankalara olan borçları tam 122 kat artmış durumda. Üretim yapabilecek halleri kalmadı. Daha dün çay fiyatları açıklandı. 21 TL maliyeti olan çaya 17 TL fiyat verdiler. Geçen yıl 85 TL maliyeti olan fındığa da 83,5 TL vermişti. Şimdi buğday fiyatları bekleniyor. 11 TL maliyeti olan buğdayın geçen yılki fiyatı 7.5 TL idi en az 15 TL fiyat bekleniyor. Artan maliyetler karşısında çiftçinin üretime devam edebilmesi için devlet tarafından desteklenmesi lazım. Anayasanın en az 3 maddesi tarımın ve çiftçinin desteklenmesini emrediyor.”

"Hem üretici hem de tüketici zararlı"

Öte yandan, Anayasa’ya göre çiftçilerin desteklenmesi gerektiğine işaret eden Adıgüzel, sözlerini şöyle sürdürdü:

Siemens AG, 2024 mali yılında 9 milyar avro net kar elde etti Siemens AG, 2024 mali yılında 9 milyar avro net kar elde etti

“Anayasa 45. madde üreticinin emeğinin hakkını tam olarak alabilmesi için tarımın ve üreticinin desteklenmesini emrediyor. Anayasa 167. madde kartelleşmenin ve tekelleşmenin önlenmesini emrediyor. Anayasa 171. madde de üreticinin ve tüketicinin hakkının korunması için kooperatifçiliğin ve üretici birliklerinin desteklenmesini emrediyor. Bütün bunlara rağmen devlet tarafından üretim yeterince desteklenmiyor. Sonuçta Türkiye’de gıda enflasyonu yüzde 100 ve OECD ülkeleri arasında 1. durumdayız. Yani bu işten hem üretici zararda hem de tüketici zararlı.”

Editör: Esin Özdemir