İSTANBUL (AA) - SAHA İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Bayraktar, "Bağımsızlığımızı koruyabilmek ve geleceğimizi güvence altına alabilmek adına, yüksek teknoloji geliştirmeyi sürdürmeliyiz. Bu, sadece bir tercih değil, etrafı adeta ateş çemberi şeklindeki coğrafyamızda var olabilmek ve bağımsızlığımızı koruyabilmek için ihtiyaçtan ziyade bir zorunluluktur." dedi.

Bayraktar, İstanbul Sanayi Odası (İSO) ve Türkiye'nin en büyük sanayi kümelenmesi SAHA İstanbul işbirliğinde gerçekleştirilen "Savunma Sanayii Buluşmaları"nın 5'incisinde konuştu.

Garanti BBVA, 2. el taşıt kredisini mobilden sunuyor Garanti BBVA, 2. el taşıt kredisini mobilden sunuyor

Etkinlik çerçevesinde, savunma sanayisi ekosistemini genişletmek ve yeni işbirlikleri geliştirmek amacıyla düzenlenen "Cumhuriyetimizin 100. yılında Savunma Sanayimizin Dünyadaki Yeri" konulu panelin, geçmişten elde edilen tecrübelerle geleceğe ilham vereceğine işaret eden Bayraktar, firmaların yapacağı "işletmeden işletmeye" toplantılarının da başarılı ve verimli geçmesi temennisinde bulundu.

Türkiye'nin, son 20 yılda savunma sanayisinde dışa bağımlılığını azaltarak, kendi insan ve akıl gücünü kullanıp geliştirdiği oyun değiştiren teknolojilerle, ihracatta rekor seviyelere ulaştığını belirten Bayraktar, şunları kaydetti:

"Binden fazla firmasıyla Milli Teknoloji Hamlesi'nin en büyük destekçisi konumundaki SAHA İstanbul, bu hedefin gerçekleşmesinde önemli bir rol oynadı. Ülkemiz, geçtiğimiz 20 yılda insansız hava araçlarından kara araçlarına, gemilerden orta ve uzun menzilli roket ve füzelere, hassas mühimmatlara ve elektronik harp teknolojilerine kadar geniş bir yelpazede dünya standartlarında ürünler ve yetenekler geliştirdi. Savunma sanayinde bugünün ihtiyaçlarını karşılamanın ötesinde geleceğin teknolojilerine, araçlarına ve ürünlerine yatırım yapıyoruz. Dünyanın dört bir tarafına ileri teknoloji platformlar ve sistemler ihraç ediyoruz. Savunma sanayisi ihracatı ülkemize diplomatik alanda da katkı sunuyor ve ülkemizin dost ve müttefik ülkeler ile ilişkilerinin güçlenmesini sağlıyor.

Bağımsızlığımızı koruyabilmek ve geleceğimizi güvence altına alabilmek adına, yüksek teknoloji geliştirmeyi sürdürmeliyiz. Bu, sadece bir tercih değil, etrafı adeta ateş çemberi şeklindeki coğrafyamızda var olabilmek ve bağımsızlığımızı koruyabilmek için ihtiyaçtan ziyade bir zorunluluktur. Yeni gelişen teknolojilere yatırım yapan, girişim ekosisteminde yer alan, nitelikli ve hızlı büyüme trendine sahip firmalarımız var. Bu firmalarımızı destekleyen, kritik alt sistemler üretiminde mesafe kat etmiş güçlü firmalara da ihtiyacımız var. Özellikle stratejik ve hassas ürünlerin tedarikinde aksama olduğunda bunu kendi kaynaklarımızla kısa sürede çözebilecek noktada olmamız hayati bir önem taşıyor."

Bayraktar, bu noktada firmaların kabiliyetlerini geliştirebilmesi için SAHA İstanbul olarak çaba gösterdiklerine dikkati çekerek, firmaları bir araya getirdiklerini, geliştirme ve üretim sürecinde ortak çalışmanın sinerjisinden faydalanmaları için projeler ürettiklerini aktardı.

- "Güçlünün yanında saf tutan dünya, her geçen gün masumiyetini ve merhametini kaybediyor"

Bugün Gazze'de 2 milyondan fazla masum sivil, kadın ve çocuğun, İsrail'in adeta soykırıma çevirdiği saldırılarla karşı karşıya olduğunu belirten Bayraktar, gıda, ilaç, elektrik, su ve doğal gaz gibi temel insani ihtiyaçlara dahi ulaşmalarına izin verilmediğini söyledi.

Bayraktar, bu insanlara "Evinizi, topraklarınızı bombalayacağız, çöle gidin başka kurtulma şansınız yok." denildiğini ifade ederek, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Her gün hastaneler vuruluyor, gözlerini dünyaya yeni açmış bebekler katlediliyor. Masumlar sadece çığlıklar atarak merhamet arıyor. Modern dünya bu sahneleri adeta bir sinema filmi gibi sadece uzaktan izliyor. Merhametin olmadığı yerde adaleti tesis etmek maalesef mümkün değildir. Güçlünün yanında saf tutan dünya, her geçen gün masumiyetini ve merhametini kaybediyor. Tüm dünya ülkeleri acil olarak bir araya gelerek insanlık tarihinin en karanlık dönemlerinden birinin bitmesi için çaba göstermeli.

Yoksa masumiyetini yitiren bu coğrafyada barışı tekrar tesis etmenin imkanı kalmayacak. Mazlum Filistin halkına karşı yürütülen bu ağır saldırıların bir an önce sonlandırılmasını yüce Mevla'dan niyaz ediyorum. Bu nedenle ülkemizin güçlü bir savunma sanayine sahip olması, dünya barışı açısından çok kritik öneme sahip. Böyle bir dünyada teknoloji başkalarına aitse, millilik hayalden öte bir anlam ifade etmiyorsa, bırakın dost ve müttefiklerimizi, kendi vatanımızı bile tehlikelerden koruyamayız. Bu nedenle savunma sanayimiz durmuyor, adeta bir 'buzkıran gemisi' gibi önüne çıkan engelleri kıra kıra ilerliyor."

- "Yüksek teknoloji geliştirebilmek tam bağımsızlığa giden yolda en önemli unsurlardan biri"

Yapılan çalışmalar ve geliştirilen projeler hakkında bilgi veren Bayraktar, "Yüksek teknoloji geliştirebilmek tam bağımsızlığa giden yolda en önemli unsurlardan biri. Bu nedenle Milli Teknoloji Hamlesi, Türkiye için elzemdir ve vazgeçilemeyecek derecede önemli bir hedeftir.
Tehditlere maruz kaldığımızda dahi etkilenmeyecek bir egemenlik için Milli Teknoloji Hamlesi'nin dalga dalga tüm topluma yayılması, gençlerimizin bu hamlenin taşıyıcısı olması en büyük arzumuzdur." diye konuştu.

Bayraktar, konuşmasında SAHA İstanbul hakkında da bilgi verdi. Savunma sanayine "özel sektör dinamizmi" getirme, milliliğin artırılması, kritik teknoloji üretebilme ve sürdürülebilir bir savunma ekosistemi oluşturabilmek amacıyla 8 yıl önce yola çıktıklarını anımsatan Bayraktar, şunları kaydetti:

"Bugün, 26'sı üniversite olan toplam 1001 üyemizle birlikte Avrupa'nın en büyüğü olduk. Dışa bağımlılığı azaltmak, yerli yetenekler gelişmek maksadıyla 41 şehirden, 52 değişik sektörden firma; bünyemizdeki 11 komite vasıtasıyla projeler geliştiriyor. Ayrıca firmalarımızın iş geliştirme gayretlerine destek olmak maksadıyla sektöre üretim yapan KOBİ'lerin yer aldığı bir Sanayi İhtisas Fuarı olan SAHA EXPO'yu organize ediyoruz. Geçtiğimiz yıl büyük bir başarıyla gerçekleştirdiğimiz SAHA EXPO, 109 ülkeden toplam 957 firma, 268 resmi delegasyon, 112 ticari delegasyon ve 80 bine yakın ziyaretçi ile yoğun bir katılıma ev sahipliği yaptı. Bu uluslararası etkinliğin bir sonraki ayağını 22-26 Ekim 2024'te İstanbul Fuar Merkezi'nde gerçekleştireceğiz. Bu fuar, Türkiye'nin savunma, havacılık ve uzay sanayisindeki bağımsız üretim kapasitesini tüm dünyaya gösterme fırsatı sunacak.

Aynı zamanda, sektördeki insan kaynağını da güçlendirmek için çalışmalarımıza da devam ediyoruz. SAHA Akademi ve SAHA MBA programıyla sektörümüz için lider yöneticiler yetiştirmeyi hedefliyoruz. Bu yıl eğitim faaliyetlerimizi dost ve müttefik ülkelerle ortaklaşa yürütmeyi planlıyoruz. Savunma sanayisi ihracatımızı artırmak amacıyla firmalarımızı uluslararası ortamda dünyanın önde gelen savunma sanayisi kuruluşları ve şirketleri ile buluşturuyoruz. Bu kapsamda geçen hafta Birleşik Arap Emirlikleri'nin ve dünyanın önde gelen savunma şirketleri grubu EDGE ile gerçekleştirdiğimiz işbirliği ile iki ülke arasındaki yeni bir yapılanmanın temellerini atmış olduk. Bu vizyonla kurulan EDGE MALATH firması, bölgedeki ihracatımızın büyümesine ve yeni yatırım fırsatlarının doğmasına önemli katkı sağlayacaktır."

- "Büyük atılımların yaşandığı son 20 yılda en büyük hamlelerden birini savunma sanayisi yaptı"

Bayraktar, büyük atılımların yaşandığı son 20 yılda en büyük hamlelerden birini savunma sanayinin yaptığına dikkati çekerek, son 20 yılda Türk savunma sanayinde üretim hacminin 1 milyar dolardan 12 milyar dolara çıktığını anımsattı.

Aynı süreçte savunma sanayisi bütçesinin 5,5 milyar dolardan, devam eden sözleşmelerle birlikte 90 milyar dolara ulaştığını hatırlatan Bayraktar, "Savunma sanayisi ihracatımız 248 milyon dolardı, geçtiğimiz yılı 4,4 milyar dolarla kapattık. İhracatımızın 2023'te 6 milyar doları geçmesini bekliyoruz. Sektörümüzde istihdam sayısı 9 binlerde idi, bugün 81 binlere ulaşmış durumda. 20 yıl önce proje sayısı sadece 60'larda iken bugün 850'ye yükseldi. Savunma sanayimiz 'Türkiye Yüzyılının Yükselen Yıldızı' haline geldi." şeklinde konuştu.

Kaynak: aa