21 yılda 5 bin kursiyer…

Gülşen Okay / Bitlis
Ortaokul ve liseyi dışarıdan bitirdikten sonra çok sevdiği geleneksel el sanatları bölümü kazanıp eğitim hayatını üniversite ile taçlandıran 3 çocuk annesi İş Kadını Şazime Hancı, gerek eğitim hayatı gerekse iş yaşamındaki başarısıyla kadınlara örnek oluyor. Azmi ve kararlılığı ile Doğuda kadın olmanın zorluklarını bir bir aşan Hancı, kurduğu atölyesinde hem öğrencilerine 35 sanat dalında eğitimler veriyor hem de kadınlara istihdam sağlıyor. 
Küçük bir atölyede kursiyer yetiştirerek işe başlayan Hancı, 21 yıllık iş hayatındaki başarısıyla takdir topluyor. Hancı, “Asarı Sanat” adını verdiği atölyesinde, filografi, rölyef, çini, tezhip, minyatür, kurdele nakışı, el nakışı, makine nakışı, kabak oymacılık, takı tasarım, kalem işi, mozaik sanatı ve deri sanatı vb. gibi 35 farklı sanat dalıyla uğraşıyor.  
Bu eğitimler sayesinde çoğunluğu ev kadınlarından oluşan 5 bine yakın öğrenci yetiştiren Hancı, böylece onların aile bütçesine katkı sunabileceği olanakları da sağlamış oldu. 
Kadın olmak zor ama azimle aşılmayacak zorluk yok
İş hayatı ve başarı hikâyesini anlatan Hancı, başarısının en önemli sırrının azim ve kararlılık olduğunu vurguladı. Hayata erken atıldığını ve bir kadın olarak hayatın birçok zorluğuyla aynı anda mücadele etmek zorunda kaldığını belirten Hancı, hayattaki hiçbir başarının tesadüf olmadığına dikkat çekerek şunları söyledi:
 “Bitlisli, 3 çocuk annesi olan bir kadınım. Erken yaşta evlenip, kadın olmanın zorluklarını iliklerine kadar yaşamış biriyim. Bir kadın olarak başarmaktan ve başarılı olmaktan başka çaremin olmadığını anladığım gün, tüm azim ve kararlılığımla hayat mücadelemin ilk adımlarını attım. Doğu Anadolu Bölgesi’nde doğmuş büyümüş insanlarız. Bu bölgede kadın olmak zordur. Bu şartlar altında iyi bir iş kadını olma yolunda ilerleyip çaba ve azimle başarıya ilerlemek daha da zordur. Bu başarının asıl kaynağı, öncelikle çocuklarımdır. 
Daha önce yaptığım birkaç tasarım ürünüm vardı. Bunların yetenek olduğunu, tasarımlarımın değerlerinin farkında vardığımda sanat hayatına atıldım. İş hayatına başlamamın üzerinden 21 yıl geçti. 21 yıldır sanatla uğraşıyorum ve 10 yıldır da profesyonel eğitimler veriyorum. Bu eğitimler sayesinde 5 bine yakın öğrenci yetiştirdim. Bu öğrencilerden 500’ünü istihdam ettim.” 
“İş, sanat ve eğitimi aynı anda yürüttüm”
İş hayatına atıldığında ilkokul mezunu olduğuna değinen Hancı, yaşadıklarına ilişkin sözlerini şöyle sürdürdü:  
“Bölgede kadın olmak zor, ancak iş hayatında kadın olmak daha da zor. Bu nedenle ben iş, sanat ve eğitimimi aynı anda yürütmek durumunda kaldım. Çünkü sanatımla beraber eğitimimi de tamamlamam gerekiyordu. Dışarıdan, ortaokulu ve liseyi tamamladıktan sonra üniversitede el sanatlarını bölümünü kazandım. Üniversiteyi derece ile bitirdim. Bunun yanı sıra dışarıdan özellikle birçok sanatın eğitimini aldım. Çünkü gerçekten bir işi yapacaksam bunu hakkıyla yapmam gerekiyordu. Bu işi tamamen işin ehlinden alarak profesyonel bir şekilde eğitimler verme yolunda ilerledim. Bu süreç içinde zorluklar çektim, birçok engelle karşı karşıya geldim. Asla pes etmedim ve bugün güzel işlere imza attığıma inanıyorum. Bitlis ve bölgemizin tanıtımlarını yaparken birçok yarışmalara da katıldım. Öncelikle İstanbul’da Yaşama Dokunanlar Platformu tarafından düzenlenen Türkiye genelindeki yarışmada Osman Hamdi Beyin Kaplumbağa Terbiyecisiyle Türkiye birincisi olarak Oscar ödülüne layık görüldüm. Bunun haricinden çoğu yerden plaket ve teşekkürler aldım. Bunların her biri benim için onur ve gururdur.” 
 “Her şey küçük bir atölyede büyük hayaller kurmakla başladı”
Hancı, tüm hayallerinin küçük bir atölyede büyük hayaller kurarak başladığını belirterek şöyle konuştu:
“Bundan 21 yıl önce, hayalim olan el sanatlarına başladım. İmkân buldukça kendimi geliştirmeye ve daha çok eğitmeye çalıştım. 21 yıl önce küçük bir atölyede başlayan hayallerimi bugün daha geniş ve daha kapsamlı bir atölye ile taçlandırdım. Atölyemde hem al sanatları üzerinde üretiyorum hem de filografi, rölyef, çini, tezhip, minyatür, kurdele nakışı, el nakışı, makine nakışı, kabak oymacılık, takı tasarım, kalem işi, mozaik sanatı ve deri sanatı gibi el sanatları konusunda kurslar düzenliyorum. Bu sanat eserlerin yanı sıra farklı sanatları da icra ediyoruz. Daha önceden Tatvan’da kurduğum bir sanat atölyesinin işletmecisiydim. Gelişerek, farklı alanlarda destek alarak daha büyük bir firmaya dönüştürdük. Bu firmamız aracılığıyla birçok kadınımıza ulaşabiliyor ve burada üretimler yapıyoruz. Dört farklı sektör üzerinde yaptığımız çalışmalarda, şu anda bölgede ilk ve tekiz. Burada hem kaliteli ve uygun bütçeyle her kesime hizmet sunabiliyoruz. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı’ndan (KOSGEB) destek aldığımız ‘çift kafa lazer kesim’ makinesiyle, üretimler yaparak birçok sektöre hizmet veriyoruz. Firmamızda hem üretimler yapıyoruz hem de meslek edinmek isteyenlere kurslarımızı sunuyoruz.”