Liderler İstanbul ve Ankara hesabını yaparken, sıradan yurttaş çarşı-Pazar, kira-fatura parası denkleştirmenin derdinde! Dünkü yazımızda seçimlere ilişkin hatırlatmalarda bulunup genel bilgileri aktarmıştık. Bu kez seçimlere ilişkin en çok merak edilen konuyu mercek altına alıyoruz.
Seçimlerde hile olabilir mi?
Sandık deyince akla ilk gelen, seçimde hile yapılıp yapılmayacağı. Mevcut seçim sistemimizde bildiği üzere, “Gizli oy, aleni tasnif-sayım” söz konusudur. “Siyasi partiler sandık kurullarına birer müşahit yani gözlemci gönderir”, oy sayımı sırasında “isteyen yurttaşlar da sandık görevlilerinin oy sayımını engellemeyecek biçimde izleme hakkına sahiptir.”
Açılan zarflardaki her oy, sandık başkanı ve siyasi partilerin temsilcilerinin gözleri önünde dikkatle incelenir, geçersiz olmadığı kanaatine varılırsa yazılması gereken yere yazılır. O sandıktaki tüm zarflar açılıp, oylar tek, tek sayıldıktan sonra sandık başkanı ve müşahitler tarafından sandık sonucu tutanağını her bir görevli imzalar ve birer kopyası siyasi partilerin temsilcilerine teslim edilir. Siyasi parti temsilcileri bu kopyadan telefonları aracılığıyla çektikleri fotoğrafı kendi partisinin ilçe başkanlığına ya da doğrudan il başkanlığında kurulan toplama merkezine gönderip hızla bilgi verir. Sandık sonucunun bir kopyası da sandığın bulunduğu yerde tüm yurttaşların görebilecekleri bir yere asılır. Ardından, sandık başkanı oy pusulalarının yer aldığı torbayla oy sayım pusulasının bir kopyasını İlçe Seçim Kurulu’na teslim etmek üzere yola koyulur. Bu esnada bazı siyasi partiler de araçlarıyla bu yolculuğu son noktasına kadar takip edip eşlik ederler.
Oy çuvalları ve tutanaklar İlçe Seçim Kurulu’na ulaştıktan sonra, o ilçeye bağlı diğer sandıklardan gelen sonuçlarla tüm pusulaların birleştirilme işlemine geçilir. İlçe Seçim Kurullarında görevli hakim gözetiminde, sandık sandık mahalle bazında tüm ilçenin sonucu tasnif edilip not edildikten sonda, sıra bu sonuçların İl Seçim Kurulu’na iletilme aşamasına gelir. İl seçim kurullarında da bu kez il bazında bu işlem yapıldıktan sonra, bu bilgilerin Yüksek Seçim Kurulu’na aktarılması işlemine geçilir. Yüksek Seçim Kurulu, “İllerden gelen sonuçları birleştirdikten sonra Türkiye sonucunu ilan eder.”
En kritik yer sandık başı!
“Oy sayımında en önemli nokta sandığın bulunduğu yerdir. Burada ilk sayım tutanağının imzalandığı yer son derece önemlidir.” İlçe ve İlde sadece birleştirme işlemleri yapılır. Sandık başında oy sayımının yapıldığı sandıkta siyasi partiler gözlemci bulundurduğu takdirde büyük ölçekli hileden söz edilemez! Zira her siyasi parti sandık temsilcilerinin oy tutanağının bir fotosunu anında önce kendi ilçe ardından il merkezi ve genel merkezinde görebileceği için, açıklanan resmi rakamlarla olası bir uyumsuzlukta itiraz edebilir.
Sandık garantiye alınırsa hile hiç olmaz mı?
Her siyasi parti sandık başına bir müşahit gönderdiği takdirde seçimde hile ya da usulsüzlük kolay kolay olmaz. Sandık sayımının ve müşahitlerin yaşamsal olduğuna vurgu yaptık ancak burada şunu da göz ardı etmeyelim, sağlığımızı doğrudan etkileyen gıda konusunda bile her tür hileye başvurabilen insanların olduğu bir toplumdayız, hemen her ortamda suiniyet ve suistimal olabilir! Her siyasi partiden bir müşahidin olmadığı sandıklarda, bu ve benzer konularda hatırı sayılır bir ihtisasa sahip yurdum insanının olduğu yerde her şey beklenebilir… Zaten bu nedenlerden dolayı rencide edici de olsa bazı seçimlerde yapılmış olması çok doğruydu, parmağa mürekkep sürüldü! Böylece mükerrer oy kullanma, başka seçmen adına oy kullanma gibi sahteciliklerin önüne geçilebiliyordu. Zaten bu kaygılardan dolayı ülkemizde gelişmiş ülkelerdeki gibi, mektupla ya da elektronik ortamda oy kullanmak şimdilik mümkün görünmüyor.
Sonuç olarak, seçimlerde hile yapıldığı iddiaları çok doğru değildir, ülkemizi muz cumhuriyetleriyle aynı kefeye koyacak biçimde aşağılayıcıdır. Demokrasilerde her bir oyun kıymeti vardır ve yurttaşın tercihinin sandığa yansıması demokrasinin en önemli ayağıdır, hile ve suiniyetin önüne geçmenin tek yolu, “Sandık başı müşahitleridir, siyasi parti ve gönüllü sivil toplum örgütleri ve duyarlı yurttaşların durumdan vazife çıkararak bu oy sayım sürecine katılmalarıdır!” Başta Sandık Kurulu Başkanları ve tüm kamu görevlileriyle yetkililerin bu tür STK’lara yardımcı olup yol göstermeleri de demokrasinin gereğidir. Temiz seçim hepimizin onurudur, herkes bu görevini sandık başına giderek yerine getirmelidir, ahlak dışı yollara tevessül edenleri engellemek, yetkilileri uyarıp kolluk kuvvetlerinin müdahalesini sağlamak yurttaşlık görevimizdir. Ülkemizi dış dünyada komik duruma düşürecek uygulamalara karşı ancak duyarlılıkla, birlik ve beraberlik içinde karşı çıkabiliriz. Seçim namustur, ülkemizin çağdaş ve uygarlık yolunda attığı en önemli adımlardan biridir.
Sorunsuz, temiz bir seçim temennisiyle, ülkemize hayırlı olmasını diliyoruz.