Adam yetiştirmesini bilmiyoruz

Artun TALAY Beş uzmanın farlı yorumları: Aşkın Tuna: Uluslararası yarışlara büyük atletleri izlemek için gideriz. Bunun keyfi başka bir yerde bulunmaz. Televizyonda gördüğümüz şampiyonları ne zaman Türkiye’de izleyeceğiz diye merak ederiz. Avrupa Salon Şampiyonalarına bu atletler geldiler. Yani ayağımıza geldiler. Ama salonda en yoğun seyirci doluluğunun son gün olan pazar günü olduğunu gördük. O da %60’dı. Beden eğitimi öğretmenlerini ve öğrencileri ücretsiz olarak yarışlara davet etseydik, salon dolarda. Genç öğrencilerde atletizm heyecanını görür ve yaşardı. Avrupa’nın başarılı atletlerini ülkemize getirenlere bilhassa teşekkürlerimi sunuyorum. Gelecek yıl Avrupa Kros Şampiyonasının Antalya’ya alınmış olması da sporseverlerin birçok şampiyonu izleyeceği anlamına geliyor. Cahit Yüksel’i antrenör olarak, Tuğba Danışmaz’ı da atlet olarak kutluyorum. Bizi gururlandırdılar. Marşımızı çaldırıp, bayrağımızı göndere çektirdiler. Ama diğer atletlerimiz için aynı şeyi söyleyemem. Formdu, barajdı gibi çeşitli bahaneler duydum. Yani olması gerekenler yarışta yoktu, olanlar da hazır değildi. Pentatlonda dünya rekorunun kırılması, 60 metre serilerinde başa baş mücadele çok heyecanlı oldu. Yunanlı atlet, uzunu 8.31 atladı. Yani adamlar yetiştirmeyi biliyorlar. Biz ise istikrarı bile koruyamıyoruz. Onlar nasıl yetiştiriyorlarsa bizde yetiştirmeliyiz. Sinan Özışık: Sırıkla atlamada 5.80 ile madalya alanları, Ersu’nun geçeceğini umuyorduk. Fırsat kaçtı. Cahit Yüksel ve Tuğba Danışmaz’ı kutluyorum. Fakat diğerleri buharlaştılar. Organizasyonu iyi yapıyoruz. Otel, hediye, ağırlama ve ulaşımda başarılıyız. Yarışmada programı ve teknik kurulumu yabancılar yapınca yorumlar aktı gitti. Tayfun Aygün: Ersu devamlı antrenman yapmış, salon yarışması yapmamış. Tekniğinde değişme gördüm. Eskiden Duplantis gibi geriye gelip atlıyordu, şimdi geriye gelmiyordu. Üzerinde çok madalya baskısı vardı. Bu baskıyı kaldıramadı. Organizasyon güzeldi. Üniversitelerin tümünde atletizmle ilgili makale sayısı yılda onu geçmiyor. Genel ilgiye bir örnek olarak hatırlatmak isterim. Cengiz Akıncı: Organizasyon iyiydi. Çünkü biz salonu veriyoruz. Avrupa Atletizm Birliği bütün teknik sistemi kuruyor. Tuğba ve antrenörü Cahit’i kutluyorum. Bizde gerisi görünmez olmuş. İtalya, Hollanda, Polonya yeni atletleri kürsüye çıkarırken, biz bunu neden yapamıyoruz? Aynı isimlere mahkum olmuşuz. Onlarda bir var bir yoklar. Merdol Gerçin: Ev sahibi olmamız nedeniyle ağırlığımızı görmek istedik. Ama inişli çıkışlı performans bunu göstermedi. Bilim nerede? Bu istikrarsızlığın nedeni açıklanmalı. Türkiye’de Avrupa Şampiyonası yapılı- yor. Tuğba Danışmaz ve Cahit Yüksel yüzümüzü güldürüyorlar. Yabancı ülkelerde aynı isimler yazın ve kışın hep formdalar. Ayrıca yeni isimleri de çok başarılılar. Çünkü onlarda bilimsel çalışma var. Bizde ise kütüphanelerde kilitli kalmış.