İnsan…
Zaman zaman,
Yer yer,
BAKIŞ AÇISINI değiştirmeli…
Neyin,
Nereden gelip nereye gittiğini,
ANLAMALI ve bilmeli…
Ama !
Ne zaman ?
Ne ile ?
Nasıl ?
Anne karnında,
KARANLIKTA canlı hüviyetine kavuşuyorsun…
Dışarı çıkınca,
AYDINLIK bir yolculuğa başlıyorsun…
Temel SORUN burada başlıyor ?…
Ya !
Karanlık dünyanla dolaşıp,
Geldiğin aydınlık dünyayı karanlığa boğacaksın…
Ya da !
Aydınlık dünyaya ayak uydurup AYDIN olacaksın…
Aydınlığı anlayabilmek için,
ANLAMA YETENEĞİNİ kapmak gerek…
Yani,
ANLAMSIZLIĞI,
ANLAMA dönüştürmek gibi…
Bunu ne ile yapmalı ?
BİLİM ve SANAT ile …
Yani,
Matematik ile…
Fizik ile…
Felsefe ile…
Yani,
Şiir ile…
Edebiyat ile…
Resim ile…
Müzik ile…
Tiyatro ile…
SANAT
Değersizliğe değer katmaktır…
Ağlamaktır
Gülmektir
Düşünmektir…
Sanat,
Yaşamın her alanını güzelleştiren,
Işıktır
Gölgedir
Hayaldir…
VE SANAT,
Varken yaşamak,
Yokken özlemektir…
+++
Değişip ve bişeyleri DEĞİŞTİRMEK için,
Bakış açını ve zamanlamanı,
BİLİME-SANATA göre ayarlamayacaksan eğer !
Sana AKILDA eşlik etmeyecek…
Sonuçta,
Akıl-bilim-sanat üçgeninden yoksun bir şekilde,
Ortadoğu toplumları ve Ortadoğu devletlerine eklenirsin …
Yoksa !
CHP değişmiş
Başkanı değişmiş
Hepsi günlük kısır çekişmeler…
Akıl…
Bilim…
Sanat üçgeninde,
BAKIŞ AÇINA yer bulup değişiyor musun?
Değiştirebiliyor musun ?
Asıl mesele bundan ibaret …