Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, 6 Şubat depremlerinde Sami Bey Apartmanı'nın yıkılması sonucu 40 kişinin yaşamını yitirmesine ilişkin iki kamu görevlisi hakkında iddianame hazırladı. ANKA Haber Ajansı'nın ulaştığı iddianamede, Seyhan Belediyesi eski İmar Müdürü Alim Erdoğan ve Seyhan Belediyesi'nde görevli eski Harita Kadastro Teknikeri Sunay Meydan'ın "öngörülebilen bu netice bakımından dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davrandığı" belirtildi.
Adana'nın Çukurova ilçesi Güzelyalı Mahallesi'nde bulunan Sami Bey Apartmanı, 6 Şubat depremlerinde yıkıldı. Binada yaşayan 40 kişi yaşamını yitirdi, 2 kişi de yaralandı. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı, Sami Bey Apartmanı'nın yıkılmasıyla ilgili kamu görevlisi hakkında soruşturma izni istemişti. Seyhan Kaymakamlığı, Seyhan Belediyesi eski İmar Müdürü Alim Erdoğan ve Seyhan Belediyesi'nde görevli eski Harita Kadastro Teknikeri Sunay Meydan hakkında soruşturma izni vermemişti. Adana Cumhuriyet Başsavcılığı ile Sami Bey Apartmanı'nda yaşamını yitirenleri yakınları, bu karara itiraz etmiş, Adana Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi de Alim Erdoğan ve Sunay Meydan hakkında soruşturma izni verilmesine karar vermişti.
Eski imar müdüründen "zaman aşımı" talebi...
ANKA Haber Ajansı'nın edindiği bilgiye göre; Adana Cumhuriyet Başsavcılığı'nın iki kamu görevlisi hakkında "Taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma" suçundan hazırladığı iddianame Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi. Seyhan Belediyesi’nde görevli eski İmar Müdürü Alim Erdoğan'ın ön inceleme aşamasında alınan savunmasında, soruşturmaya konu olayda bir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını beyan etti. Erdoğan, "Zaman aşımı hususlarının da resen dikkate alınarak soruşturmanın lehime sonuçlandırılmasını saygılarımla arz ve talep ederim" dedi. Seyhan Belediyesi'nde görevli eski Harita Kadastro Teknikeri Sunay Meydan da yöneltilen suçlamaları kabul etmedi.
İddianamenin sonuç ve değerlendirme kısmında, "Sami Bey Apartmanı'ndan alınan beton numunelerinin B 225 (C18) beton sınıfında ve betonun basınç dayanımının (N/mm2) 18 olması gerektiği, ancak binadan alınan beton numunelerinin betonun basınç dayanımının (N/mm2) 13,6 olduğu, yine bahse konu binanın çelik numunelerinin BÇ (ST) III (S420) çelik sınıfında ve çeliğin akma dayanımın 420 Newton olması gerektiği, ancak binadan alınan çelik numunelerinin akma dayanımının 420 Newtondan az olduğunun anlaşıldığı, dolayısıyla anılan binanın yapıldığı tarihte yürürlükte olan 1975 Deprem Yönetmeliği hükümlerini karşılamadığı tespit edilmiştir" denildi.
Kamu görevlilerinin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık tespit edildi
Binanın müteahhitleri Abdullah Aybaba ve Eda Aybaba Çelik hakkında yargılamanın sürdüğü belirtilen iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Bilirkişi raporunda ayrıntıları belirtildiği üzere kullanılan malzemenin (Beton, çelik) kalitesinin kurumsal olarak kontrol altında olması, sadece tek bir şahsın tasarrufunda olmaması için malzeme test sonuçlarının denetlenmesi, arşivlenmesi, müteahhit sicillerinin tutulması gerekmesine rağmen bina imalatındaki kusurlardan dolayı söz konusu bina ile ilgili olarak 11 Nisan 1997 tarih ve 11/18 sayılı yapı ruhsatını onaylayan görevli olan Seyhan Belediyesi eski İmar Müdürü Alim Erdoğan'ın ve yapı ruhsatının 26 Aralık 1997 tarihinde Temel Vizesi bölümünü imzalayan Seyhan Belediyesi eski Harita Kadastro Teknikeri Sunay Meydan'ın bu görevlerini gereği gibi yerine getirmemiştir.
Öngörülebilen bu netice bakımından dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranan şüphelilerin TCK 85/2 ve 22/3 maddeleri uyarınca 'bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma' suçunu işledikleri anlaşılmakla, şüphelilerin mahkemenizde yargılamasının yapılarak eylemlerine uyan ve yukarıda gösterilen sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına, taksirle işledikleri suçtan ötürü haklarında TCK 53/6 maddesi hükümlerinin uygulanmasına karar verilmesi kamu adına iddia ve talep olunur."
İki dosya birleştirilecek
Cumhuriyet Savcısı, firari sanık müteahhitlerin dosyası ile kamu görevlileri hakkındaki dosyanın birleştirilmesini istedi. Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi de kamu görevlileriyle ilgili açılan kamu davasının bu dosyayla birleştirilmesinin beklenmesine karar verdi.
