***
İsrail ordusu ve güçlü istihbaratı Mossad, Hamas’ın on yıllardır titizlikle hazırladığı Gazze altındaki onlarca kilometrelik tüneller sistemini henüz çözebilmiş değil. Yerin 30 metre altından başlayıp 3 kademe halinde 60-70 hatta bazen 80 metre derinliğe kadar inen örümcek ağı gibi bazıları kör bazıları tuzaklarla dolu, bazıları denize kadar uzanan bu tünel sistemine girip ele geçirmesi belki aylar alabilir. Uzmanlar, bu sistemde her tünelin, Hamas’ın silahlı kolu Kassam Tugayları içindeki farklı silahlı grupların denetiminde karmaşık bir yapının varlığına dikkat çekiyor. Tünel sistemini bir silahlı grubun bildiğini diğerinin haberi olmadığı hayli karmaşık bir yeraltı şehri gibi düşünebiliriz. İsrail güçlerinin düzenli ordusunun bu sistemi yerin 20-25 metre altındaki hedefler için etkili olan “bunker buster” bombalarıyla imha etmesi mümkün görünmüyor. İsrail ABD’nin de desteğiyle mevcut Tünel Tugayına yeni kurduğu İstihkam Tugayını da takviye olarak bölgeye göndermeye hazırlanıyor. İsrail hastane, okul, ibadethane gözetmeksizin sivil yerleşim bölgelerine yönelik bombardımanın meşruluğunu dünya kamuoyuna göstermek için saldırılar sonrası ortaya çıkan birkaç tünelin resim ve videolarını paylaşıyor. Böylece rehineler ve tüneller konusunda çaresiz kalan Netanyahu yönetimi, kendi kamuoyuna moral pompalıyor. Ancak bilinen o ki bir kaç giriş bulmakla yer altındaki gerilla tipi silahlı yapıyı yok etmek pek de kolay değil. İsrail’in 2014’de 90 kişilik özel tünel birliğinden geri dönen olmamıştı. Bu kez yapılacak müdahalede muhtemel kayıpların çok daha fazla olması Netanyahu yönetimini koltuğundan edebilir.
Filistin halkının acılarına tüm dünya savaş dizisi izler gibi seyirci kalırken, hemen herkesin merak ettiği, İsrail birliklerinin yeraltındaki bu düzensiz orduyla nasıl mücadele edeceği? Kassam Tugaylarının inine girilebilecek mi? ABD’nin paralı askerleri ve İsrail askerleri o tünellerden sağ çıkabilecek mi?
***
STURMA, SALVADOR VE PARİTA…
Gaz odalarında ölüme gitmemek için yaşama tutunmaya çalışan, aralarında çok sayıda çocuk ve kadının olduğu Yahudi mültecileri taşıyan 3 gemi, filmlere konu olan 3 trajik olay... Polonya’nın Almanya tarafından işgal edilmesiyle birlikte, Naziler ölüm kampları kurmuş Yahudileri katletmeye hız vermişlerdi. Ağır koşullar altında yaşayan binlerce Yahudi, Nazi egemenliği altındaki topraklardan gemilerle kaçmaya çalışıyordu. 23 Şubat 1942’de kabul edilmediği için Sarayburnu’nu terk edip Karadeniz’e yönelmek zorunda kalan769 Yahudi mülteciyi taşıyan Struma gemisi, bir gün sonra bir Sovyet denizaltısı tarafından torpillenerek batırılmıştı. Varna’dan Filistin’e ulaşmak amacıyla yola çıkan Salvador gemisi de 69 yıl önce, Silivri açıklarında 352 yolcusuyla suya gömülmüştü. Yersiz, yurtsuz, vatansız kalmak zordur aynı bugün Filistin topraklarının gerçek sahibi Filistin halkının yaşadığı çaresizlik gibi…
Hitler’in zulmünden kaçıp Filistin topraklarına ulaşabilen Yahudilerin gemilerinde, “Almanlar ailemizi yok etti, siz umutlarımızı yok etmeyin” afişleri yer alıyordu. Son günlerde Gazze’deki katliama dikkat çekmek isteyenler, sosyal medya bu afişlerin olduğu gemi resimleri paylaşıp, “ Ortada Filistin kalmadı! Acıyarak ülkene soktuklarınız bir gün başınıza bela olur…” paylaşımında bulunuyor.
İkinci dünya savaşının mazlumu Yahudiler, ceberrut yönetimiyle bugün Filistin halkına zulmediyor. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un Bosna’daki konuşmasında vurguladığı gibi, nasıl ki Auschwitz Toplama Kampı ve Srebrenitsa katliamlarının sorumluları yargılandılarsa, Gazze’de savaş suçu işleyenlerin de er ya da geç yargılanmasını umut ediyoruz!
***
CHP’DE “DEĞİŞİM” KAZANDI
Cumhuriyet Halk Partisi’nde değişim sloganıyla Özgür Özel’le yola çıkanlar, Kemal Kılıçdaroğlu’nun 12 yıllık başkanlığına son verdi. Özel, CHP’nin 8’nci başkanı oldu. Koltuğu bırakıp gitme kültürünün henüz yeşermediği ülkemizde, hele bir siyasi partide gücü elinde tutan, delegeleri belirleyen merkez yönetimini, lideri devirip koltuğundan etmek çok zordur. Ana Muhalefet partisinde zor başarıldı, ancak değişim rüzgârının sözde kalmayıp, ülkede çalışan, işçi, çiftçi, küçük esnaf, üretici, emekli ve dar gelirli milyonların çözüm bekleyen dağ gibi sorunlarına da çare olmasını temenni ediyoruz.