Nur Yıldız

Kültür Sanat Muhabirleri Derneği tarafından Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla bu yıl 5'incisi düzenlenen “Medya, Kültür Sanat ve Turizm Buluşmaları” Kars ve Ardahan’dan sonra Tokat Valiliği’nin ev sahipliğinde Tokat’ta gerçekleştirildi. Toplu-6

Hititlerden günümüze kadar 6000 yıllık tarihi boyunca üzerinde barındırdığı medeniyetlerin izlerini taşıyan Tokat, kültür sanat muhabirlerini ağırladı. Yeşilırmak havzasının bereketli toprakları üzerinde kurulmuş olmasının verdiği avantajla önemli bir ticaret ve kültür merkezi olmuş, 14 devleti ve birçok beyliği içerisinde barındırmış bir Anadolu şehri olan Tokat, muhabirleri kültür keşfine çıkardı. 

Muhabirler, şehrin kültürel mirasının üç gün süresince analiz edildiği etkinlikte; Tokat’ın ömrü bir gün olan VIP meyvesinden zile pekmezine, Zile Belediyesi'nin Marlboro markasına açtığı davadan, Atatürk’ün Tokatlı olma iddiasına, dünyanın üçüncü büyük mağarası olan Ballıca’dan, ‘900 adım’ın sırrına pek çok keşifle ayrıldı.

Tokat “900 adımda 900 medeniyet” sunuyor

Tokat, Kültür Turizm Müdürlüğü personeli Fatih Balcı rehberliğinde gezildi. Yörenin “Eski Tokat” adını verdiği bölgede bulunan Yağıbasan Medresesi, Türk İslam Bilim Tarihi Müzesi, Tokat Şehir Müzesi, Mevlevihane Vakıf Müzesi, Sık Dişini Helası, Taş Han, Ulu Cami, Atatürk’ün Evi, Gazi Osman Paşa Plevne Müzesi ve Latifoğlu Konağı 900 adımda ziyaret edildi. 

Unknown 14-1

Balcı, Tokat Merkez’den çıkılan turdan önce gazetecilerden adımlarını saymalarını isteyerek, “Türkler’in Anadolu’daki 900 yıllık hikâyesini Tokat’ta 900 adım atarak göreceksiniz. Tarihin her dönemine ait eserleri Tokat'ın her bölgesinde bulabilmek mümkün. Bu yönüyle Tokat bir açık hava müzesi konumunda. Türklerin Anadolu'ya gelişlerinden itibaren 900 yılda mimarlık adına ortaya koydukları önemli eserlerin kesintisiz olarak görülebileceği tek şehir Tokat’tır" dedi. 

Unknown 12

Zile’nin VIP meyvesi: Ömrü bir gün!

Tokat'ın Zile ilçesinde başlayan program, Zile Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Necmettin Eryılmaz’ın misafirliğinde sürdü.

Kirazın anavatanının Tokat olduğunu vurgulayan Eryılmaz, şöyle anlattı;

“Bu coğrafyada her şey yetişir ancak kiraz bir başka yetişir. Bölgede özel endemik kirazlarımız vardır. Bu kirazın ömrü bir gündür. Dalından koparıldıktan sonra bir gün içerisinde tüketilmesi gerekir. Misafirler doğrudan dalından yemeğe götürülür. İnce ve tül gibi bir kabuğu vardır, yere düşerse patlar. VIP bir üründür. O kirazın şalvarlısı, Zile'nin Lale-i kirazıdır...”

Tokat’ın tadı: Zile pekmezi

Kahvaltıda gazetecilere zile pekmezi ikram eden Eryılmaz, Tokat’ın coğrafi işaretli ürünü olan pekmezi şöyle anlattı:

“Beyaz pekmez olarak bilinen Zile pekmezi coğrafi işaretli ürünümüzdür. Afrodizyak ve kan yapıcı özelliği olduğu için özellikle Avrupa'da çok tercih edilmektedir. Avusturalya'dan Yeni Zelanda'ya kadar her yere ihracatı yapılmaktadır. Zile'de her evin arkasında mutlaka bağ damı denilen bir yer vardır. Bir zamanlar bağ damında herkes geleneksel usullerle meşhur zile pekmezini yapardı ama şuan fabrikasyon daha yaygın. Evinde hala yapanlar da var çünkü Zile'de ciddi derecede bağ kültürü vardır. "

Eryılmaz, Zile pekmezinin yapımını şöyle anlattı:

“PH değerini düşürmek için bir dağın içerisinden pekmez toprağı çıkarılır. Bu topraktan bir kazanın içerisine bir kaşık atılır ve siyah pekmez kahverengi rengini alır. Daha sonra pekmez yumurta akıyla mayalandırılır ve çırpma işlemi başlar. Zile pekmezini eğri denilen mekanizma ile iki bayan karşılıklı oturup sabaha kadar çırparlardı. Pekmezi ne kadar çalarsanız o kadar mikrokabarcıklar çıkar ve pekmez beyazlaşır.”Unknown 17

Sezar burada "Veni, vidi, vici" dedi: Tokat’tan Marlboro’ya dava!

Geçmişten günümüze bir kültür mirası olan Zile’de, en önemli tarihi unsurlarından biri Zile Kalesi. İlçenin göz bebeği olan ve Tokat’a gelen turistlerin durağı olan Kale, Anadolu’nun tek dolma kalesi. Sezar döneminden kalma kalede, o döneme ait taşlarla oyulmuş küçük tiyatro, saat kulesi ve tünel bulunuyor.

Roma İmparatoru Jül Sezar, M.Ö. 47 yılında Anadolu’da ilk kez Zile’ye gelmiş. Burayı imparatorluk sınırlarına katmak için, Basforos Kralı II. Pharnake ile Zela Savaşı’nda karşılaşmışlar. II. Phanake birçok askerini kaybederken savaşı kazanan Sezar, sevincini ülkesine “Geldim, gördüm, yendim” anlamına gelen “Veni, vidi, vici” sözüyle ilan etmiş. Unknown 13

Gelelim işin Marlboro markası ile kesişmesine.

Tarihi kaynaklarda Roma İmparatoru Julius Sezar’ın Zile’deki 4 bin yıllık tarihi kalede söylediği “Veni, vidi, vici” sözünün marka tescilini Zile Belediyesi Türk Patent Enstitüsü’nden alırken tescilinin 10 yıl boyunca Zile Belediyesi’nde olduğu ve 10 yılda bir tescil yenileneceği belirtilmişti.

Sigara firması olan Marlboro ambleminde ’Veni, vidi, vici’yi kullanırken, bu sözü kullanma hakkı sadece Zile Belediyesi’nde idi. ’Veni, vidi, vici’ sözünün yanına ‘Zile’ yazılmasını talep eden Zile Belediyesi, taleplerinin yerine getirilmemesi sonucunda olayı hukuki zemine taşıdı. İşin özü Marlboro markası ve Tokat davalık oldu.Unknown 1-2

Dünyanın 8. harikası: Ballıca Mağarası

Tokat kültür programının son günü ise sarkıtlarıya ilgi çeken ve aktifliğini koruyan Ballıca Mağarası, Ocaklı Şelalesi ve Mahperi Hatun Kervansarayı ziyaret edildi. 

Tokat şehir merkezine 26 kilometre uzaklıktaki Pazar ilçesine bağlı Ballıca köyünde bulunan ve bölgede "dünyanın 8. harikası" olarak anılan, 3,5 milyon yıl önce oluşmuş Ballıca Mağarası, dünyanın en büyük ve görkemli mağaralarından biri. Hala keşfedilmemiş bölümleri bulunan mağarada, ender rastlanan soğan sarkıtları ve kristalleşmiş kireç taşlarından oluşan 8 salon bulunuyor.

Sahip olduğu doğal oluşum değerleri ile uluslararası ölçekte önem arz eden bir alan olarak Ballıca Mağarası, 2019 yılında Türkiye'den UNESCO Dünya Miras Geçici Listesi'ne giren tek miras alanı olmuştu.

Kesin korunacak hassas alan ilan edilen Hafik Gölü'nde çevre düzenleme çalışması Kesin korunacak hassas alan ilan edilen Hafik Gölü'nde çevre düzenleme çalışması

Ballıca Mağarasında hala bir arkeolojik çalışma yapılmadı.

MHP’li vekilden şok iddia: “Atatürk aslen Tokatlıdır”

Etkinlikte Ankara'dan Tokat'a gelen gazetecilerle buluşan MHP Tokat Milletvekili Yücel Bulut, tartışma yaratacak bir de iddia ortaya attı.

Yücel, “Onbeşliler destanını yazan kahramanların içerisinde bu toprakların her renkten, her desenden, her kökten, her köyden, her mezhepten insanı vardır. Onbeşliler destanına vücut veren kahramanların dışında elbette Gazi Osman Paşaları da biz çıkarttık. Onlarca kahramanımız var ama hepsinden önemlisi de başka bir iddiamız var: Biz Cumhuriyet'in kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün köklerinin de bu coğrafyada, Tokat’ta olduğuna inanıyoruz. Araştırmalar büyük kurucunun soyunun ve köklerinin burada Reşadiye'nin Kızılcaören köyünde ve o havzadan geldiğini gösteriyor. İnşallah bir gün bunun ete kemiğe bürünmüş bir şekilde ispatını da istiyoruz. Elbette Atatürk sadece bir memlekete ait kabul edilemez. Atatürk bu milletin en önemli değeridir. Atatürk, Türkiye'dir. Ama onunla aynı köklerden gelmenin gurur ve iftiharını yaşamak gayretiyle de bunun bir gün tüm yönleriyle ispat edilebilmesi için de yoğun gayret gösteriyoruz” dedi.Unknown 21

Muhabir: Nur Yıldız