cemiyet9

ÖZGÜRLÜK İÇİN BASIN PROJESİNİN KAPANIŞ TOPLANTISI GERÇEKLEŞTİ

ANKARA - Avrupa Birliği (AB) Sivil Düşün Programı tarafından desteklenen ve Gazeteciler Cemiyeti’nce gerçekleştirilen Özgürlük İçin Basın Projesi’nin 2. Ulusal Konferans’ı Ankara ‘da yüz aşkın davetlinin katılımıyla düzenlendi.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin ve AB Türkiye Delegasyonu Başkanı Büyükelçi Hansjörg Haber’in açılış konuşması yaptıkları konferansa Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Fox TV Ana Haber Sunucusu Fatih Portakal ve Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Uğur Güç konuk konuşmacı olarak katıldılar.

cemiyet

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, açılış konuşmasında, "İftiharla söylüyorum ki, basın ve ifade özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırılması çabalarına katkıda bulunmayı ve bu konuda farkındalık yaratmayı amaçlayan ‘Özgürlük İçin Basın’ projesi, cemiyetimizin yüz akı oldu." dedi.

cemiyet1

Bilgin, "Gazeteciler Cemiyeti olarak hayata geçirdiğimiz ‘Özgürlük İçin Basın’ projesinin sonuna geliyoruz. Çünkü bu proje, bölünmez bütünlüğünü her fırsatta savunduğumuz vatanımız için bu tür çabaların ne kadar gerekli olduğunu ortaya koydu. Bu Projeye başladığımız sıralarda şafak vakitlerinde gazetecilerin evi basılıyor, meslektaşlarımız yazdıklarından dolayı ‘terörist’ suçlamasıyla hapislere atılıyordu, asıl işi ‘tasarruf’ ve ‘mevduat’ olması gereken TMSF, siyasi iktidar adına medya kuruluşlarının yönetimlerini ‘teslim’ alıyordu.Bu şartlarda hayata geçirmeye başladığımız bu proje çerçevesinde, tamamı hukukçulardan, akademisyenlerden, gazetecilerden ve sivil toplum kuruluşları temsilcilerinden oluşan bir ulusal, yedi de bölgesel komite oluşturduk. Komitelerimizin başarılı çalışmalarıyla aylık ve yıllık raporlar yayımladık ve yola çıkarken önceden tahmin edemediğimiz başarılar yakaladık. Projemizin etkisi, durgun suya atılan taşın yarattığı dalgalar gibi giderek büyüdü. Çok sayıda övgüler aldık. Çünkü bu memleketin böyle bir çalışmaya ihtiyacı vardı. Yakaladığımız başarıların ödülünü zaten hiçbir zaman beklemedik, ama bize bu yüzden ağır bedeller dayatıldı" dedi.

cemiyet5

Konferansa konuk konuşmacı olarak katılan Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Metin Feyzioğlu, projenin önemine vurgu yaptı ve " Böyle bir çalışmayı yaparak ve bu çalışmayı yapanlara destek olarak özgürlük mücadelemizde elimize somut bir veri geçmesine imkan sağlayan herkese teşekkür ediyorum. İnsanlar aynı şekilde düşünmeyebilirler ve farklı düşünceler söz konusu olabilir. Örneğin Tahir Elçi, farklı düşünebilen ve köprü görevi görme çabasında olan, barışmayı, uzlaşmayı ve barışı savunan değerli bir insandı. Bizler bir dönem kanıksanmaya başlayan acıları tekrar yaşamaya başladık. Düştüğü yeri yakan ateşler yağdı ve yine şehitler vermeye başladık" dedi.

Toplumun kutuplaşmakta olduğunu belirten Feyzioğlu, "Birbirimizi anlamaya çalışmalı, doğru verilerle ve üslupla konuşabilmeliyiz. Basın özgürlüğü sadece ifadenin değil, düşünmenin ve de öğrenmenin de özgürlüğüdür. Bu konuşmalarımın siyasi bir parti ile bir ilgisi yoktur. Bu sözlerim, birbirinden kopmakta ve küçük parçalara ayrılmakta olan topluma bakınca duyulan kaygıdan ileri gelmektedir." İfadelerine yer verdi.

cemiyet6

Metin Feyzioğlu’ndan sonra söz alan bir başka konuk konuşmacı Fox TV Ana Haber Sunucusu Fatih Portakal oldu.

Basın özgürlüğü meselesinin sadece 2002’den bu yana değil, 2002 yılından önce de tehlike altında olduğunu belirten Fatih Portakal, Özgür basın konusunda şartlar gereği umutlu olmadığını söyleyerek

"Eğer sayın Başbakan CNN İnternational’e verdiği mülakattaki gibi basın özgürlüğü meselesine el atarsa belki olumlu şeyler olabilir." İfadelerini kullandı.

Son konuk konuşmacı olarak söz alan Türkiye Gazeteciler Sendikası Başkanı Uğur Güç, basın ve ifade özgürlüğünün hükümet tarafından zapturapt altına alındığını ifade edere, " AKP Hükümetinin geçtiğimiz dönemde çıkarmış olduğu yasalar sebebiyle yüzlerce gazeteci kolaylıkla yargılanabiliyor. Mahkeme koridorları gazetecilerin mesai yerleri haline geldi. Basın özgürlüğünün tesis edilmesinin yolu yargının bağımsızlığından geçiyor." Sözlerine yer verdi.

Basın İlan Kurumu’nun kurumsal misyonunu da eleştiren Güç, "Basın İlan Kurumu üzerinden yerel medyaya ilan baskısı söz konusu. Ayrıca hükümete yakınlığıyla bilinen iş adamları muhalif gazetelere reklam vermiyor. Bu da ekonomik açıdan bağımsız medyanın oluşumunu engelliyor." dedi.

Açılış konuşmalarının ve konuk konuşmacıların konuşmalarının ardından proje ekibi tarafından projenin içeriğiyle ve proje süreciyle ilgili sunumlar yapıldı. Bu sunumların ardından kapanış oturumunda sahneye çıkan ulusal komite Başkanı ve üyeleri proje ile ilgili ayrıntılı bilgiler verdiler ve konferansa çeşitli illerden katılan katılımcıların sorularını cevapladılar.

Özgürlük İçin Basın 2. Ulusal Konferansı nihai bildirisi, Basın Meclisi Başkanı Yaşar Aysev tarafından okundu. Aysev "Uzlaşı, hoşgörü yerine şiddet ve dayatmayla sorun çözme yaklaşımı Türkiye’de demokrasiyi sakatlamaktadır." dedi. Okunan bildiri şöyle devam etti, "İfade ve basın özgürlüğü sadece kabul gören fikirler için geçerli değildir. Kaosun ve hukuksuzluğun yakışmadığı bu güzel coğrafyanın ihtiyacı gerçek demokrasidir. Çağdaş demokrasinin tesisi için basın ve ifade özgürlüğünü engelleyen uygulamalardan acilen vazgeçilmelidir. Gazetecilere ve anayasal gösteri hakkını kullanmak isteyenlere karşı güvenlik güçleri ve kimlikleri bilinmeyen sivil şahıslar tarafından fiziki ve orantısız şiddet uygulanması kabul edilemez. Gazetecilere, basın kuruluşlarına ve gösteri hakkını kullanan halka uygulanan bu orantısız şiddet evrensel insan haklarıyla, anayasamızda öngörülen basın ve ifade özgürlüğüyle, demokratik yaşamla bağdaşmaz."

Ayrıca tüm konuşmacılar MİT Tırları haberi sebebiyle gözaltına alınan ve tutuklanan Cumhuriyet Gazetesi yazarı Can Dündar ve Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül hakkında verilen kararın hukuksuzca ve haksızca olduğuna değinerek, sonuna kadar haksızlığa uğrayan meslektaşlarının yanında olacaklarını söylediler. Başkan Bilgin ise kapaniş konuşmasının sonunda "Biz mücadelemize devam edersek, Onların, bu bahar çiçekleri açarken çocuklarına kavuşmalarını sağlayabileceğimize inanıyorum." dedi.